![]() çocuun yakin bakim veren çevresindeki her bir bireyin (çounlukla ebeveynlerinin, ama ayni zamanda dier bakim verenlerin ve kardelerin) özelliklerini temsil etmektedir. Her bir üye ara- sindaki oklar, yakin çevre üyeleri arasindaki ili- kileri ve etkileimleri ifade etmektedir. Kesien oklar, her çift arasindaki ilikilerin sistemdeki dier ilikileri biçimlendirdiini ve etkilediini simgelemektedir. Yakin çevre, çocuk ile temel bakim verenler arasindaki ilikiyi, beslenme, ra- hat ettirme, birlikte oyun oynama ve konuma gibi günlük etkileimleri içermektedir. Bebein yakin bakim veren çevresi bolukta varolma- maktadir. Bu yakin çevre, geni aile, komular, arkadalardan oluan bir topluluk ve ayrica bir ülkenin igücü, zenginlii, toplumsal refahi ve toplumun salii içine yerlemi durumdadir. Bu "uzak çevre", bakim verenlerin yaama ve çalima koullarini, sosyal hizmetleri, eitim ve salik hizmetlerini ve fiziksel çevreyi kapsamak- ta ve tüm bunlar, çocuun geliimini dorudan ya da dolayli olarak etkilemektedir. Örnein bir çocuun, annesi ve babasinin çalima ortami, ailenin gereksinim ve rollerini desteklemeyen, stres yaratan bir ortam ise, bu çocuun geliimi olumsuz etkilenebilir. Biyoekolojik kuram, kli- nisyenlere, birinci basamak salik hizmeti için- de, çocuun geliiminin desteklenmesi ve izlen- mesi sirasinda, çocuun biyolojik, psikolojik ve sosyal ilevsellii ve ayrica onun yakin ve uzak çevresindeki devingen süreçlerin hep birlikte ele alinmasi gerekliliini öretir. DAYANIKLILIK KAVRAMLARI ve uzak bakim çevrelerini zorlayan ve çocuk geliimi üzerinde olumsuz etkileri olan et- menlerdir. Bir çocuun yaantisinda, biyolojik ve psikososyal riskler genellikle birlikte bu- lunmaktadir. Örnein, düük doum airlii (biyolojik risk) ile dünyaya gelen çocuklarin ayni zamanda düük eitim seviyesine sahip ve yoksulluk içinde yaayan bir annenin bebei olmasi olasidir. Bu durum, "double jeopardy / çift e vurgun" olarak adlandirilmaktadir. bunlara kari dengeleyici, koruyucu etmenle- rin yeterlilii, çocuun geliimsel durumunu etkiler. kiler salayan yönleridir. Biyoekolojik kurama örnek olabilecek koruyucu etmenler aaida siralanmaktadir: (1) çocuun biyopsikososyal salii ve refahi (çocuun, çevresi ile olumlu ba kurma, güçlüklerle baa çikma ve güçlükle- re karin gelime yetenei), (2) efk atli, duygu- sal olarak yakin, destekleyici ve çocua uygun uyaranlar sunan bakim verenler ile güvenli, sü- reen bir iliki, (3) uzak çevrenin yapisindaki nitelikli salik hizmetleri, çocuk bakimi, eitim ve sosyal destek sistemlerine eriim. göreceli bir direnci iaret eden etkileimli bir kavram ya da stres veya zorluklarin üstesinden gelme" olarak tanimlanmitir. lerden ayrilmaktadir; çünkü her bir bireyde, o bireyin güçlüklerin üstesinden gelmesine ola- nak taniyan farkliliklarini birletirmeyi amaç- lamaktadir. Dayaniklilik, siklikla bireylerin içinde barinan, doutan gelen nitelikler olarak algilanmaktadir. Bu niteliklerin örnekleri, dav- ranisal, duygusal ve bilisel öz-denetim yete- nekleri ve yaama yönelik olumlu tutumlardir. Bu tür nitelikler, her ne kadar kalici, çoklu risk etmenlerine kari genellikle yeterli olmasa da, çocuklarin ruh saliklarini ve baarilarini des- tekleyici olarak gösterilmektedir. kapsaminda hangi dönemde hangi risk etmen- lerine dikkat edilmesi gerektiinin incelenmesi- ne yardimci olabilir. lerde, risk etmenleri çocuun geliimini etkiler: gebelik öncesi dönem, doum öncesi ve doum dönemi, yenidoan, bebeklik, erken çocukluk, çocukluk, ergenlik ve genç yetikinlik dönem- lerini içeren doum sonrasi dönem. Genç ye- tikinlerin gebelik öncesi döneme girmesiyle birlikte, yaam döngüsü kuaklararasi hale ge- lir. Yaam döngüsünün herhangi bir zaman dili- minde, çocuklari etkileyebilecek risk etmenleri, eklin ortasina yerletirilmitir. deal olarak, bu risk etmenlerinin balangiç noktasi kabul edil- mesi gereken dönem, çocuk sahibi olma fikri- nin ilk ortaya çiktii, gebelik öncesi dönemdir. Bebeklik ve erken çocukluk dönemlerinde, çocuun saliiyla ilikili risk etmenlerinden bazilari, yetersiz beslenme, demir eksiklii, kronik enfeksiyon hastaliklari, kronik hastalik- lar ve air metal ve toksinlere maruz kalmadir. Çocuun psikolojik kazanimlarina ilikin risk etmenlerine ise; airi alama, uyku ve beslenme sorunlarina yol açan kendini düzenleme ilev- lerinde güçlükler, zor mizaç ve çocuun dier- leriyle iliki kurma ve örenme becerilerindeki güçlükler örnek gösterilebilir. Bebeklik ve erken çocukluk dönemlerinde, yakin çevreye ilikin riskler, bakim veren çevrenin; balanmada so- runlar ya da uygun çocuk bakiminin yokluu gibi, bakimi önemseyen ve destekleyen nitelik- lerindeki yetersizliklerdir. Koruyucu etmenler, yaam döngüsünün her dönemini etkilemekte ve risk etmenlerinin olumsuz etkilerini önle- yebilmektedir. Birinci basamak salik hizmet- lerinde, çocuun geliiminin desteklenmesi, dayanikliliin ve koruyucu etmenlerin güçlen- dirilmesini ve risk etmenlerinin sayisi, süresi ve iddetinin azaltilmasini gerektirir. mi, biyoekolojik kuramin esas bileenini daha yakindan inceleme olanai sunmaktadir. kim içeren temel iliki, çocuun duygularini düzenlemesine ve dierleriyle ilikilerini kefe- decei, örenecei ve biçimlendirecei güvenli bir yapi oluturmasina olanak tanir. Geliim psikolojisi alanindaki aratirmalar, bakim ve- rene güvenli balanmanin, yaamin ilerleyen dönemlerindeki salikli duygusal ve bilisel ilevsellikle ilikili olduunu göstermektedir. dahalelerinin, bakim veren-çocuk ilikisini gö- zeterek, anne-babalarin bebeklerinin güvenli balanma sürecindeki rollerinin desteklenme- sini amaçlamaktadir. Bu bölümde daha sonra balanmanin önemi üzerinde durulacaktir. hizmeti verenlerin, anne-babalik rolünü nasil destekleyebilecekleri, çou toplumda temel ba- kim veren olan annelerin duygusal gereksinim- leriyle ilikili baka bir kuramsal yapi ile açik- lanmaktadir. Bebek geliiminde bir öncü olan Stern, bir çocuun doumunu izleyen dönem- de ortaya çikan, annelie ait özgül bir duygusal geliim devresi tanimlamaktadir. nin hayatta kalmasi ve beslenmesini salamak olacak ekilde deimektedir. Annenin bebe- inin bakimini yapmasi, balanmasina olanak tanimakta, bebei herhangi bir bebek olmak- tan çikarip "onun bebei"ne dönütürmektedir. Ayni zamanda, annelik rolünü güçlendiren destekleyici, psikolojik bir sorumluluk çevresi yaratmaya çalimaktadir. Stern, bu yapiyi "an- nelik donanimi" olarak isimlendirmektedir. Annelik donanimi, anne için bu sorumluluk çevresinin gerçekte bir bileeni olan klinisyene yardimci olabilir. Annenin yetkinlik duygusu- nu besleyen ve anneyi güçlendiren yaklaimlar etkili olacaktir; anneyi eletiren ya da onu ye- tersiz hissettiren yaklaimlar ise zarar verecek, ters etki yaratacaktir. Bakim verenlere çocuk yetitirmede yardimci olma amaçli, iliki te- melli, destekleyici, eletirel ya da öüt verici olmayan bir yaklaim, baarili pek çok müda- halenin temelini oluturmaktadir. ARAéTIRMALAR yeni tekniklerdeki gelimelere paralel olarak, geliimsel sinirbilim alaninda yapilan ara- tirmalar da hiz kazanmitir. Bu aratirmalar, yakin ve uzak bakim çevrelerinin çocuun geliimi üzerindeki rolüne vurgu yapan gele- neksel kuramlari desteklemektedir. ekillendirdiini gösteren bu yeni aratirma akimi, erken dönem deneyimlerinin yaam boyu etkisinin öneminin kavranmasina olanak tanimaktadir. |