background image
Anal bölge kanserleri, tüm kolorektal kanserlerin %1-3'ünü
oluflturur (1). Literatürde bu oranlar verilerken anal kanal
anatomisi tam tan>mlanmad>¤>ndan, rektum ve anal kanal
kanserleri birbiri ile kar>flmakta ve do¤ru oranlar verilmemek-
tedir. Güncel tan>m>yla anal kanal internal anal sfinkterin üst
s>n>r>ndan (anorektal halka), internal anal sfinkterin alt s>n>r>-
na kadar (anal verge) uzanan bölge olarak tan>mlanmaktad>r
(2). Anal marjin, anal verjden 5 cm uzakl>¤a kadar olan bölge-
ye verilen isimdir. Bu bölgenin lenfatik drenaj> primer olarak
inguinal bölgelere do¤rudur. Anal kanal pek çok de¤iflik tipte
epitelle kapl>d>r. Anal kanal>n üst taraf> rektumdaki gibi priz-
matik epitelle döfleliyken, dentate çizginin alt> çok katl> yass>
epitelle döflelidir. Prizmatik epitelin son k>sm>nda 6-12 mm
uzunlu¤unda transizyonel zon ya da kloajenik zon ismi veri-
len ve prizmatik epitel, küboidal epitel, transizyonel epitel ve
yass> epiteli içinde bar>nd>ran bir alan mevcuttur. Anal verj
distal anal kanal>n çok katl> yass> epiteli ile perianal derinin ke-
ratinize skuamöz epitelinin birleflim yeridir. Böylelikle anal
bölgeden köken alan tümörler keratinize veya non-keratinize
olabilmektedir. Hem keratinize hem de non-keratinize tü-
mörler ayn> biyoloji ve prognoza sahipken bu kural adeno-
kanserler için geçerli de¤ildir. Adenokanserler rektum kanseri
gibi ele al>n>p tedavi edilir.
Anal kanserler içinde en s>k görülen flekli yass> hücreli kan-
serler olup (%80), bunu adenokarsinoma (%15) izlemektedir.
Bu kanserlerin etiyolojisinde pek çok etken gösterilmifltir. Ta-
rihsel olarak bu bölge kanserlerinin benign bir hadiseyi takiben
ortaya ç>kan kronik irritasyondan geliflti¤i düflünülmüfltür (1).
Günümüzde ise bu inanc>n yanl>fl oldu¤u ve anal kanser etiyo-
lojisinde; HPV infeksiyonu, servikal displazi veya servikal kan-
ser, HIV seropozitivitesi, düflük CD4 düzeyi, sigara içimi, anal
iliflki, organ transplantasyonunu takiben verilen immünsup-
resyon kullan>m>n>n etkin oldu¤u bildirilmifltir (3).
HPV, genellikle cinsel yolla bulaflan bir virüs olup, infekte
olan kiflilerin yaln>zca %1'inde genital si¤iller oluflturur. Anal
invazif kanseri olan hastalar>n yaklafl>k %88'inde HPV virüsü
varl>¤> saptanm>flt>r. HPV'nin bilinen 80 tane alt s>n>f> vard>r.
Bunlardan 23 tanesi anogenital bölgede infeksiyon yapar. Dü-
flük riskli HPV alt tipleri ço¤unlukla sadece düflük gradeli
displazilerde saptan>rken, yüksek riskli gruplar daha çok yük-
sek diferiyansiyasyon dereceli displazi veya invazif kanserle
birliktelik gösterir. Anal kanserli hastalar>n %70'inde HPV'tip
16 saptanm>flt>r (4).
Yap>lan çal>flmalarda sigaran>n anal kanser geliflimi riskini
artt>rd>¤> gösterilmifltir. Bu risk yaflla de¤iflmemektedir (4).
Seks yaflam> da anal kanser geliflimi için bir risk faktörü olarak
ön plana ç>kmaktad>r. Daling ve arkadafllar>n>n (4) yapt>klar>
çal>flmalarda, anal iliflkide bulunmufl ve hiç evlenmemifl er-
keklerde anal kanser s>kl>¤> daha fazla bulunmufltur. Buna ek
olarak 15'ten fazla cinsel efli olan erkeklerde de anal kanser ris-
kinde art>fl bulunmufltur. Benzer olarak anal iliflkide bulun-
mufl kad>nlarda da, anal iliflkisi olmayan kad>nlara göre daha
fazla (%16 ve %11) anal kanser görülme oran> bildirilmifltir.
Chlamydia trachomatis ve herpes simpleks virüs 2 ile infekte
kiflilerde de anal kanser s>kl>¤>nda art>fl görülmüfltür. Trans-
plantasyon sonras> kronik immunsupresyon tedavisi alan has-
talarda yass> hücreli kanser görülme oran>nda art>fl kaydedil-
mifltir (1). Yap>lan bir çal>flmada renal transplantasyon sonra-
s> yass> hücreli kanser görülme oran> 100 kat artm>flken, baflka
bir çal>flmada kronik kortikosteroid kullananlarda bu oran 3.2
kat artm>flt>r (4,5).
HIV pozitif hastalarda ortaya ç>kan anal kanserin sadece
bu virüse ba¤l> ortaya m> ç>kt>¤> yoksa bu hastalara yüksek
oranda efllik eden HPV infeksiyonu nedeniyle mi oldu¤u tar-
t>flma konusudur. Geçmiflte HIV seropozitif hastalar>n yaflam
sürelerinin k>sa olmas> nedeniyle anal kanserle ilgili ba¤lant>s>
tam de¤erlendirilememifltir. AIDS hastalar>nda uygulamaya
giren yeni tedaviler nedeniyle yaflam beklentisi uzam>flt>r.
Böylelikle bu sürecin sonunda anal kanser insidans> ve bu has-
tal>kla iliflkisi daha do¤ru bir flekilde de¤erlendirilebilir.
Anal kanserleri daha önceden ortaya ç>karmak için yüksek
riskli kiflilerde sitoloji için anal sürüntü al>nmas> önerilmekte-
dir. Bu testin özgünlü¤ü %50 ile %80 aras>ndad>r. Bu oran
HIV pozitif popülasyonda daha da artmakta ve 2-3 y>lda bir
yap>lan tarama testi bu hastalar>n yaflam beklentisini artmak-
tad>r (6).
ANAL KANALIN YASSI HÜCREL<
KANSER<
Daha çok 30 yafl>ndan sonra görülür. Yaflla birlikte görülme
s>kl>¤> artar, en s>k 65-75 yafl aras> görülür (7). Kad>nlarda er-
keklerden daha fazla görülmekle birlikte (%58 ve %42), son
dönemde özellikle homoseksüel genç erkeklerde görülme s>k-
l>¤>nda art>fl kaydedilmifltir (7,8). Perianal bölge ve anal mar-
jinde oluflan yass> hücreli kanserler, vücutta di¤er yerlerde
oluflan yass> hücreli kanserler gibi tedavi edilirler.
Klinik ve Tan>:
Anal kanal kanserlerine klinik lokalizasyon
ve belirtilerinin özgün olmamas>ndan dolay> geç tan> konulur.
Yap>lan bir çal>flmada flikayetlerin bafllamas>yla tan> konulma-
1498
127
BÖLÜM
Anal Kanserler
Dr. Süleyman Özdemir, Dr. <. Ethem Geçim