bildirilen yak>nmad>r (1). A¤r> sözcü¤ünün kökeni Latince "poena" sözcü¤ünden gelmektedir ve anlam> ceza, cezaland>r- mad>r. O dönemde a¤r>n>n insano¤luna verilmifl bir ceza ol- du¤u düflünülmekteydi. Günümüzde ise Uluslararas> A¤r> Araflt>rmalar> Teflkilât> (IASP) Taksonomi Komitesi taraf>n- dan yap>lan tan>mlamaya göre a¤r>; "vücudun herhangi bir yerinden kaynaklanan, gerçek ya da olas> bir doku hasar> ile birlikte bulunan, insan>n geçmiflteki deneyimleriyle ilgili, duy- sal, affektif, hofl olmayan bir duyudur". Bu tan>mdan anlafl>la- ca¤> gibi a¤r>da vücutta oluflan bir doku hasar>n>n yan>nda kültürel ve psikolojik faktörler de rol oynar. Ayn> fliddetteki bir uyaran>n farkl> kiflilerde de¤iflik fliddette a¤r> oluflturma- s>nda da bu faktörler etken olabilir. n>t> belirtir. Tüm nosiseptif uyar>lar a¤r>ya neden olurken, tüm a¤r>lar>n alt>nda bir nosisepsiyon yatmayabilir. mas> sonucu ince miyelinsiz liflerle (C ve A sonu vard>r ve bu akson ikiye ayr>larak bir ucu innerve etti¤i periferik dokulara giderken, di¤er ucu spinal kordun arka boynuzunda ikinci nöronla sinaps yapar. orta hatt> çaprazlayarak karfl> spinotalamik traktustan talamu- sa ç>kar ve burada üçüncü s>ra nöronlarla sinaps yapar. Bura- dan ç>kan uzant>lar ise internal kapsül ve Korona radiata'dan geçerek postsantral girusa da¤>l>r. önceki hastal>¤> ve geçirdi¤i giriflimin sonucu olarak geliflen akut bir a¤r> olarak tan>mlan>r. Ameliyat sonras>nda geliflen a¤r>n>n kütanöz, derin somatik ve visseral olmak üzere üç bi- lefleni vard>r. Kütanöz bileflen, kütanöz sinirlerin hasar> ve al- gojenik maddelerin sal>n>m> ile ortaya ç>kan keskin ve iyi loka- lize edilen a¤r>d>r. Derin somatik bileflen, algojenik maddele- rin salg>lanmas> ve nosiseptif efli¤in düflmesinin sonucu orta- ya ç>kar. Kas, fasya, plevra ve peritondaki hasarlanm>fl sinirle- rin katk>s> da vard>r. Yayg>n , s>z> fleklinde hissedilir. Visseral bileflen ise, uygulanan cerrahi giriflimlerin uyar>lar>n süreklili- ¤ine neden olmas> ile geliflir. Künt, s>z> fleklinde ve yayg>n ka- rakterdedir. tane masraflar>n>n azalmas>, hasta memnuniyetinin artmas>, kronik a¤r>ya dönüflümün azalmas> ve genel olarak hasta aç>- s>ndan yaflam kalitesinin artmas>d>r. ameliyat sonras> a¤r> oldu¤u bildirilmifltir. Ayr>ca a¤r>s> olan- lar>n %86's>nda, a¤r> fliddetinin orta ve üzeri oldu¤u saptan- m>flt>r (2). Üzerine Etkileri le sistemler üzerinde etkileri söz konusudur. hipertansiyon, miyokard oksijen tüketiminde art>fl, miyokard iskemisi, bölgesel kan ak>m> de¤ifliklikleri, derin ven trombo- zudur. Bu yan>tlar özellikle kardiyovasküler hastal>¤> olan ve rezervi s>n>rl> hastalarda intra ve ameliyat s>ras>nda ve sonras> sorunlara neden olabilir. su olabilmektedir. Bunun sonucunda akci¤er volümlerinde azalma, hipoksemi, atelektazi, pnömoni gibi komplikasyonlar geliflebilmektedir. mesini olumsuz etkileyecektir. nu, vazopressin, renin, anjiyotensin ve aldosteron gibi katabo- lik hormonlarda art>fl olmaktad>r. Buna karfl>n insülin ve tes- testeron gibi anabolik hormonlar azalmaktad>r. Sempatik to- nusta artma da yara iyileflmesinde gecikmeye neden olabil- mektedir. ven trombozu gibi tedaviyi zorlaflt>ran komplikasyonlara yol açabilir. ve Tedavisi |