background image
516
KISIM 10: Transplantasyon
pnömonisini önlemek için trimetoprim ve sul-
fometoksazol kombinasyonu, hastaliin ortaya
çikma riskinin en yüksek olduu ilk yil içinde
en az 6 ila 12 ay kullanilir.
POSTTRANSPLANT
LENFOPROL¾FERAT¾F
HASTALIK
Daha etkili immünsupresyon stratejileri saye-
sinde solid organ transplantasyonunu takiben
sakalim oraninda kismi bir ilerleme kayde-
dilmitir. Maalesef, bu ilerleme Posttransplant
Lenfoproliferatif Hastalik (PTLH) insidansinda
arti ile sonuçlanmitir. PTLH, benign lenfop-
roliferatif yanittan lenfoid malignite ve ölüm
geliimine kadar deien anormal immün ya-
nitin neden olduu,immünsupresyonun geni
bir hastalik spektrumunu içeren ciddi ve ha-
yati tehdit edici bir komplikasyonudur.
7
PTLH
olgularinin büyük çounluu transplanttan
sonra kazanilmi primer EBV enfeksiyonu ile
ilikilidir ve en çok transplantasyonu takiben 2
yil içinde ortaya çikar.
Çocuklarda siklikla transplant zamaninda
EBV seronegatif olduklari için ve seropozitif
bir donörden allograft alabildikleri için EBV-
ilikili PTLH açisindan erikinlere kiyasla risk
artmitir. EBV maruziyet riskini artiran kan
transfüzyonlari da alabilirler. Ayrica çocuklar,
non-transplant çocuklarin çou gibi erikin
yaa gelmeden toplumdan primer EBV enfek-
siyonu mononukleozu alabilirler. Yine grafttan
edinilebilecek primer CMV enfeksiyonu da
PTLH için bir risk faktörüdür. T hücre sup-
resyonuna yönelik güncel transplant immün-
supresyon stratejileri primer EBV enfeksiyon
taramalarini ve yaniti olumsuz etkiler. EBV ne-
gatif alicida transplant sonrasi erken dönemde
PTLH gelimesi siklikla graftin primer enfek-
siyon ajani olduunu ve immünsupresyonun
PTLH geliiminde rolü olduunu düündürür.
Transplanttan sonra erken dönemde PTLH
ortaya çikmasinin airi immünsupresyonun
sonucu olduu, transplanttan birkaç yil son-
ra düük doz immünsupresyon altindayken
gelimesi halinde ise immün yanittaki primer
malign transformasyonu yansittii görüü ha-
kimdir. Böyle geç balangiçli PTLH olgularinin
EBV ile ilikisi azdir ve daha çok lenfoma tipi
tedaviye ihtiyaç duyar.
Q EP¶DEM¶YOLOJ¶
Posttransplant Lenfoproliferatif Hastalik
(PTLH) insidansi farkli organ transplant tip-
lerine göre deiiklik gösterir ve deien hasta
ve donör özelliklerini, transplant yaini ve kul-
lanilan immünsupresyon stratejilerini yansitir.
Genel olarak bildirilen PTLH sikliklari tora-
sik transplant alicilarinda, akcier %10-20 ve
kalp %10,
8
yüksektir, ancak böbrek transplant
alicilarinda (%3-10)
9
ve karacier alicilarinda
(%5-10)
10
da risk halen belirgindir. Kullani-
lan organ spesifik immünsupresyon stratejileri
transplant tipine göre deien farkli rejeksiyon
risklerini, mevcut rejeksiyon tedavilerinin et-
kinliini ve de rejeksiyona bali organ disfonk-
siyonu gelien aliciyi destekleme kabiliyetini
yansitir.
Q KL¶N¶K ÖZELL¶KLER VE TANI
Posttransplant Lenfoproliferatif Hastaliin kli-
nik tablosu nonspesifik viral hastaliktan ma-
lign lenfomaya kadar deiebilir. Semptomlar
ate, halsizlik, kilo kaybi, boaz arisi, lenfa-
denopati, ishal veya gastrointestinal kanama,
baarisi ve allograft disfonksiyonunu içerir.
Fizik muayenede tonsillerde büyüme, asimet-
ri, ülserasyon, lenfadenopati, splenomegali, ve/
veya graftta hassasiyet ve genileme olabilir.
Transplante graft siklikla PTLH tablosunda yer
alir. Graft disfonksiyonu veya nonspesifik viral
enfeksiyon klinik tablosunda EBV viremisinin
PCR ile belirlenmesi PTLH tanisini kuvvetli
olarak düündürür. PTLH'nin tanisal deer-
lendirmesi tam kan sayimi ve periferik yayma,
elektrolitler, laktat dehidrogenaz, kalsiyum ve
ürik asit tetkiklerini içerir. EBV serolojileri ve
PCR yaninda karacier ve böbrek fonksiyonlari
da deerlendirilmelidir. Görüntüleme çalima-
lari özellikle nodal veya ekstra nodal hastalik
ve allografttaki infiltratif deiikliklikleri de-
erlendirme açisindan göüs, batin ve pelvis
BT'lerini içermelidir. Mezenterik adenopati
veya barsak duvar kalinlamasi PTLH'nin ilave
gastrointestinal bulgularidir. üpheli herhangi
bir lezyondan biopsi yapilmalidir. Dier özgün
radyografik bulgularin yokluunda endosko-
pik biopsi non-bulky PTLH veya mukozal ül-
serasyonlari gösterebilir. PTLH'i ekarte etmek
için transplant graft biopsisi yapilmalidir.
Q PATOLOJ¶
Posttransplant Lenfoproliferatif Hastaliin pa-
tolojik deerlendirmesi hastaliin klinik tablo-
sunun çeitliliini de yansitacaktir. 2001 yilinda
Dünya Salik Örgütü (DSÖ) PTLH tanimi ve
deerlendirmesi için yaygin bir ekilde benim-
senmi bir PTLH siniflamasi yayinladi.
11
Proli-
fere olan mononükleer infiltratlarin özellikle-
ri, altta yatan doku yapisinin korunmasi veya
harabiyeti ve lenfositik farklilamanin derecesi,
DSÖ siniflama sisteminin temel esaslaridir.
Benign proliferatif hastalikta ve de EBV ilikili
PTLH'nin çounda polimorfik bir infiltrat gö-
rülebilir. Monomorfik bir infiltrat, geni B hüc-
reli lenfomayi andiran transforme lenfositler
ile daha malign görülebilir. Doku, EBV varlii
açisindan enfekte lenfositleri tanimlamak için
EBER (Ebstein-Barr erken RNA) boyasi ile ay-
rica deerlendirilir. Kitle veya infiltrattaki len-
fosit ekspresyonunun CD-20 ile belirlenmesi,
PTLH'nin tanisal deerlendirmesinde artarak
yer almaktadir. Aktive B hücrelerini içeren in-
filtrati daha özgün bir ekilde tanimlamaya ila-
veten, çalimalar devam etmekle beraber, CD-
20-pozitif PTLH,-anti-CD-20 antikor içeren-,
tedaviye daha iyi yanit verebilir.
Q TEDAV¶
Posttransplant lenfoproliferatif hastaliin
(PTLH) primer tedavisi, alici immün sistemi-
nin EBV enfeksiyonuna kari antiviral etkinli-
inin bir kismini geri kazanmasini salayacak
olan immünsupresyonun azaltilmasidir. Et-
kinlii tam olarak gösterilmese de Gansiklo-
vir, PTLH tedavisinde siklikla birinci seçenek
olarak kullanilir. lk 2-3 hafta içinde klinik bir
yanit ve/veya EBV-PCR kopya sayisinda düme
olmalidir. mmünsupresyonun azaltilmasina
dirençli veya fulminan hastalik eklinde seyre-
den PTLH'de sistemik kemoterapi gerekebilir.
Düük doz sitoksan ve prednizon tedavisinin
dirençli PTLH'nin balangiç tedavisinde etkili
olduu gösterilmitir.
12
Anti-CD-20 monoklo-
nal antikorunun (rituksimab) rolü halen ara-
tirilmaktadir. B-hücre veya Hodgkin benzeri
lenfoma görülen çocuklar, nontransplant has-
talardaki gibi uygun lenfoma kemoterapi pro-
tokolü ile tedavi edilirler.
Posttransplant lenfoproliferatif hastaliin
baarili yönetiminin anahtari, itiyatli bir ekil-
de immünsupresyonun mümkün olduu kadar
azaltilmasidir.Özellikle ilk birkaç yil içinde
PCR ile EBV taramasi, rutin transplant sonra-
si yönetim stratejilerine katilmitir. Hastaliin
erken saptanmasi genellikle iyi sonuçlar ile ili-
kili olsa da bu önlemlerin PTLH sonuçlarinda
iyilemeye yol açip açmayacai görülecektir.
SOL¾D ORGAN ALICISININ
UZUN DÖNEM YÖNET¾M¾
Solid organ transplantasyonunu takiben hasta
sakalimi artmaya devam ettikçe daha fazla
çocuk, yaina uygun "normal" aktivitesine ve
hayat tarzina dönebilmektedir. Genel salikta-
ki düzelme baarili organ transplantasyonunun
temel hedeflerinden biridir ve bu dönem ank-