![]() sinirli durumlarda, bir baka aksonu) bulmak zorundadir. Lokal biyokimyasal araçlarin ör- nekledii küçük hareketlerin (lamellipodia ve filopedia) yardimiyla kendi hedef noktalarini bulana kadar beyine doru tainirlar. Bu bir kere olduktan sonra bir sinaps oluabilir. daki hücrelere ulamaya balarlar. Burada, hedef hücre ile iletiim kurabilecekleri baka bir nöron ya da kas hücresi gibi nöron olmayan bir hücre ile tipik sinaptik balantilar olutururlar. Sinir sisteminin birçok bölümünde bu sinapslarin güçlülüü ve sabitlii bu balantilarin etkinlii (nöral ateleme) tarafindan belirlenir. ilk olarak ilevsel olduu ve daha sonra sinaps gelitiren bölümlerin ise daha sonra ilevsel olduunu gösteren "önce oluma-sonra ilev" kuralini izler. Ayrica korteksin tüm alanlarinda ilk olarak yetikinlerdeki sinaps sayisini da aan fazla üretim vardir, ardindan sinapslarin geri çe- kilmesi ya da budanmasi gelir. Örnein görme korteksindeki fazla üretim doumdan sonra 3 ve 4. ayda en üst düzeye ulair. Heschl girusundaki sinaptogenez, birincil iitme korteksi benzer bir oluum zamanini izler ve %80'i 3. ayda tamam- lanir. Tersine, orta frontal girustaki fazla üretim geç ergenliin ortalarinda ortaya çikar. dönemin balarinda devam eder ve bu dönem boyunca sinir sistemi çevresel etmenlere ol- dukça duyarlidir. Fazla üretimin ve ardindan geri çekilmenin temel amacinin bir geni sis- tem temelinde sinapslari tutmak olduu varsa- yilmaktadir. Bu ekilde olduunda deneyime dayali hem seçici olarak kesinletirme ve elimi- nasyon vardir. sonrasi döneme kadar devam eden uzami bir geliimsel süreçtir. Santral sinir sistemi içinde- ki miyelin oligodendroglia adi verilen özel bir glia elemani tarafindan üretilirken, otonom si- nir sisteminde miyelin Schwann hücreleri tara- findan üretilir. Aslinda miyelin hücreyi yalitir ve iletim hizini artirir. Miyelinin oluumu mi- yelin kilifina sahip yollara en yakin glial hücre- lerin gelimesi ve farklilamasi ile oluan gene- tik olarak tanimlanmi bir süreçtir ve beynin hizli büyüdüü dönemde dikkati çeker. Her ne kadar bu süreç genetik olarak belirlenmi olsa da doum sonrasi dönemde beslenme gibi çev- resel etmenlerden etkilenebilir. birincil somatosensoryel, görme ve iitme kor- teksi miyelinleir. Ardindan birincil duyusal ve hareket korteksini çevreleyen ikincil iliki alanlari miyelinleir (doum sonrasi dönemin ilk birkaç ayi süresince). Özellikle frontal kor- tekste daha üst seviyede kortikal ilevlerde yer alan klasik iliki alanlarinin miyelinlemesi do- um sonrasi döneme ve ergenlie kadar uzar. unluu ile doru bir ekilde ölçülebilir. Man- yetik görüntüleme araçlari kullanilarak büyük ilerlemeler gerçekletirilmitir. Örnein, u anda, ilk bir yil içinde intrakraniyal hacimde büyük artilar olduu bilinmektedir, 1 yainda intrakraniyal hacim, yetikin hacminin %75'i kadardir ve 2 yainda %80'dir. Erkekler kadin- lara göre daha fazla intrakraniyal hacme sahip- dir ve yetikinliin tersine yenidoanlarda be- yaz madde açisindan cinsiyet farki yoktur. ayni ya araliinda gri maddede dorusal ol- mayan deiimler olduu bilinmektedir. Yak- laik 12 yaa kadar frontal ve parietal loblarda gri cevherde arti görülmektedir, bundan sonra azalma takip eder. Temporal loblarda arti 16 yaina kadar devam eder ve daha sonra azalma görülmektedir. yüksek düzeyine 12 ya civarinda ulair ve mi- yelinleme en yüksek düzeyine 20 ya civarinda ulair. DENEY¾M¾N ETK¾S¾ deneyime (zayif beslenme ortami ve terato- jenler gibi belirgin zararli deneyimler diin- da) dayali olmasa da, doum sonrasi geliim için bu söylenemez. Gerçekte, doum sonrasi geliimin birçok öesi ciddi olarak deneyime dayalidir. den baimsizdir, tam oluumu ve farklilamasi büyük oranda deneyime balidir; bu nedenle tedavi edilmeyen ailik, geri dönüümü olma- yan anormal görsel geliime neden olur. Ayri- ca, dil geliiminin birçok yönü deneyime daya- lidir. Örnein, bebein konuma seslerini ko- nuulan anadilin seslerinden ayirt etme bece- risi anadilin seslerini duymasina balidir. 6-12 aylar arasindan önce, tüm dünyadaki bebekler birçok dünya dilinin seslerini ayirt etmekte çok ustadirlar. Bununla birlikte, bu yatan sonra ve kendi anadillerinin seslerini çok iyi bir ekil- de ayirt ederler. maya baladiklari bilinmektedir (zamaninda doduklari göz önünde bulundurulursa), çün- kü bebekler doduktan sonra birkaç saat içinde bu sesi fark edebilmektedirler. Sonuç olarak, bebeklerin ya da çocuklarin kelime hazineleri- nin evlerinde duyduklari kelimelerin bir ilevi sonucu farklilatiina inanilmaktadir. bebekler ve yetikinler iki insan yüzünü ayirt etmekte eit düzeydedirler, ancak, sadece 6 ay- lik bebekler ayni zamanda iki maymun yüzünü ayirt edebilmektedirler. Bununla birlikte, eer 6 aylik bebeklere maymun yüzünü izleme ile ilgili 3 aylik bir deneyim salanirsa, maymun yüzlerini ayirt edebilme becerilerini sürdüre- bilmektedirler. sas bir dönemden geçmektedirler, bir becerinin devam etmesi ya da kaybolmasinda bu hassas dönemde deneyim sunulup sunulmamasinin belirgin bir etkisi vardir. doumdan sonra birkaç ay içinde doumsal katarakti ortadan kaldirilan bebeklerin görsel keskinliklerinin muazzam bir ekilde ilerledii görülmütür; bununla birlikte kataraktin yeri- ne normal bir lens yerletirilmesi arasinda ge- çen zaman uzadikça, görme keskinlii kalici bir ekilde eski seviyesinin de altina düecektir. tür deneyimlerin zamanlamasi çok az bilinmek- tedir. hmal ya da istismara urayan çocuklarda deneyim yoksunluuna ilikin çalimalara daya- li olarak ilk balanma ilikilerinin oluumunda çok hassas bir dönem ortaya çikabildii söyle- nebilir. Örnein, Romanya yetitirme yurtlarin- da büyüyen ve Kanada, ngiltere ya da Birleik Devletler'de evlat edinilen çocuklar eer iki ya- indan önce evlat edinilmilerse geliimlerinin daha iyi olduu görülmütür. sunlua maruz kalan bebeklerin normal geliim sürecinden uzaklatii ve bu yoksunluk devam ettiinde sonuçlarin daha kötü olduu ve/veya bebei normal geliim sürecine döndürmenin daha güç olduu varsayilmaktadir. ve hareket alanlarinda önemli plastisite olduu bilinmektedir. Bilisel alana gelince, örenme ve bellek yaam boyunca gelitii bilinmektedir; ayni zamanda farelerin yetitirilme biçimlerinin bu deneyimleri çok etkiledii de bilinmekte- |