![]() yon ile organ yetmezliinin baarili bir ekilde tedavisi sonunda çocuun aktif ve salikli ha- linin hayat boyu sürdürülme çabasi hasta, aile ve primer bakim salayan kiiler için stres kay- nai olabilir. Tibbi bakim plani, en basit haliyle bile aralikli tibbi randevular, laboratuar testleri, görüntüleme çalimalari ve siklikla karmaik bir ilaç tedavisinden oluur. Transplant ilaçla- ri toplum bakim salayicilari için aliilmami hatta korkutucu bile olabilir. Kullanimlari es- nasinda önerilen ilaç doz emasina uyum gere- kir ve çeitli ilaç etkileimlerine bali özel yak- laim gerektiren durumlar görülebilir. Düzenli ilaç kullanimi ile immünsupresyonun idamesi graft rejeksiyonunun önlenmesinde etkiliyken immün açidan salikli non-transplant popu- lasyonda görülmeyen bazi enfeksiyonlar ve toksisiteler için riski artirir. sinda paylailir. Transplant merkezi bakimin devamini salamaktan ve graft fonksiyonunu deerlendirmekten ve allograft ömrü boyunca veya erikin transplant merkezine devredilene kadar immünsupresyonu yönetmekten sorum- ludur. Primer bakim, salam çocuk bakimi, büyüme ve beslenme durumunun deerlen- dirilmesi, araya giren hastaliklarin tedavisi ve ailarin güncel olarak yapilmasi gibi salik durumunun düzenli olarak deerlendirilmesi- ni içerir. Organ fonksiyonundaki deiiklikler veya graftta oluan kronik deiiklikler klinik olarak asemptomatik olabilir ve sadece labo- ratuar testleri ile aktif tarama sonucu sapta- nabilir. Transplant sonrasi ilaçlarin veya bazi ilaç etkileimlerinin potansiyel toksisitelerinin genel olarak bilinmesi pediatrik alicinin devam eden primer bakimi için önemlidir. Solid organ transplantinin daha sik komplikasyonlari nef- rotoksisite; kardiyovasküler morbidite; kemik ve metabolik toksisiteler; ve gastrointestinal, hematopoetik ve nörotoksisiteyi içerir. hibitör tedavisidir. Takrolimus ve siklosporin genellikle ilacin kan düzeyi ile ilikili olarak renal kan akiminda ve glomerüler filtrasyon hizinda doza baimli bir azalmaya neden olur- lar. Tersine, aminoglikozit antibiyotikler, van- komisin ve trimetoprim ve sulfametoksazol kombinasyonu ile karilama sonucu dozdan baimsiz kronik yapisal deiiklikler ve/veya intersitisyel fibrozis geliebilir. bulunabilir. Sirolimus ile proteinüri geliebi- lecei yeni tanimlanmitir. Pediatrik kalp veya plant sonrasi 5 yil içinde anormal kreatinin düzeyleri görülebilir. celi olarak siktir ve tipik olarak siklosporin içe- ren protokollerde görülür. Halen bir risk faktö- rü olsa da takrolimus, siklosporin ile karilati- rildiinda daha düük hipertansiyon insidansi ile ilikilidir. diatric Renal Transplant Cooperative Study (NAPRTCS) (Kuzey Amerika Pediatrik Böbrek Transplant birlii Çalimasi) tarafindan ya- pilan çok merkezli bir çalimada takrolimus/ MMF/prednizon alanlarda siklosporin/MMF/ prednizon alanlara kiyasla hipertansiyonun daha az görüldüü bildirilmitir. dirilmitir. etkileri azaltir. resyon alan çocukta artmi siklikta görülen balica metabolik toksisiteler arasinda diabetes mellitus, hiperlipidemi ve obezite vardir. Sik- losporin ve takrolimus- ilikili diabet, insülin yararlanimi üzerine etkilerinin yaninda insülin sekresyonu üzerine direkt inhibitör etkileri ile renal ve kalp transplant alicilarinin yaklaik %2 ila %4'ünde geliir. Akcier transplant alicila- rinda bu gruptaki kistik fibrozis prevalansini yansitan ekilde insidans %30'lara kadar artar. Çeitli immünsupresyon ajanlari hiperlipide- miye katkida bulunabilir. Steroidlerin hiper- kolesterolemiye ve trigliseritler ve çok düük younluklu lipoproteinlerdeki (VLDL) artia katkida bulunduklari iyi bilinmektedir. Siroli- musun da hiperlipidemiye neden olduu bilin- mektedir. Hiperlipidemi ve diabet, kardiyovas- küler morbiditedeki genel artia ek olarak graft sakalimindaki azalmaya katkida bulunur. Obezite, graft trombozu ve kaybi riskindeki ar- tila beraber artmi ölüm riski ve kardiyopul- moner hastalia bali ölüm ile ilikilidir. ve immünsupresif ilaçlar gibi çeitli faktörler, solid organ transplantasyonu yapilan çocuk- larda kemik kalitesine zarar verebilir. Pediatrik transplant hastalarinin sadece küçük bir bölü- münde azalmi kemik mineral younluu bil- younluu ile kirik riski arasinda bir iliki gös- terilememitir. Buna ramen, çocuklukta solid organ grafti alanlarda fraktürler, skolyoz ve ek- lem ve omurilik dejenerasyonlari siktir. Avas- küler nekroz, transplant alicilarinin %1 kada- rinda görülür. Lineer büyüme etkilenmi olabi- lir. Pediatrik alicilar transplantasyonu takiben normal büyümeyi bir miktar yakalayabilirler, ancak eriilen nihai boy -transplant yai, organ yetmezliinin süresi ve idame immünsupres- yonda steroid kullanimina büyük oranda bali olmakla beraber- prematür epifizyel kapanma nedeniyle azalmi olabilir. leri siktir ve bulanti, kusma ve karin arisi gibi non-spesifik karakterde olabilir. Mikofenilat mofetil, küçük yataki hastalarda daha yüksek toksisite ile beraber, siklikla ishal ve kusma ile ilikilidir. rin emilimine belirgin etkisi olur ve dolayisiyla graft fonksiyonunu olumsuz etkiler. Steroid ilikili gastrit ve gastroözefageal reflü de belirli bir tedaviye ihtiyaç duyabilir. yon ajanlarinin veya antiviral profilaksinin komplikasyonu olabilir ve üç hücre serisinden herhangi birini etkileyebilir. Nötropeni siklik- la azathiopirin veya mikofenolat mofetil veya gansiklovir ile ilikilidir. Transplant öncesi kronik hipersplenizmi olan karacier alicila- ri MMF ile ilikili kemik ilii supresyonuna özellikle duyarli olabilir. Anemi de oldukça siktir ve transplant sonrasi bir yil içinde pe- diatrik renal transplant alicilarinin % 30'unda bildirilmitir. kalsinörin ilikili hemolitik üremik sendrom, enfeksiyon ve sik flebotomi bulunur. ilikilidir ve en çok nöbet veya tremorlar göz- lenir. Baarisi direkt olarak ilaç toksisitesi ile ilikili veya transplant sonrasi hipertansiyona sekonder olabilir. Akut demiyelinizan hasta- lik ve psödotümör serebri de bildirilmitir ve kalsinörin inhibitörleri ile ilikilidir. Anksiyete, huzursuzluk ve depresyon steroid dozu ile ili- kili olabilir ve pulse steroid ile rejeksiyon teda- |