![]() tanisina girmektedir. Kafa derisinin orta hattin- da nodül eklinde izlenen konjenital defektler ensefalosel, meningosel, aplazya kütis, dermiod kist ya da sinüs, hipertrofik beyin dokusu olabi- lir. Kafa derisi orta hattinda yerleen lezyonla- rin tanisi klinik olarak belirsizse cilt biyopsisi, bilgisayarli tomografi ya da manyetik rezonans görüntüleme ilemlerinin sonrasina ertelenme- lidir. Bununla birlikte bu ilemler elik eden kü- çük intrakraniyel balantilari atlayabilir. kist ya da sinüsünü temsil edebilir. Respiratu- var epitelin bir kalintisi olarak bilinen bronko- jenik sinüs ya da kist, suprasternal çentikte bir nodül ya da çukur eklinde kendini gösterir. Brankiyal yarik anomalileri, sinüsler ya da kist- ler; preauriküler bölge, pinna ya da yan boyun- da yerlemektedir. Bu sinüs ya da kist yapilari takip edilebilir ya da drenaj ve enfeksiyonu ön- lemek amaciyla elektif olarak çikarilabilir. gluteal yarik eklinde kendini gösterir), deri katlantilari ya da yalanci kuyruklar, lokalize hipertrikoz, hemanjiomlar ve nevüs flameus gibi çok çeitli deri lezyonlari kapali spinal dis- rafizmin göstergesi olabilirler. Sakral gamzeler ya da sinüsler sik görülen lezyonlardir fakat gluteal yariin üstünde ya da disrafizmin dier deri bulgulariyla birlikte olduklarindan endi- e uyandirirlar. Yaygin hipertrikozis ve nevüs flameus da lomber vertebra üzerinde sik gö- rülür ve tek balarina olduklarinda spinal dis- rafizmin bir belirtisi olma olasilii azdir. Buna karilik sakral hemanjiyomlar, lipomlar ve deri katlantilari için radyolojik görüntülenme yapil- masi gerekmektedir. deriyi çepeçevre saran halka benzeri yapilar olutururlar. Amniyotik bantlar doumda var- dir ve amniyonun koryondan ayrilmasi ile olu- an amniyotik bantlarin normal morfogenezi bozmasi sonucu olumaktadirlar. Amniyotik bantlar ekstremite amputasyonu,sindaktili, to- rakoabdominal duvar bozukluklari (örn; gast- roizis, omfalosel) ve kraniyofasyal yariklar gibi birçok anomaliye neden olabilmektedirler. de inguinal bölgede; embriyolojik süt çizgisi boyunca herhangi bir yerde izlenebilen kirmi- zi kahverengi papül ya da çukurlardir. Meme dokusu elik edebilir ya da bazen melanositik benle karitirilabilir. Daha ayrintili aratirma ve tedavi genellikle gereksizdir. Fazla meme balari istee bali cerrahi olarak çikartilabilir. köesine kadar herhangi bir yerde bulunabilen deri rengi sapli papüllerdir. Doumda vardir ve birden çok sayida ya da çift tarafli buluna- bilir. Genellikle lokal lezyonlardir fakat bran- kiyal ark sendromlariyla beraber bulunabilir. Sairlik ve renal anomalilerle olan birliktelii tartimalidir; tarama yapilmasi yalnizca dier endie verici özelliklerle birlikte bulunmasi du- rumunda önerilir. Deneyimli cerrahlar tarafin- dan çikarilmalidirlar çünkü lezyonlarin çou kikirdak içerir ve di kulak yolu ile balantilara sahip olabilirler. ince papüller eklinde ya da tam boy parmak eklinde görülebilir. Bu lezyonlar genelde ki- kirdak ve sinir içerirler, bu nedenle balan- mamalidir ve travmatik nörom geliiminden kaçinmak için cerrah tarafindan sinir diseksi- yonu ile çikartilmalidir. lenen beyaz renkli papüller eklinde olan lez- yonlar üretral ve/ veya genital katlantilarin tam olmayan kapanmalarini temsil etmektedir. Genelde asemptomatiktir ve tedavisiz zamanla kaybolabilir. yon olan nevüs sebaseus, somon rengi ya da sari renkli papüllerin birleimiyle oluan saçsiz çizgisel plak eklinde izlenir ( rinde kayip ya da bozukluk izlenmektedir. %10 ile %30 arasinda tümör, özellikle bazal hücreli karsinom, geliim riski nedeniyle ergenlikte çi- karilmalari önerilir. fakat genellikle ileride çocukluk döneminde gelien ten rengi ya da kahverengi, verrüköz görünen, papüllerin birlemesiyle meydana gelmektedir. Dailim ve boyutlari deikendir fakat lezyonlar genelde lokalize olup boyun, gövde ve ekstremiteler sik görüldüü yerlerdir. Tedavisi zordur çünkü eksizyon ya da destrük- süyon sonrasinda tekrarlarlar. DERMATOZLAR burun üzeri, alin, yanak ve alt dudainda; çok sayida, küçük, açik sari renkli papüller eklinde anneye ait androjenlerin azalmasiyla geriler. da duktal epitelyum ile çevrili dökülmü kera- tinositler ve sebase debris ile dolu ufak kistler- dir. Milia en sik miadinda doan yeni doan- larin alninda izlenir fakat dier bölgelerde de bulunabilir. Epstein incileri, aiz içi milialar olup siklikla sert damakta bulunan sari papül- ler eklinde izlenir. Milia genellikle birkaç hafta içinde kendiliinden kaybolur. püstüller doumda bulunabilir ya da ilk 2 ile 3 hafta içinde geliebilir. Komedonlar tipik ola- rak yoktur. Etiyoloji genellikle belirsizdir, fakat anne ve fetal androjenlerin etkisiyle olutuu teorisinin aksine, güncel hipotez pityrosporum türleriyle ilikili olduu yönündedir. Bu nedenle yeni doan aknesi gerçek bir akne türü olmaya- bilir ve yenidoanin sefalik püstülozu terimi ya- nidoan aknesi yerine kullanilabilecek bir terim olarak öne sürülmütür. Durum nadiren tedavi gerektirecek kadar airdir ve genellikle 2 ile 3 ay içinde kendiliinden iyileir. Pityrosporumdan (Malassezia furfur) kaynaklanan püstüller ka- rakteristik olarak spor ve kisa hifler içerir; bun- lar topikal antifungal kremlerle hizli bir ekilde düzelmektedir. nfantil aknede inflamatuvar papül, püstül ve komedonlar tipik olarak 2 ile 3. ayda geliir ya da inatçi neonatal akne tablosu- nun devami olabilir. nfantil dönemdeki iddetli ya da inatçi akne olgulari nadiren adrenal ya da androjen fazlaliinin bir göstergesi olabilir. Bu- nun diinda salikli bebeklerde büyüme hizinin ve kemik yainin normal olmasi deri dii has- taliklarin dilanmasi için yeterlidir. Nodülokis- tik akne ise daha agresif bir tedavi için mutlaka dermatolojik deerlendirmeyi gerektirir. |