len, s>n>rlar> belirsiz kitlelerle, daha do¤rusu meme dokusun- da nodülariteyle karakterize, genellikle a¤r> ve hassasiyetin efl- lik etti¤i, menstruel siklusun dönemine göre artma-azalmalar gösteren ve menapoza kadar giderek daha a¤>rlaflan bir durum tan>mlanmaktad>r. Fibrokistik de¤ifliklikler bir hastal>ktan çok memenin hormonal de¤iflikliklere verdi¤i artm>fl fizyolojik ya- n>t fleklinde kendini gösteren çeflitli benign histopatolojik de- ¤iflikliklerdir. Bu de¤ifliklikler aras>nda gross veya mikrosko- pik kistler, apokrin metaplazi ve hiperplazi, çeflitli stromal de- ¤ifliklikler, epitel hiperplazisi ve adenozis vard>r. Ancak bunlar histolojik bulgulard>r ve tan>mlanan klinik tablo ile gelen ka- d>nlarda genellikle biopsi yap>lmad>¤> için bu de¤iflikliklerin histolojik olarak do¤rulanmas> nadiren her olguda mümkün- dür. Klinik olarak normal memelerin otopsilerinde %25-55 oran>nda fibrokistik de¤ifliklikler gösterilmifltir. Bu nedenle daha önceleri kullan>lan memenin fibrokistik hastal>¤> hiçbir spesifisitesi olmayan ve asl>nda art>k kullan>lmamas> gereken bir deyimdir. Bunun yerine "fibrokistik de¤ifliklikler" deyimi genel olarak fizyolojik nodularite ile giden semptomlar ve kli- nik bulgular> tan>mlamak için kullan>lmaktad>r. Meme biop- silerinin %34'ünde ve meme kanseri olan olgular>n da %40'>nda fibrokistik de¤ifliklikler olarak tan>mlanan histolojik bulgulara rastlanmaktad>r. Meme parankimindeki morfolojik ve fonksiyonel de¤ifliklikler fibrokistik de¤ifliklikler diye bili- nen klinik bulgular> ortaya ç>kar>r. Sosyoekonomik durumu yüksek olan kad>nlarda daha s>kt>r. Ancak bu durum asl>nda tarama ve tan>sal testlerin daha fazla kullan>l>yor olmas>na ba¤l> olabilir. özellikle orta ve ileri yafltaki kad>nlarda görülür. Erken 20'li yafllara kadar kad>nlarda görülmemektedir. Bu antite s>kl>kla ailenin birden fazla bireyinde görülür. Semptomlar ve fizik in- celeme bulgular> do¤um say>s> artt>kça azalma gösterir. tersiz korpus luteum fonksiyonuyla birlikte oldu¤u hipotezi ileri sürülmüfltür. Bu hipotez önceleri genel kabul görmüfl ve fibrokistik de¤iflikliklerin düflük östrojenli oral kontraseptifler veya östrojenin meme dokusu üzerine etkilerini de¤ifltirebilen lece¤i düflünülmüfltür. fazla normal menstrüel döngünün erken sekretuar dönemin- de oldu¤u gösterilmifltir. Bu durum endometriumda oldu¤u- nun tam aksidir çünkü endometrium proliferasyonu geç menstrüel döngüde olmaktad>r. Dolay>s>yla hedef organ yan>- t>nda farkl>l>klar oldu¤u anlafl>lm>flt>r. Hücre yenilenmesiyle menstruel döngünün zamansal iliflkisini araflt>ran çal>flmalar lobuller içindeki mitozun 25. günde zirve noktas>na ulafl>rken hücre silinmesinin 28. günde zirveye ulaflt>¤>n> ve her iki ola- y>n da menstrüel döngünün luteal döneminde oldu¤unu gös- termifltir. Meme epitelinin endometriumdan belirgin farkl>l>- ¤>n> gösteren bu sonuçlar devam eden di¤er çal>flmalarda da do¤rulanm>flt>r. Sonuç olarak bu bulgular progestinlerin fib- rokistik de¤iflikliklerin tedavisinde yararl> olabilece¤i hipotezi- ni desteklememektedir. densellik iliflkisinin varl>¤> da uzun süreden beri tart>fl>lan bir konudur. Bu hipotez ilk defa Minton ve Abou-Issa taraf>ndan yaklafl>k 20 y>l önce ortaya at>lm>flt>r. Buna göre metilksantin ve kafeinler katekolamin yap>m>n> art>rmaktad>r ve bu da cAMP yap>m>n> art>rarak hücreiçi olaylar> etkiler. Bu teori ca- zip olmas>na karfl>n takip eden çal>flmalarla desteklenmemifltir ve halen tart>flmal>d>r. mifltir. dokusunda fizyolojik aktivitenin devam etti¤ini düflündür- mektedir. Bu belki de hastalar>n hormon replasman tedavisi almalar>na da ba¤l> olabilir ancak bunu gösteren güvenilir ve- riler yoktur. E¤er hormon replasman tedavisi s>ras>nda hasta- larda yeni kist oluflumu veya a¤r>larda artma gibi bulgular or- taya ç>k>yorsa bu tedaviyi kesmek en uygun yaklafl>m olacakt>r kan>s>nday>z. du¤u kad>nlarda artt>¤>n> göstermektedir. Özellikle Dupont ve ve Mastalji |