hastal>kt>r. Peptik ülser tan>m> gastrik ve duodenal ülserleri kapsamaktad>r. Peptik ülser en s>k mide ve proksimal duode- numda görülür. Daha nadir olarak hiatus hernilerinde oldu¤u gibi alt özofagus ucunda, Zollinger-Ellison sendromu gibi asit sal>n>m>n>n artt>¤> durumlarda distal duodenum ve jejunum- da ya da gastrojejunostomi sonras> anastomoz hatt>nda veya ektopik gastrik mukozada (örn. Meckel divertikülü) rastlan>- labilir. Bu anatomik lokalizasyonlar>n hepsi asit pepsin salg>- layan hücrelerin bulundu¤u mukozan>n komflulu¤undad>r. azalmaktad>r. Peptik ülser erkeklerde 2-3 misli daha s>k görü- lür. Duodenal ülserler mide ülserlerine göre 5-6 misli daha s>kt>r. Amerika verilerine gore peptic ülser prevelans> %2 ve hayat boyu risk yaklafl>k %10 olarak bildirilmifltir (1-3). Ta- n>m olarak bu bölgelerdeki mukoza alt>na veya daha derine ilerleyen defektlerdir. Asit ülser iliflkisi 1910'da K. Schwartz ta- raf>ndan asit yoklu¤unda ülserin oluflmad>¤>, ülserin mide s>- v>s>n>n sindirim gücüyle, mukusun direnci aras>ndaki farkl>- l>ktan geliflti¤i ve ülserin altta yatan e¤iliminin sadece bir be- lirtisi oldu¤u fleklinde özetlenmifltir. Helicobacter pylori'nin peptik ülser etiyolojisindeki yerinin keflfiyle peptik ülser pato- genezinde ve tedavisinde büyük geliflmeler olmufltur. H.pylo- ri eradikasyonu ile peptik ülserin tedavi edilebildi¤ini kan>tla- yarak Warren ve Marshall 2005 y>l>nda Nobel ödülünü kazan- d>lar. Histamin 2 reseptör blokörlerinin ve Proton pompa in- hibitörlerinin bulunmas> ve patogenezdeki enfeksiyöz kom- ponentin H.pylori enfeksiyonunun keflfiyle beraber peptik ül- serlerin tedavisi son 20-30 y>l içinde oldukça de¤iflmifl, peptik ülser nedeniyle yap>lan cerrahi giriflimler oldukça azalm>flt>r. Bununla birlikte peptik ülser genel olarak medikal tedavi ve ayaktan hasta izlemiyle tedavi edilebilen bir hastal>k halini al- m>flt>r. Bu geliflmelere ra¤men peptik ülser komplikasyonlar>- na ba¤l> acil cerrahi giriflimler ve mortalitede azalma sa¤lana- mam>flt>r. Yafll> hastalarda daha s>k kullan>lan non-steroidal anti-inflamatuvar ilaçlar (NSA<<) ve düflük doz aspirin kulla- n>m>n peptik ülser komplikasyonlar>n>n oluflumunda etkisi oldu¤u düflünülmektedir (1-5). Bu bölümde peptik ülser olu- flum mekanizmalar>, klinik bulgular, tan> ve tedavi seçenekle- ri ve komplikasyonlar hakk>nda bilgi verilecektir. yüzy>la kadar dayanmaktad>r (4). li ya da trombus sonucu t>kanmas>na ba¤l> kendisini gastrik salg>lar>n korozif etkilerine karfl> mukozay> koruyamad>¤> ve erozyonlar>n ve ülserlerin geliflti¤ini öne sürmüfller (6,7). göz önüne al>nd>¤>nda bu teori geçerlili¤ini kaybetmifltir. Gü- nümüzdeki bilgilere göre flok durumundaki ya da yo¤un ba- k>mlardaki kritik durumdaki hastalar düflünüldü¤ünde mu- kozal rezistans>n azald>¤> ve gastrik ülser ve erozyonlar>n art- t>¤> söylenebilir. ney ve Bloomfield duodenal ülseri olan hastalarda asit sal>n>- m>n>n iki kat fazla oldu¤unu öne sürdüler (8). Fakat daha son- ra yap>lan çal>flmalar>nda Wormsley ve Grossman baz> peptik ülser hastalar>nda asit sal>n>m>n>n kontrol grubundan daha az oldu¤unu gösterdikten sonra bu teori de geçerlili¤ini yitirmifl- tir (9). l>flma yap>lm>fl ve peptik ülseri olanlarda daha stresli hayat ko- flullar>n>n oldu¤unu gösteren sonuçlara var>lm>flt>r (4). çal>flmalar>na dayanmaktad>r (10). Onlar>n yapt>¤> ve daha sonra yap>lan çal>flmalar>n sonuçlar>na göre sigara içenlerde ülser geliflim riski daha yüksek bulunmufl. Ayr>ca kronik ülser gelifliminde ve ülser rekürrenslerinde de sigara içiminin rolü oldu¤u gösterilmifltir. Artm>fl asit sal>n>m> ve mukozal pros- toglandin üretimindeki bozulman>n etiyolojide rolü oldu¤u düflünülmüfltür. mektedir. Siklokosijenaz-2 arac>l>kl> olarak üretilen mediatör- ler mukus ve bikarbonat sal>n>m>n> art>rarak, epitel hücre pro- liferasyonunu ve mukozal kan ak>m>n> art>rarak gastrik mu- kozan>n korunmas>n> sa¤lar. NSA<< kullanan hastalarda en s>k gastrik ülser geliflimi görülür. Uzun süreli NSA<< kullanan |