background image
773
Allerjik Hastal¿klar¿n Klinik Özellikleri
tan allerjen-spesifik immünoterapi periferde T
regülatuar hücre çoalmasini uyarir, ayrica süt
allerjisi geçen çocuklarda klinik olarak reaktif
kalanlara göre daha fazla süt spesifik regülatuar
T hücresi olduu gösterilmitir.
3
KL¾N¾K ÖZELL¾KLER
Mast hücreleri üzerindeki yüksek affiniteli
Fc
¡R1'e bali allejen-spesifik IgE, allerjik enf-
lamasyonu karakterize eden olaylar elalesinin
balatilmasinda çok önemlidir.
4
Ayni türden
antijen ile IgE'nin çapraz balanmasi mast
hücre degranülasyonu ve otokoidler, prostag-
landinler, lökotrienler, histamin, proteazlar,
kemokinler ve büyüme faktörleri gibi biyolo-
jik aktif ürünlerin salinimi ile sonuçlanir. Bu
mediatörlerin salinimi allerjen maruziyetini
takiben dakikalar içinde oluur ve genellikle
tutulan hedef organa bali olarak erken-faz
allerjik reaksiyon ile ilikili klinik bulgularin
ortaya çikmasina katkida bulunur (ör. deri,
gastrointestinal sistem veya havayolu). Kain-
ti, aksirik ve öksürük, havayolu veya derideki
duyu sinirlerinin uyarilmasi ile tetiklenir. Bazi
mediatörler eritem, vazodilatasyon ve vasküler
permeabilitede artia yol açar. Bu olay deride
tipik ürtiker döküntüsü olan ödem ve kizarik-
lik reaksiyonu ile sonuçlanir. Dier mast hücre
ürünleri düz kas kontraksiyonunu uyararak
vizing (hiilti) veya ­antijen ile karilama bar-
sakta olursa- kramp tarzi karin arisi ve isha-
le yol açabilir. Çou allerjik reaksiyon primer
olarak lokal olsa da, bu mediatörlerin dolaima
salinimi anafilaksiye yol açabilir.
Bazi hastalarda erken faz reaksiyonu, T hüc-
re kökenli sitokin ve kemokinler ile balantili
olarak da yönetilen bir geç faz reaksiyonu takip
eder. Geç faz reaksiyonlar allerjen maruziye-
tinden sonra 6 ila 8 saat içinde ortaya çikar ve
enflamatuar hücrelerin etkilenen bölgede top-
lanmasi ve aktivasyonu nedeniyle olur. Kemo-
kinler eozinofil, nötrofil, bazofil, T lenfosit ve
makrofajlarin mukozaya infiltrasyonunu uya-
rirlar. Bu hücreler aktive olarak erken faz ya-
nitin birçok proenflamatuar reaksiyonunu re-
aktive eden enflamatuar mediatörleri salarlar.
Bir allerjik reaksiyonun akut bulgu ve semp-
tomlari genellikle sekelsiz olarak kaybolsa da
allerjene sürekli veya tekrarlanan maruziyet
etkilenen dokularda kalici sonuçlari olabilecek
bir dizi yapisal deiiklikleri ortaya çikarabilir.
Kronik allerjik enflamasyon havayollarinda,
astim patogenezinde merkezi rol oynayan epi-
tel hasari ve doku remodelingine yol açabilir.
Sürekli maruziyet, barsaklarda mukozal hasar
ve malabsorpsiyona neden olur ve deride epi-
telyal hasar disregülasyonu sonucunda hiper-
keratoz ve likenifikasyon gibi kronik egzema
bulgulari ortaya çikar.
Epitelyal bariyer hasarinin, enfeksiyon ris-
kinde artia ek olarak yeni duyarlanmalarin
gelimesine yol açtii düünülmektedir. Atopik
egzemali süt çocuklarinin yaklaik üçte birinde
bazi besinlerle karilama olmadii halde o be-
sinlere kari IgE düzeyleri yüksek olarak bulu-
nur. Her ne kadar anne sütü ile maruziyet di-
lanamasa da, alternatif bir hipotez, besin mad-
delerine oral yol diindaki yollardan (ör. hasarli
deriden) maruziyetin duyarlanmayi, doal oral
yoldan maruziyetin ise toleransi artirdiidir.
Büyük Britanya'da atopik dermatitli süt ço-
cuklarinda fistik-içeren nemlendiricilerin kul-
lanimi ile fistik allerjisi prevalansindaki arti
arasindaki balantiyi bildiren güncel bir yayin
bu hipotezi desteklemektedir.
5
Sirasiyla allerjik
duyarlanma, oral yolla veya oral yol diindaki
yollarla allerjene tekrarlanan maruziyeti taki-
ben kronik allerjik enflamasyona ve egzemanin
kötülemesine yol açan derideki TH2 tip yanit-
lari uyarir. Bu da, sorumlu besinin diyetten çi-
karilmasinin bazi çocuklarda atopik dermatit
semptomlarini, tamamen geçme olmasa da,
neden iyiletirdiini açiklayabilir.
Çocukluk ve erken ergenlik döneminde
çevresel allerjenlere kari süregelen maruziyet
iyi tanimlanmi bir fenomen olup atopik yü-
rüyüün ilerlemesi ile direkt olarak ilikilidir.
Atopik çocuklar (ör. genetik olarak IgE yaniti
oluturmaya yatkin olduu düünülenler) ilk
olarak ev tozu akarlari, evcil hayvan tüyü ve
bazi küf mantarlari gibi kapali ortamda youn
olarak bulunan aeroallerjenlere kari duyarli
hale gelirler. Lokal TH2 yanitina meyilli allerjik
enflamasyon, nazal epitel fizyolojisini deiti-
rebilir ve bu defa bitki polenleri gibi di ortam
aeroallerjenlerine kari yeni duyarlanmalari
kolaylatirabilir. Klinik açidan bakildiinda,
böyle çocuklar ilk olarak allerjik rinokonjunk-
tivitin klasik semptomlarini gösterebilirler. Alt
havayollari mediatörlere nazal mukozadakile-
re benzer yanitlar verdii için, kronik allerjik
enflamasyon varliinda bu çocuklarin çoun-
da erikin çada da devam eden allerjik astim
semptomlari ortaya çikar.
Epitel
(Havayolu, Barsak,
Deri)
Mast Hücreleri
De Novo
Sentezi
Degranülasyon
Flaing
Ödem
Kainti
Artmi mukus üretimi
Bronkospazm
Eozinofili
Lökosit nfiltrasyonu
Epitel Hasari ve Tamiri
Düz Kas Hiperplazisi
Erken-faz
Yaniti
Kronik Allerjik
Enflamasyon
Mediatörler
Histamin
Lökotrienler
Prostoglandinler
Proteazlar
PAF
Bradikinin
Nöropeptidler
Sitokinler
(TNF, IL-13, IL-4, TGFb)
Kemokinler
(eotaksin, RANTES, MCP-1)
Bazofiller
øEK¾L 190-2.
Allerjik yan¿t¿n klinik ve moleküler özellikleri. Allerjenle tekrar karù¿laùmay¿ takiben, dokuda bulunan mast hücrelerinde (veya kandaki bazo-
filler) eksprese edilen FC
¡RI'ya baöl¿ IgE moleküllerinin çapraz baölanmas¿ bu hücreleri aktive eder ve allerjik yan¿t¿n erken faz¿na ait klinik belirtilerin pek
çoöundan sorumlu olan ve önceden haz¿rlanm¿ù mediyatörlerin sal¿n¿m¿na yol açar. Bu olay, etkilenen bölgelere (ör, havayolu) enflamatuar hücrelerin göçünü
art¿ran çeùitli sitokin ve kemokinlerin sentezi ve dolay¿s¿yla allerjik yan¿t¿n artarak sürmesi ve kronik enflamatuar deöiùiklikler ve doku remodelingi ile sonuç-
lanmas¿ taraf¿ndan takip edilir.