background image
1910
KISIM 27: Solunum Sisteminin Hastal¿klar¿
boid epitel hücreleri, tip II alveoler pnömositler
haline gelir. Bebeklik ve çocukluktaki normal
postnatal akcier geliimi, ilk yillarda alveolle-
rin oluumu ve diferansiasyonunun hakimiyeti
ile olur.
ALVEOLAR GEL¾øME
Alveolar homeostazisin, pulmoner fibroblast-
lar, pulmoner kapiller endotelyal hücreler, al-
veolar epitelyal hücreler ve doumdan sonra,
yerlemi alveolar makrofajlar arasindaki bir-
birine bali karilikli sinyallemeyi içeren bir
fonksiyonel "sinsityum" kavrami haline getiril-
mesi önerilmitir (
ekil 502-1
).
6
Tip I alveolar epitel, alveolar yüzey alaninin
çounu oluturur ve alveollerin fazla su ile dolu
olmasini önleyecek ekilde, akuaporin kanalla-
rindan akcier su trafiinin çounu idare eder.
Bu epitelyal hücreler, kollajen, aktin ve elastin
fiberlerlerinin içinde, mezankim içeren bir fib-
roblast matriksinin üzerini örter. Bunlar, pul-
moner kapillerler ile birlikte alveolar septumu
olutururlar; bu septum bebeklikte incelir ve
düzleir, böylece gaz aliverii için yüzey alani
artar. Tip II alveolar epitel hücreleri metabolik
olarak aktift irler; nefes verme sonunda alveol-
lerin içinde gazin dolu kalmasini salayan pul-
moner surfaktani sentezler, salgilar ve metabo-
lize ederler. Bu hücreler, ayrica, gelime, tamir
ve rejenerasyon sirasinda ortaya çikan dier tip
II hücreler ve tip I hücreler için progenitör bir
havuz olarak görev yaparlar.
7
Bunlar, alveolo-
genez sirasinda kapiller tüplerin alveolar sep-
taya uzanmasini salamak amaciyla, komu
kapiller endotel hücrelerinin proliferasyonunu
indükleyen vasküler endotelyal büyüme fak-
törü (VEBF) gibi sitokinler salgilarlar. Tip II
hücreler, alveolar makrofajlar ve bron epiteli
ile birlikte, infl amatuar uyariya cevap olarak
proinfl amatuar sitokinler ve lökosit kemokin-
leri salgilarlar.
Akcier büyümesi ile birlikte, akcier yü-
zey alaninda arti ve alveolar boyutta göreceli
azalma, elastin üzerindeki alveolar tip I pnö-
mositlerin ve alveolar septa içindeki kollajen
fiberlerin düzlemesi ile yürütülür (
ekil 502-
2
). Alveollerin gerçek sayisi ve bebeklikteki ve
erken çocukluktaki büyüme hizlari tam olarak
bilinmemektedir, ancak ulailabilen en iyi ka-
nit, yeni alveollerin büyümekte olan akcierin
en uç noktadaki periferinde gelitiini ve bu
sürecin 2 yaina kadar devam ettiini, bu ya-
tan sonra belirgin yavaladiini düündürmek-
tedir. Akcier geliiminin bu evresi süresince
alveolün hücresel yapilarindan salinan parak-
rin faktörlerin spesifik katkisi ayrintili olarak
çaliilmamitir.
8
Alveolar tamir ve rejenerasyonun, belli açi-
lardan, alveolar büyümeyi özetlediine ina-
nilmaktadir. Hayvan modellerinden çikarti-
lan dersler, alveol sayisinin kiinin ölçüleri ve
metabolik ihtiyaçlari ile yakin olarak ilikili
olduunu göstermitir.
9
Hayvan modellerin-
de, akcier dokusunun erken postnatal geliim
döneminde cerrahi olarak çikartilmasi, kalan
akcierde daha çok alveol olumasi ile akci-
er hacminde kompensatuar artia yolaçar.
10
nsanlarda, bebeklik ve çocukluk döneminde
alveol sayisindaki esneklik ile ilgili çok kisit-
li sayida veri vardir. Transplantasyon sonrasi,
fonksiyonel rezidüel kapasite ölçümü yapilarak
tahmin edilen total akcier hacminde arti, 3
yaindan küçük çocuklarda transplante edilen
akcierde normale yakin akcier büyümesi
olduunu düündürmektedir
11
; bu durum,
immatür akcier daha esnek olduu için,
transplante edilmi akcierin yaina bali gibi
görünmektedir.
12
Alveolar büyümedeki defektler ya da bo-
zukluklar, siklikla prematür doan ve oksidatif
strese maruz kalan ve solunum yetmezlii ne-
deniyle youn bakimda tedavi edilen çocuklar-
da görülür. En sik görülen sendrom, surfaktan
replasman tedavisinden önce respiratuar dist-
res sendromunun bir sekeli olarak, otopside
iletken hava yollarinda görülen morfolojik de-
iiklikleri tarif etmek için kullanilan bir terim
olan bronkopulmoner displazidir (BPD). Bö-
lüm 59 ve 513'e bakiniz.
Modern yenidoan youn bakimi, akcier
geliiminin erken evrelerindeki oksidatif ve
mekanik hasari olan daha az matür bebeklerin
yaamini desteklemektedir. Modern hayattaki
bronkopulmoner displazinin (BPD), spesifik
olarak modern neonatal youn bakima benzer
ekilde dizayn edilmi prematür babun mode-
linde gösterildii gibi, daha az sayidaki daha
büyük alveoller ile sonuçlandiina inanilmak-
tadir.
13
BPD olan çocuklarda alveollerin hayat
boyu büyüme potansiyeli net deildir, ancak
bazi kanitlar prematür doan kilerin, erikin
çada havayolu kisitlanmasi yaninda amfizem
için risk altinda olduunu düündürmekte-
dir.
14
Prematür doumdan hemen önce antenatal
glukokortikoidlerle giriim, akcier geliimi-
nin spesifik bir evresinde, akcier geliimini
ve fonksiyonunu "hizlandirdii" açik eklide
gösterilen ve respiratuar distres sendromunun
(surfaktan eksiklii) insidans ve iddetini azal-
tan tibbi bir giriimin bir örneidir. Prematür
doumdan hemen önce glukokortikoid veril-
mesi akcier maturasyonunu belirgin hale ge-
tiren ve alveolar yapiyi destekleyen surfaktan
sentezini ve salinimini ve interstisiyel elastin
depolanmasini artirir ve faydali bir ekilde et-
kilenen birçok yollarin arasinda yer alir.
Kapiller
Fibroblast
Tip I
Tip II
Broniyol
Epiteli
Elastin ve
-Aktin
Kapiller
2. derece kabarti
øEK¾L 502-1.
(Sol) Alveolu oluùturan, tip I epitel ile daha çok say¿da tip II epitel hücrelerinden oluùan yerleùik hücreler; bu yap¿ göreceli olarak daha az gaz
al¿ùveriùi yüzeyini oluùturur. (Saö) Geliùimin alveolar evresinde, komùu alveolar septa incelir ve alveolar kapiller, daha konsantre alfa-aktin ve elastin depozis-
yonu içeren 2° septal kabart¿ya uzan¿r.