![]() bin büyük olmasinda gazlarin younluundaki arti akikanliindan daha önemlidir. Bu yük- sek konsantrasyonda helyum tedavisinin obs- trüktif havayolu hastaliklarinda yararli olma- sinin nedenlerinden bir tanesidir ki, helyum hava ve O rak basinca neden olan enerji harcamasi hava- yolunun iç kisminda hava akimi doru akima dönütüünden yava yava azalir. Bu nedenle alveolar basinç inspirasyon sirasinda her za- man havayolu aacinin herhangi bir yerinde ölçülenden daha düüktür (veya daha nega- tiftir) ve ekspirasyon sirasinda daha yüksektir (veya daha az negatiftir). Eer farkli düzeylerde obstrüksiyon varsa, basinç yava yava azalir- ken aniden düer. Havayolunun içinde basinç- ta yava yava veya aniden deiimler havayolu lümeninin boyutu önemli düzeyde etkiler. As- linda, sert borulara benzemeyen ekilde, hem iç hem de di duvar yüzeylerinin basinç den- gesine (havayolu transmural basinci olarak bi- linir) bali olarak havayolu çaplari deikendir. Bir pozitif transmural basinç (içerideki basinç diaridan daha büyük) havayolu çapini arttirir; negatif transmural basinç (di basinç iç basinç- tan daha büyük) havayolu çapini düürür ve havayolu duvar sertliine balidir ve bunlarin hepsi havayollarinin kollapsina neden olabilir. nizma ile düürebilir. Birincisi, daha önce tarti- ildii üzere sürtünmeyi arttirarak ve obstrük- siyondan sonra oluan türbülansin iddetini düürerek yapar. kincisi ise, havayolundaki daralmaya elik eder, gaz molekülleri birikir ve kinetik enerji kazanir. Kinetik enerji kazanimi havayolu duvarlarini geniletmek için uygula- nan gücün azaltilmasindan elde edilen enerjini depolanmasiyla olur. Hava akikanlii artarsa, havayolu duvarina uygulanan basinç azalir ve havayolu çapi düer. lunum kaslarinin ekspirasyon sirasinda bu du- rumu kompanse etmek obstrüksiyon boyunca hava akimini artirmak için daha fazla kasilma- si gerekir. Bununla birlikte solunum etkinliini arttirmak için havayolu duvari diindan kuvvet uygulanmasi nedeniyle havayolu daha fazla daralir (vizköz akim sinirlamasi) veya hava- yolu içindeki basinci düürerek hava akimini arttirilmasina çaliilir (Dalga-hiz akim sinirla- masi). Bu artlar altinda hava akiminin en üst düzeyde arttirilmasi obstrüksiyonun airliina, yerine ve havayolu duvarinin sertliine bali- taliklarinda sik karilailmaktadir ve havayolu obstrüksiyon bulgularinin belirginlemesine katkida bulunur. Klinik Bulgular bulgulari havayolunun seviyesine ve obstrük- siyonun airliina balidir. Larenks ve trakea düzeyindeki obstrüksiyonlar her iki akciere hava giriini azaltir ve böylelikle lokalize bron- ial obstrüksiyonlardan daha fazla hayati tehdit ederler. lirler, buna göre inspirasyon, ekspirasyon biraz uzayabilir veya her ikisinin de etkilendii fark edilir. Uzama süresi her bir solunum süresini uzatir. Bunun sonucunda, havayolu obstrüksi- yonu olan hastalarda restriktif hastalii olan- lara göre takipne daha az belirgin olarak solu- num sikintisi bulgusudur (tamamen olmadii olmaz). mesi havayolu obstrüksiyonunun ayirici tani- sinda önemlidir. Kural olarak, obstrüksiyon ekstratorasik havayolunda ise (burun, farenks, larenks ve trakeanin servikal bölümünde) ins- pirasyon sirasinda belirginleir; obstrüksiyon intratorasik havayollarinda ise (trakeanin to- rasik segmentinde, bron ve broniyol) ekspi- rasyon sirasinda belirginleir. Bu bulgular obs- trüksiyon olmayan durumlarda olan havayolu çapinin normal fluktuasyonlarinin artmi hali- ne balidir. Bunlar solunumunun ekstra ve int- ratorasik havayolllarinin intramural basinçla- rini nasil etkilediinin farkindan kaynaklanir. lirgindir, inspirasyon daha uzundur ve belirgin bir ekilde ekspirasyona göre zorludur. Yüksek, tiz sesli gürültü veya stridor, obstrüksiyonun düzeyine göre havayolu mukozasinda oluan titreim sesi steteskop olmadan rahatlikla du- yulur. Eer obstrüksiyon çok airsa, çocuk öne eilerek oturur, her iki kolunun üzerine daya- narak inspirasyon sirasinda boyundaki yar- dimci solunum kaslarini kullanir. Ekspirasyon fazi uzamitir ve hiilti (wheezing: havayolu duvari ve gaz akiminin yüksek hizda titreimleriyle oluturduu bir islik benzeri gü- rültüdür) duyulur, bu obstrüksiyon olan alanin üzerinde oskültasyonla veya eer obstrüksiyon yayginsa (astim gibi), akcier alanlarinin tü- münde duyulur. Obstrüksiyonun kismi olarak ürmesi nedeniyle inspirasyon, ekspirasyona göre daha az etkilenir. Öncelikle ekspiratuar faz etkilenmesine ramen ekspirasyonun uza- masi bu fazi yeterince kompanse etmez. Eer böyle olursa, obstrüksiyonun distalindeki hava ekspirasyon boyunca tam olarak boalamaz, al- veoller ekspirasyon sonunda geni kalir ve yeni inspirasyon balar (bu durum akcier filminde kolayca tanimlanir ve siklikla hava hapsi olarak adlandirilir). Bununla birlikte, akcier hacmi artar ancak bu akcier recoili (önceki eklini alma özellii, esneklik) tarafindan sinirlandiri- lir bu duruma ekulibirium denilir ki bu artmi recoil tidal volümü sinirlandirir ve düük eks- piratuar akimi yeterince kompanse etmek için ekshalasyonu artirir. sisteme yeni O ganizmanin ihtiyacini yeterli düzeyde karila- yacak bu fonksiyonunu sürdürememesidir. Bu tanim yanilticidir. Örnein, solunum yetmezli- i arteryel kanda O kalmada israr etmesi olarak tanimlanir (sik- likla PO bu tanimlama solunum sirasinda gaz deiim mekanizmalarinda sorun varken veya kendi baina sürdüremezken oksijenden zengin hava verilerek normal aralikta tutulmasini göz ardi eder. Bunun tersi olarak, ayni tanimlama kon- jenital siyanotik kalp hastalii (hipoksemikler- dir) veya diüretiin neden olduu metabolik alkalozu (bu hastalar kompansetuar olarak hiperkapneiktir) çocuklarin solunum sistemi mükemmel çalimasina ramen solunum yet- mezlii grubuna sokmaktadir. lari belirlenmeli ve klinisyen solunum sistemi- ni hastanin tüm metabolik ihtiyaçlarini karila- yabilmesi bakimindan deerlendirmelidir. Ate ve egzersiz siklikla solunum kaslarinin i yükü- nü ve akcier kan akimini arttirir. Hipoksemi ve hiperkapni santral sinir sistemi ve kardiyo- vasküler sistem fonksiyonlarini fark edilebilir düzeyde etkiler. Solunum sikintisi olan infant ve çocuklarda ajitasyon, samnolans, apati, sal- dirganlik veya stupor hali varsa veya solunum çabasi azaliyorsa kan gazi bakilamazsa bile hizlica O ilerleme, perfüzyonda azalma, arteryel hipo- tansiyon ve bradikardi solunum sikintisi olan |