![]() up, elektriksel iletide ilerleyici defektlere se- bep olur. yonlarin dier bir örnekte aortik kapak hasta- liklaridir. Dünya çapinda, popülasyonun %1'i çocukluk çainda tipik olarak sessiz kalan bi- küspit kapakla domaktadir. min beinci, altinci veya yedinci dekatlarinda hareketleri kisitlanmi, fonksiyonlari bozul- mu kapaklarla sonuçlanan, erken ya-baimli kalsifik darlik geliir. Sonuç olarak, kalsifik aort darlii erikinlerde kalp hastaliklarinin üçüncü yaygin sebebidir ve Birleik Devletler'de yillik 30,000'den fazla cerrahi kapak replasmanini gerektirir. Daha yeni bir keif olarak, insanlar- da NOTCH1 mutasyonlarinin biküspit aortik kapaklara ve sonrasinda kalsifikasyonlara se- bep olduunun gösterilmesi, erken geliimsel ve geç dejeneratif hastaliklarin ortak bir ka- litimsal nedeni paylatiini gösteren genetik bir kanit sunar. fakat yine de kalsifikasyon geliir ve bu erken ve air kalsifikasyonun, yalnizca kapak yap- rakçiklari üzerine hemodinamik etkiler sonu- cu deil esasinda genetik mutasyon nedeniyle olutuu iddiasini destekler. Kalp Hastal¿klar¿n¿n Genetiöi Çeviri: Iù¿l Y¿ld¿r¿m luu genetik yatkinlikla çevresel etmenlerin karilikli etkileimine balidir. Tarihsel olarak, DKH'larindaki genetik etkileimle ilgili bulgu- lar ailesel tekrarlama ile ilgili yapilan çalimalar- dan ve çeitli DKH'larin spesifik kromozomal anomaliler ile birlikteliinden elde edilirken; epidemiyolojik veriler de çevresel etkileimin rolünü desteklemektedir. arti olmu ve genetiin, etyolojide, daha önce düünülenden çok daha önemli olduu aikar hale gelmitir. Mendelian kalitim yolu ile ge- çen DKH'na sahip ailelerin moleküler genetik analizi ile çeitli kardiyak hastaliklara neden küllerindeki mutasyonlari belirlemek mümkün olmutur. Model organizmalarda, kardiyak ge- liimi inceleyen çalimalarla kalp oluumu için gereken bazi genler tanimlanabilmitir. zole ya da ailesel DKH olan hastalarda tanimlanan bu "aday" genlerde geliebilecek mutasyonlarin aratirilmasi ile çeitli hastaliklarin genetik te- meline inmek mümkün olmutur. lirlemede kullanilmakta ve bu testlerden elde edilen bulgular DKH'li hastalarin ve ailelerinin klinik izlemlerini etkilemektedirler. Yeni tani almi DKH'li bir hastada altta yatan genetik bir bozukluk olup olmadiini belirlemek bir- kaç sebepten dolayi önemlidir. Doumsal kalp hastalii olan süt çocuklarindan %20-30'unda elik eden en az bir tane daha geliimsel ano- mali bulunmaktadir. tutulumlarinin erken tani ve tedavisine olanak tanir. Hastalia yol açan mutasyonlarin belir- lenmesi genotip-fenotip elemesi bulunan bo- zukluklarda erken dönemde prognostik bilgi salar. Ayrica, spesifik genetik bozukluklarin belirlenmesi DKH açisindan riskli olan aile bireylerinin taranmasina ve aileye daha son- raki gebeliklerdeki risklerle ilgili önemli bilgi- ler salanmasina olanak tanir. Doumsal kalp hastaliklarinda tedavi seçeneklerinin artmasi ile günümüzde daha çok DKH'li hasta eri- kin yaa erimektedir ve genetik çalimalar bu hastalarin ileride kendi aile planlamalari için yol gösterici olacaktir. Mevcut genetik testler hakkinda daha ayrintili bilgi Gene Tests (www. genetests.org) gibi "online" sitelerden alinabilir. rolü ile ilgili güncel bilgiler sunulacaktir. Kar- diyomiyopatilerin ve aritmilerin genetii ilgili bölümlerde tartiilmitir. Bu bölümde tarti- ilan sendromlarla ilgili daha ayrintili bilgiler için ilgili yayin ¾L¾øK¾L¾ DO¼UMSAL KALP HASTALIKLARI hastalii (DKH) olan süt çocuklarinin yak- laik %13'ünde ve anne karninda ölen ya da spontan abortus görülen DKH'li fetuslarin luklari olan çocuklarin en az %30'unda çeitli kardiyak patolojiler saptanmitir. çocuklarda elik eden kardiyak patolojilerin aratirilmasi ve benzer ekilde, özellikle di- er organ tutulumlari ile beraber olan çeitli DKH'larinda sitogenetik testin gerekebilecei- ni akilda tutmak çok önemlidir. giden hastaliklar doumsal kalp hastaliklari (DKH) ile ilikilendirilen ilk genetik bozukluk- lardandir; sayisal deiiklikler hem otozomla- ri hem de seks kromozomlarini içerebilir. Sik rastlanan sendromlardan bir kismi sik görülen otozomal kromozomal anomalidir (1/800; bkz. Bölüm 174). Bu hastalarda do- umsal kalp hastalii (DKH) prevelansi %40- 50 arasindadir. Komplet atriyoventriküler sep- tal defekt (AVSD; ayni zamanda endokardiyal yastik defekti ve atriyoventriküler kanal defekti olarak da isimlendirilir) Down sendromunda görülen DKH'larin %40'ini oluturur; parsiyel AVSD de (primum atriyal septal defekt, inlet ya da kanal tipi ventriküler septal defekt) ek- lenecek olursa Down sendromunda görülen DKH'larin %60'ini oluturur. Bu sendromla ilikilendirilen dier lezyonlar DKH tanisinin erken konularak bu hastalar- da artmi pulmoner vasküler hastalik riskine kari zamaninda müdahale nidoanlarda rutin ekokardiyografik tarama yapilmasini önermektedir. olduu bilinmemektedir. dominant kalitilan AVSD'li ailelerde yapilan analizlerde, AVSD ile kromozom 21 arasinda bir iliki saptanamami; sendromlularda AVSD etyolojisinde farkli ge- netik faktörlerin rol aldiini düündürtmütür. 6000 bebekten 1 tanesinde doumsal kalp has- talii (DKH) bulunur; bu hastalarda en sik gö- rülen DKH ventriküler septal defekt ve çoklu kapak hastaliklaridir. pakçiklar, normalden uzun chordae tendineae |