![]() gi deierek, kanin krona ekstravazasyonunu veya pulpal dokularin nekrozunu iaret eden gri'ye, pulpal dokularin kalsifikasyonuna ia- ret eden opak sari'ya veya internal rezorpsi- yonun belirtisi olan pembe renge dönüebilir. Periapikal enfeksiyonlar dite prematür kök rezorpsiyonuna ve airi mobiliteye neden olab- lir. Bunun tersine, di ankiloze olarak normal mobilitesini kaybedebilir. neden olabilir. Bu defektler arasinda kron hi- poplazisi (Turner hipoplazisi; (hizlanmi, gecikmi ve/veya ektopik sürme) yer almaktadir. ENFEKS¾YON davi edilmemi di çürüü bulunmaktadir. enfeksiyona neden olur ve ardindan destek di dokulari ve çenelere yayilim gösterir. Bu du- rum, arili ve yaami tehdit edebilen ileri bir hastalik tablosuna dönüebilir. Sosyoekono- mik statü, bu koularin oluumunda önemli bir risk faktörüdür. Düük gelirli ailelerin ço- cuklari, yüksek gelirli benzerlerine kiyasla di kökenli problemler nedeniyle 12 kat daha faz- la aktivite-kisitli gün geçirmektedir. de problemlere yol açabilir. Kötü aiz hijyeni ve/veya beslenme alikanliklari nedeniyle, çok erken yalarda bile ileride enfeksiyon kaynai olacak di çürüün geliebilecei unutulma- malidir. Erken çocukluk dönemi çürüü (EÇÇ), küçük çocuklarda görülen iddetli di çürüü olup, emzirme çürüü veya biberon çürüü ola- rak da bilinir. EÇÇ, uzun bir süredir ari ve enfeksiyona yol açan bir klinik sendrom olarak taninmaktadir (Bkz. Bölüm 374). ebeveynler, aiz içinden köken alan arilari çounlukla "di arisi" ekilde tanimlarlar. An- cak di kökenli olmayan faktörler, ayirici tanida daima göz önünde bulundurulmalidir. Bunlar arasinda orta kulak enfeksiyonu, miyofasiyal enfl amasyon, nazal dokular, sinüs enfeksiyonu, aiz içi viral enfeksiyonlar, oral ülserler ve nev- rajilerden köken alan arilar yer alabilir. ren gida alimi ile uyarilir. Etkenin uzaklamasi ile ari hizla kaybolur. Çürük lezyonu, dentinin daha derin bölgelerine ulaip, damar, sinir ve ba dokusu içeren di pulpasina yaklamadii sürece daha iddetli bir ari gelimez. tis veya nekroz eklinde tanimlanir. Geri dö- nüümlü pulpitis, etyolojik faktörün tedavi edildii durumlarda pulpanin iyiletii, hafif enfl amasyondur. Ari, isil deiikik veya tatli alimiyla balar. Ari spontan olmayip, birkaç saniye sürer ve stimulusun kaldirilmasi ile ge- çer. Çürük gibi geri dönüümlü pulpitis nedeni olan faktör tedavi edilmediinde, enfl amasyon geri dönüümsüz pulptitis'e ilerleyecektir. Geri dönüümsüz pulpitis, kök kanal tedavisi veya diin çekimini gerektirir. Hasta dihekimi ta- rafindan tedavi edilene dek, arinin kontrolü amaciyla bir non steroid antienfl amatuar ilaç veya asetaminofen gibi uygun bir ari kesici ile ari kontrolü yaplmalidir. sonra da apikal periodontitis'e yol açacaktir. Apikal periodontitis akut veya kronik olabilir. Nekroz ve bunun takip eden apikal periodonti- tis, iki önemli sekele yol açabilir: apse formas- yonu ( farkli ekilde tedavi edilirler. Apseye dönüen nekrotik bir dite ari genellile iddetli, spon- tan ve kalicidir. Ancak geri dönüümsüz pulpi- tisli bir diin arisindan farkli olarak genellikle spesifik bir dite lokalize olabilir. bölgesel lenfadenopati görülebilir. Kesin teda- vi, kök kanal tedavisi veya çekimdir. Oküler veya yaygin submandibular tutulumlu bir pan- fasiyal selülit olasiliini minimuma indirgemek amaciyla, bu hastalarin bir dihekimi veya oral maksillofasiyal cerraha acil olarak yönlendiril- mesi gerekir. Bir apse varliinda, immediat te- davi amaciyla insizyon veya drenaj yapilabilir. Özellikle lokalize apsenin selülite ilerledii du- rumlarda antibiyotik balanilmasi elzemdir. gösterip göstermedii tespit edilmelidir. Yati gerektirmeyen lokalize selülitli hastalarda pe- nisilin veya amoksisilin gibi antistreptokoal antibiyotikler, veya hastada allerji varliinda klindamisin verilmelidir. Ardindan hasta bir dihekimi veya oral cerraha yönlendirilerek, çekim veya insizyon ve drenajin yapilmasi sa- lanmalidir. lk safh ada uygulanan antibiyotik- lere cevap vermeyen odontojenik enfeksiyon- lar veya nonodontojenik orijinli selülitlerde penisiline dirençli organizmalara kari etkili olan Augmentin gibi antibiyotikler verilmeli- dir. orbital tutum gösterebildii unutulmamalidir. Uygun tedavi edilmemi selülit, görme kaybi, kavernöz sinüs trombozu ve ölüm gibi ciddi sonuçlara neden olabilir. veya solunum güçlüü tespit edilen bir hasta, yeterli hidrasyon, beslenme ve enfeksiyon teda- visi amaciyla hospitalize edilmelidir. ùen ùiddetli hipoplaziler. |