ciddi hasar gören gemilerin kurtar>lmas> ile ilgili teknikler kas- tedilerek kullan>lm>flt>r. Daha sonra bu deyim travmal> yaral>- n>n fizyolojik dengesinin yeniden sa¤lanmas> amac>yla gerçek- lefltirilen kanama ve kontaminasyopnu kontrol etme ifllemle- rine uyarlanm>flt>r (1). s> ve genellikle sahadan elde edilen pratik deneyimlerin daha rasyonel uygulamalar olarak prati¤e sokulmas> bu geliflmele- rin ana nedenidir (2). ¤u abondan kanamaya ba¤l>d>r. Bir baflka tan>mlamay> tercih edenlere göre ise travmaya ba¤l> oluflan ölümlerin ço¤u, asl>n- da travma olufltuktan hemen sonra, yaral>n>n olay yerinden travma merkezine getirildi¤i ilk saat içinde gerçekleflen ölüm- lerdir (3-5). zulmam>flt>r. Ama %10 kadar hasta vard>r ki bunlar afl>r> ka- namas> olan hastalard>r ve hemen hemen hepsinde hiperko- agulopati vard>r. Hastane içinde kaybedilen hastalar asl>nda %10'luk dilime giren bu hastalard>r. Ameliyathanede gerçek- leflen ölümlerin de %80'inden fazlas> asl>nda egzangine edici kanamalar nedeniyle geliflen hemorajik floka ba¤l>d>r. Bu ölümler daha çok travmaya ba¤l> yaralanmadan sonraki ilk 24 saat içinde gerçekleflen ölümlerin %50'sini olufltururlar (4-6). koagulasyon faktörleri ve trombositlere ait fonksiyonel bo- zukluklar da geliflir ve tüketim koagulopatisine yol açar. Kana- ma ne kadar devam ederse koagulopati tablosu o derece de- rinleflecektir. Hemodilusyon ile birlikte resusitasyonun ve hi- poterminin etkisi ile koagulopati süreci daha da kötüye gide- cektir (7). mifltir. Bu kavram asl>nda ölümcül travmalarda oluflan kana- malar>n en k>sa zamanda ve en kolay yolla durdurulmas>, ay- n> zamanda da barsak gibi içi bofl organlar>n içerik kontami- nasyonundan korunma amac>n> gütmektedir (8). Temel ola- rak cerrahi bir resusitasyon prati¤idir. Burada bahsedilen ha- sar kontrolünün primer amac> esas>nda koagülopatinin, hipo- terminin ve metabolik asidozun bir ölümcül triad oluflturma- ad geliflmeye bafllad>¤>nda, mevcut cerrahi uygulama prosedü- rünü k>saltmakt>r. Amaçlar do¤rultusunda uygulanan hasar kontrol cerrahisi sonucunda ölümcül fliddetteki travmatik ya- ralanmalara ba¤l> eskiden gözlenen mortalite oranlar>nda an- laml> düflme saptand>¤> bildirilmifltir (8,9). Hasar kontrol cer- rahisinde yaralanan organa yönelik cerrahi giriflimlerle birlik- te hastalar>n hipotermiden ve asidozdan korunmas>na yönelik giriflimlere de odaklan>lm>flt>r. Ancak daha çok cerrahi giri- flimlere odaklanma söz konusudur. Do¤rudan koagulopatinin giderilmesine yönelik giriflimlerin uygulanmas>na çok özen gösterilmemektedir (7). mas> ve hipoterminin düzeltilmesi gibi hasar kontrol cerrahi- si tekniklerinin uygulamas> için ortaya konan büyük eforlara ve gösterilen azami dikkate ra¤men `travmatik koagülopati' kavram>na gereken anlamda önem verilemedi¤i anlafl>lmakta- d>r (2,4,10). Genelde tespit edilen koagulopatinin resusitatif dilusyona ba¤l> oldu¤u düflünülürdü. Oysa hastalar koagulo- pati aç>s>ndan de¤erlendirildi¤inde özellikle travma geçiren ve flok geliflen hastalarda gerçekleflen bu koagulopatinin; egzan- gine edici kanamalar>n devam etmesine neden oldu¤u ve ölümcüllüklerini sürdürdükleri görülmektedir. Giderek artan say>da çal>flmada hasta daha sahada iken; henüz hastaneye ge- tirilmemiflken ya da hastaneye getirildi¤i anda bile koagulopa- rinin geliflmifl ve yerleflmifl oldu¤u gösterilmifltir (11-14) Hat- ta erken koagulopati ile trombositopeni aras>ndaki bu kore- lasyon baz> çal>flmalarda ayr>nt>lar>yla gösterilmifltir (14,15). fiu an bir travmaya ba¤l> kanama hastas>n>nda daha henüz acil servise getirildi¤i anda koagulopati tablosunun geliflmis oldu- ¤u bilinmektedir. fiok tablosunda olmayan travmaya ba¤l> ka- nama hastalar>nda standart resusitasyon uygulamalar> yeterli olacakt>r (7), ancak %10 kadar çok ciddi yaralanmal>, flokta ve koagulopatisi oldu¤undan flüphe edilmeyen hastalarda bu bo- zukluk bir an önce tedavi edilmelidir (2). Tedavide ise s>v> plasma kullan>lmas>n>n yarar> aç>kca belirtilmifltir. Holcomb, Irak ve Afganistan Savafllar> sonras>nda askeri saha deneyimle- rinden ve ABD'deki baz> sivil hastane deneyimlerinden yola ç>k>larak yak>n zamanda bir editorial yay>nlam>fl (7) ve koagu- lopatinin travmay> takip eden çok k>sa bir süreçte meydana geldi¤i, resusitasyon s>v>s> olarak kullan>lan ringer laktat ve se- rum fizyolojik gibi kristaloidlerin reperfüzyon hasar> olufltur- duklar> ve lokosit adezyonuna neden olduklar>n>, travmaya ba¤l> geliflen kanama varl>¤>nda hastalara transfüze edilecek Resusitasyonu |