%0.2-0.4'tür; ortalama görülme yafl> 55'tir. Önceleri kad>nlar- da daha s>k olarak bildirilmekteyse de (%55), günümüzde er- keklerde yaklafl>k 4 kat daha fazla görülmektedir (1). Apendiks lümeninin müsinöz sekresyonla dilatasyonu mukosel olarak tan>mlan>r (fiekil 1). Mukosel mukozal hiperplazi, müsinöz kistadenoma veya müsinöz kistadenokarsinoma fleklindeki epitelyal proliferasyon, müsinöz sekresyon ve luminal dilatas- yon sonucunda oluflur. Mukozal hiperplazide apendiks ruptü- rü veya peritoneal müsinöz implantlar bulunmaz. Kistadeno- malarda lümen dilatasyonu daha belirgindir ve %20 oran>nda apendiks perforasyonu görülür. Ameliyat öncesi tan> sa¤ alt kadrandaki di¤er kitlelerde oldu- ¤u gibidir. Baz> olgularda halsizlik, kilo kayb>, akut apandisit, kolonoskopide apendiks güdü¤ünden müküs gelmesi fleklinde semptom ve bulgular görülebilir (1). Müsinöz kistadenomala- r>n tedavisinde apendektomi yeterlidir. Kistadenokarsinoma- lar> makroskopik olarak kistadenomalardan ay>rmak güçtür, barsak duvar>n>n tümöral hücrelerle invazyonu ve peritoneal implantlar genellikle mevcuttur. Lezyon içeri¤inin peritoneal kaviteye ruptüre olmas> sonucu peritoneal kavitede müsin bu- lunmas>na psödomiksoma peritonei ad> verilir. Bu tan>mlama yaln>zca apendiks çevresinde de¤il de, peritonda yayg>n olarak müsin bulunmas> ve bu s>v> içinde epitelyal tümör hücreleri- nin gösterilmesi halinde kullan>l>r. Endometriozis kaynakl> gular> da bildirilmifltir (2). Psödomiksoma peritonei enfeksiyon ve barsak obstrüksiyo- nuna yol açabilir. Sitoredüktif cerrahi, intraperitoneal kemo- terapi ve radyoterapinin bu hastalarda yaflam> uzatt>¤> göste- rilmifltir (3,4). apendiks kanserleri içinde en s>k görülen tümör adenokarsi- nomlard>r (%50) ve en s>k akut apandisit fleklinde belirti ve- rir. Mikroskopik olarak kolonik adenokarsinoma ile ayn>d>r. mas> gerekir. Apendiks adenokarsinomalar>n>n prognozu ko- lorektal tümörlerdeki gibi Dukes ve TNM s>n>flamas>yla kore- ledir (5,6). Adenoskuamöz ve müsinöz adenokarsinomlarda metastatik yay>l>m en yüksektir (7). len ve eskiden "karsinoid tümör" olarak adland>r>lan nöroen- dokrin tümörler (NET) en s>k gastrointestinal sistemde, en s>k apendikste görülür (%38). Di¤er organlarda görülme s>kl>¤> ileumda %23, rektumda %13 ve bronfllarda %11.5'tur. ce¤i gibi, s>kl>kla 30-40 yafl aras>nda görülür. %71'i apendiksin ucunda yerleflir, %70'i 1 cm'den küçüktür. Apendiks endok- rin tümörleri iyi diferansiye endokrin tümörler (karsinoid), iyi diferansiye endokrin karsinomlar (malign karsinoidler), mikst ekzokrin-endokrin karsinomlar ve düflük dereceli, ma- lign, goblet hücreli karsinoid olarak s>n>flan>r (8). Ender görü- len metastaz oran>n> etkileyen etmenler tümör çap>, prolife- rasyon h>z> ve apendiks duvar> ve mezoapendiksin duvar>na infiltrasyon derecesidir. Apendiks NET'leri genellikle 2 cm'ye ulaflt>ktan ve mezoapendiks tutulumu olduktan sonra metas- taz yapar. |