olarak O im oluur. Yüksek ventilasyon-perfüzyon ora- nina sahip üniteler ise yüksek alveoler PO ventilasyon-perüzyon oranindan dolayi venöz kanla karimi üniteleri kompanse edemezler, O sonucunda kandaki CO yüksek ventilasyon-perfüzyon oranina sahip üniteler düük alveoler PCO rekli kas rezervlerini kullanarak etkili kompan- sasyon mekanizmalari olutururlar ve hipoksi hiperkapniye göre daha fazla ön plana çikar. duvarinin birçok mekanik disfonksiyonundan dolayi solunum yetmezlii geliir. Önce solu- num sikintisi ardindan da solunum yetmezli- i geliir. Fizik muayene sirasinda dikkatli bir muayene ile sikintinin nedeni obstrüktif mi yoksa restriktif mi olduu anlailir ve sonrasin- da gerçek neden tanimlanir (yukariya bakiniz). Nadiren, bebek ve çocuklarda birincil ya da ikincil neden olarak nörolojik olarak solunum kontrol yetersizlii geliir. Bu durumda has- tanin solunum ihtiyacini karilayacak destei yeterince gösteremedii için klinisyen üphe- lenmedikçe ve kan gazi bakilmadikça solunum sikintisini/yetmezliini belirlemek güçtür. bir ekilde hem mekanik hem de gaz-deiim fonksiyonlarini olumsuz yönde etkiler. Solu- num kaslari üzerine artmi talep ile birlikte arteryel kan gazlarindaki bozulmalari eer iki kriter varsa baarili kompansetuar mekaniz- malari aktive eder: (1) solunum kaslari gerekli olan solunum iini yapabilmeli ve sürdürebil- meli ve (2) gaz-deiim bozukluklari ventilas- yonu arttirarak düzeltilebilmeli. Bu artlar al- tinda solunum kaslari organizmanin ventilas- yon ihtiyaçlarini dengeli bir ekilde uzun süre sürdüremez ve bu duruma solunum kaslarinda yorulma denilen durum geliir, bu iskelet kas- benzemektedir. Bu her an geliebilecek durum için hayati tehdit eden hipoksemi ve hiperkap- ni geliimini önlemek temel bir yaklaimdir ki bu durumda mekanik solunum desteinde bu- lunmak gerekir. kaslara fiziksel çalima için transforme edilen enerji miktari ile solunum tarafindan talep edilen enerji büyüklüü arasindaki dengeye balidir. Özellikle diyaframda olmak üzere solunum kaslarinda kan ihtiyaçlari birkaç kat artar, denle solunum kapasitesini sinirlar. bir ekilde enerji tüketmesi olarak tanimlanir. Bebeklerde bu %5 iken erikinlerde bu oran %15'i geçmez. alan solunum çabasini yapabilmesi, solunum kaslarinin durumlarinin belirlenmesi ve göüs duvarinin yapisidir. rak etkilenir. Nöral mekanizmasi tam olarak aydinlatilmami olmasina ramen enerji ih- tiyacina göre bebek ve çocuklar kendilerinin tidal volüm ve solunum sikliini ayarlar. Bu internal veya eksternal-durumlardan herhangi biri olsa da hastanin optimal solunum sistemi ve perfüzyon (normal V/Q) ve 3- düùük ventilasyon ve normal perfüzyon (düùük V/Q). ÜSSTE: Ünite 1, kendi kapiller kan¿ndan CO |