![]() aktif baiikliin sürmesini salamaktadir. Oral toleransin geliememesi bazi besin alerji- lerinden sorumlu mekanizma olabilir. riada hemen hiç IgA salgilayan hücre bulun- maz ve bairsak epitelinde çok az sayida T hüc- resi bulunur. Ancak anne sütünde bulunan IgA pasif baiiklik salar. Doumdan sonraki ilk haftalarda germinal merkezler belirir, 3 aylik- ken lamina propriada IgA salgilayan hücreler baskin hale gelir. Zaman içinde IgA salgilayan hücreler ve T hücrelerinin sayisi artar ve eri- kin düzeyine iki yainda ulair. Hücre sayisinin düük olmasina karin insan mukozal baiik- lik sistemi doumda baiiklik yaniti olutura- cak bileenlere sahip görünmektedir. li türden 10 bairsakta yer alir. Mikropsuz ortamda yeti- tirilen hayvanlarda yapilan çalimalar normal bairsak geliimi ve salii için bakteriyel kolo- nizasyonun gerekli olduunu göstermektedir. Mikropsuz ortamda yetitirilen hayvanlarin enfeksiyonlara yatkinlii fazladir ve büyümele- ri geridir. Ayrica bu hayvanlar gastrointestinal bakteriler tarafindan sentezlenen K vitamini ve bazi B vitamini desteklerine gereksinim duyar- lar. salik açisindan yararlari olabilir. Probiyotikler konakçi üzerinde olumlu etkileri olan mikro- organizmalardir. Probiyotiklerin inflamatuvar bairsak hastalii tedavisinde ek olarak giderek artan kullanimlari bairsak bakterilerinin ba- iiklik sistemi üzerindeki etkilerini gösterme- si açisindan önemlidir. Akut, Kronik ya da Siklik Kusmas¿ Olan Çocuöa Yaklaù¿m Çeviri: Gökhan Baysoy kaslarinin, mide içeriini güçlü bir ekilde di- ara atmasini salayan egüdümlü bir motor yanittir. Kusma, mide içeriinin güç harca- madan aizdan gelmesi olarak tanimlanan re- gürjitasyondan ayirt edilmelidir (394. Bölüm- de tartiilmitir). dii bozukluklarin sik görülen bir belirtisidir. Kusmanin deerlendirilmesi ve yönetimi ge- ni bir ayirici tani yelpazesinin düünülmesini, acil müdahale gerektiren alarm belirtilerinin farkina varilmasini, belirtinin kendisine ve/ veya nedenine yönelik tedavi düzenlenmesini ve potansiyel komplikasyonlarin önlenmesini gerektirmektedir. hizli bir ekilde vücuttan atilmasidir. leerek tüm bairsain etkin biçimde, aiz ya da anüs yoluyla toksinlerden temizlenmesini salamaktadir. dana gelir: (1) Bulanti yaklamakta olan kusma hissi olup siklikla solukluk, diyaforez, tükrükte artma ve itahsizlik gibi otonomik belirtilerle birliktedir. (2) Öürme, kapali epiglota kari spazmodik solunum hareketlerinin sonucun- da oluur. (3) Kusma, gastrointestinal içeriin aizdan çikartilmasidir. kas yaniti olup merkezi sinir sistemi tarafindan koordine edilir. içerii, ince bairsain geriye doru bir kasil- masiyla mide içine tainir. si karin içi ve göüs içi basinci artirir ve kapali bir glottis karisinda olduu gibi öürmeyle ya da kusmada olduu gibi mide içeriinin yutak yoluyla aizdan atilmasiyla sonuçlanir. luk) ve hipersalivasyonu balatir. Kusma mer- kezi tek bir lokus olmayip beyin sapi medullada nükleus solitarius ve bir dizi yakin nükleusu içermektedir. tinal kanaldan (örn, bairsak obstrüksiyonu, inflamasyon), beyinden (örn, stres, artmi kafa içi basinç) ya da dolaimla ilgili nedenlerden kaynaklanabilir. Kanla tainan apomorfin gibi maddeler, kan-beyin bariyerinin diinda dör- düncü ventrikül tabaninda bulunan postrema bölgesindeki kemoreseptör tetikleyici alani uyarir. gibi sik görülen dier bozukluklardan ayirt edilmesi ve kusmanin zamansal özelliklerine (akut-tekrarlayan, kronik-tekrarlayan, episo- dik ya da siklik) bakilarak balanir. Regürjitas- yon, mide içeriinin güç harcamadan aizdan gelmesidir ve otonomik belirtilerle birlikte deildir. Buna karilik, kusma, mide içeriinin zorlanarak diari atilmasidir ve otonomik be- lirtilerle birliktedir (solukluk, terleme, taikar- di). Kusma hem hafif hem de iddetli hastalik- lar sonucunda görülebilir. aniden balayan kusma eklindedir. Atele bir- likte olan kusmalarda viral gastroenterit ya da sistemik enfeksiyon (örn, idrar yolu enfeksiyo- nu, sepsis) olasilii nedeniyle enfeksiyon oda- ina yönelik tetkiklere balanmalidir. Eer has- tanin atei yoksa olasi bir toksin ya da toksin aizdan alimi (örn, Bacillus cereus), bairsak obstrüksiyonu (volvulusla birlikte malrotas- yon) ya da gastrointestinal sistemde olmayan baka bir obstrüksiyon (örn, akut hidronefroz) radyolojik inceleme gerektirebilir. Tekrarlayan kusma üç aylik dönemde meydana gelen en az üç kusma atai olarak tanimlanir. Tekrarlayan kusma kendi içinde de hafif ancak sik ataklarla seyreden kronik kusma ve yakinmasiz dönem- lerin olduu, sporadik ve iddetli ataklarla sey- reden episodik ya da siklik kusma olarak ikiye ayrilir. Siklik kusma sendromu farkli bir klinik tablo olduu için bu bölümde ayri olarak ele alinmitir. sabah erken saatlerde olan kusma kronik sinü- zit, siklik kusma sendromu ve farkli nedenlere bali kafa içi basinç artiinda siktir. Beyin sapi tümörleri yalnizca kronik kusma yakinmasiy- la bavurabilir ancak bu belirti klasik, bulanti olmadan sabah kusmasi tanimina genellikle |