![]() anlailamamitir. Son çalimalar, akcierde, al- veolar komponent hücrelerinin kaynaklandii populasyon olarak görev yapan, kök hücreler de denilen veya transit amplifiye eden hücreleri tanimlamak üzerine odaklanmitir. ve gelimenin daha iyi anlailmasinin hasar- li akcieri güvenli ekilde rejenere edebilecek tedavi stratejilerine yol gösterecei ümidiyle, iletken epitelyal havayolu hücreleri üzerine odaklanmitir. Epitelyal iyilemenin olabilece- i birçok potansiyel emalar önerilmitir ( rakrin faktörlerin biyolojik olarak elde edilbil- mesinde lokal farkliliklardir. Hücre bölünmesi ve farklilamasindaki homojen olmama duru- mu, eer epitelin geliimi pulmoner kapiller geliimine göre relatif olarak daha defektifse ya da havayolu çapi havayolu uzamasi ile uygun ekilde ilerlemiyorsa, potansiyel olarak disa- napsise katkida bulunabilir. Bozulmu akcieri olan çocuk ve bebeklerde akcier geliiminin erken evrelerinde yeni gelitirilmi tedavi e- killeri uygulandikça, akcier büyüme ve gelii- mini prospektif olarak deerlendirmek önemli olacaktir. Tedavilerin verildii çocukluk çai evresi, çocuklar erikin olduunda uygun fonksiyonlari yakalamalari için yeterli olacak olan akcier bileenlerinin koordine büyümesi için potansiyelini büyük ihtimalle belirleyecek- tir. Akciöer Fonksiyonlar¿n¿n Fizyolojik Temeli Çeviri: Deniz Doöru Ersöz mi, solunum kaslari, sinirler ve kan damarlari- nin dahil olduu birçok deiik hücre ve doku tiplerinden oluur. Bu yapilar, sistemin dokula- ra oksijen göndermek ve karbondioksiti orta- dan kaldirmak olan asil fonksiyonlarini yapa- bilmesi için entegre bir ekilde çalimak zorun- bileenlerinin yaninda bu bileenlerin salikta ve hastalikta fonksiyonunu deerlendirmek için kullanilan teknikleri inceleyeceiz ("DR¾VE") MERKEZLER¶ nu, solunum paterninde konuma, yutma ve dier aktivitelere uyum salamak için gerekli olan deiiklikleri yapmaya imkan verecek bir- çok girdi ile otomatik solunumsal merkezlerin dikkatli entegrasyonunu gerektirir. Ponstaki dier beyin sapi merkezlerinin inspirasyon ve ekspirasyon zamanlarinin daha ince ayarlan- masina katkida bulunmasina ramen, otoma- tik kontrol merkezleri primer olarak, beyin sapinin medullasinda yerlemitir. Bu otoma- tik kontrol merkezleri, çok dar bir sinir içinde Pco rinda hava akimi ya da yutma ile uyarilabilen çok çeitli mekanoreseptörlerin yanisira akci- erde hizli gerilme ya da sönme ile uyarilabilen reseptörler vardir. Bu reseptörler ventilasyonda arti ya da azalmayi ayarlayabilir. nun deerlendirilmesi kolay deildir. Çok er- ken (100ms) inspiryumda (P uyarinin deerlendirilmesi için kullanilmitir; örnein narkotiklerle azalmi uyari bu basinci azaltir. Polisomnografi, uyku sirasinda, nazal ve oral hava akimi, göüs ve karin duvar ha- reketi, oksijen saturasyonu (SpO ölçer.Uyku evresi, elektroensefalogram (EEG), elektrookülogram ve elektromyogram ile mo- nitorize edilir. Polisomnografi uygulamalari baka bölümde (Chakravorty) daha detayli ekilde tartiilacaktir, fakat solunumsal uyari anormallikleri (özellikle santral apneler ve pe- riyodik solunum) bu test ile saptanabilir. terkostal kaslar, bu sistemin "pompasi"dir ve inspirasyonda negatif intratorasik basinç üret- ü primer nöromuskuler hastaliklarda (örne- in muskuler distrofi, spinal muskuler atrofi, myastenia gravis) ya da malnutrisyon ya da hiperinflasyona (diyaframin uzunluk-gerilme oranini deitiren) sekonder olarak belirgin hale gelebilir. cunda olur. Pompa, kuvvet üreten kapasitesi ile, akcierler ve göüs duvarinin elastik ve direnç gösteren yüklerinin üstesinden gelmek için, ventilasyonun idamesinden sorumludur. Solu- numsal "baari", sadece pompa fonksiyonuna deil, pompa fonksiyonu ile pompanin çalitii yüklerin büyüklüü arasindaki dengeye bali- dir. Birçok obstrüktif akcier hastaliinda (as- tim, kistik fibrozis), baskin yük, artmi havayo- lu direnci yüzündendir. Aksine, nöromuskuler hastaliklardaki solunum yetmezlii, pompanin primer yetmezlii sonucunda olur. Bunun ya- ninda, nöromuskuler hastalii olan hastalarda skolyoz sonucunda, diyaframin aaida yer- lemesi ile üretilen kuvvetin veya interkostal kaslarin kasilmalarinin spinal aksa paralel ol- madiklarindan dolayi, pompa fonksiyonunda deiiklikler olabilir. YORGUNLUK (GER¶LME- ZAMAN ¶NDEKS¶) ve dierleri), ventilasyon iini yapmak için, günde 24 saat boyunca aralikli olarak kasilir- lar. Birçok hastalik, hastalari hipoventilasyon, havayolu sekresyonlarinin bozulmu klirensi ve solunum yetmezlii riskine atarak, bu kasla- rin gücünü etkileyebilir. Bu durumlar, primer kas hastaliklarini (muskuler distrofi, myopati), kaslara sinir iletimini etkileyen durumlari (nö- ropatiler, nöromuskuler bileke bozukluklari), malnutrisyonu ve kaslarin optimal uzunluk- gerilme ilikisinin üzerinde gerilmesini (hipe- rinflasyonda olabilir) içerir. tirildiktan sonra, ucu kapali olan bir basinç dönütürücüsüne bali olan bir aizlik içine mümkün olan tüm gücüyle üfl emesi ile öl- çülür. Benzer ekilde, maksimum inspiratuar basinç (MIP, PI tüpe hizla nefes almasi ile ölçülür. Genellikle, maksimum gücü ortaya çikartmak için birçok manevra tekrari gerekir. Birçok standardize deer seti yayinlanmitir, ancak bunlar çok de- ikendir. Burun çekme ("nasal sniff ") basinci (NSIP) da, inspiratuar kas gücünü ölçmek için |