background image
Böbreklerin temel ifllevi, hücresel fonksiyonlar>n devaml>l>¤>-
n> sa¤layacak, kal>c> ve dengeli bir iç ortam>n (homeostasis) sü-
rekli de¤iflen koflullara ra¤men sa¤lanmas>d>r. Böbrekler bu ifl-
levi, metabolik at>k ürünleri (üre, kreatinin, ürik asit vb.) vü-
cuttan uzaklaflt>rarak ve idrarla at>lan s>v>-elektrolit miktar>n>
oral al>m ve endojen üretimi dengeleyecek flekilde ayarlayarak
gerçeklefltirir. Böbrekler ayr>ca kan bas>nc> ile sistemik ve re-
nal hemodinami (renin, anjiyotensin 2, prostaglandinler vb),
eritrosit yap>m> (eritropoietin) ve kalsiyum-fosfor metaboliz-
mas>n>n (kalsitriol) da fizyolojik s>n>rlar içerisinde sürdürül-
mesinden sorumludur. Bunlar>n d>fl>nda birçok hormonun
y>k>m ve at>l>m>n>, çok çeflitli ilaç ve toksinlerin detoksifikas-
yonu ve metabolizmas>n> da böbrekler düzenlemektedir. Cer-
rahi giriflimler ile böbrek aras>ndaki iliflki, böbreklerin "iç
dengeyi sa¤lama ve koruma ifllevi" ile ba¤lant>l> olarak ortaya
ç>kmakta ve önem kazanmaktad>r. Cerrahi giriflimler vücu-
dun bozulmufl fizyolojik dengesinin düzeltilmesi amac>yla
gerçeklefltirilen giriflimler olmakla birlikte vücut için bir tür
"yaralanma" reaksiyonu oluflturarak ek bir stres kayna¤> ol-
maktad>rlar. Vücut, cerrahi stres de dahil olmak üzere tüm ya-
ralanmalarda endokrin ve metabolik de¤iflikliklerle kendini
savunmaya çal>flmaktad>r. Bu de¤ifliklikler vücudun iç denge-
sini mutlaka etkilemekte ve do¤rudan ya da dolayl> olarak
böbrekleri ilgilendirmektedir. Böbrek fonksiyonlar>n>n hali
haz>rda bozuk oldu¤u bireylerde, bu de¤iflikliklerle mücadele
ve iç dengenin sa¤lanmas> daha da zorlaflmaktad>r. Bu neden-
le cerrahi stresin etkisi böbrek fonksiyonlar>ndaki bozulman>n
derecesi ile orant>l> olarak artmaktad>r. Bu bölümde böbrek
fonksiyonlar>n>n nas>l ölçülece¤i ve böbrek yetmezli¤inin ev-
releri anlat>ld>ktan sonra cerrahi giriflimin böbrek fonksiyon-
lar> üzerinde yarataca¤> stres ve getirdi¤i sorunlar (ameliyat
sonras> böbrek yetmezli¤i ve s>v>-elektrolit denge bozuklukla-
r>) ile böbrek fonksiyonlar> bozuk olan yani kronik böbrek
hastal>¤>n>n erken evrelerinden diyaliz ve böbrek transplant
hastalar>na kadar olan genifl bir hasta spektrumunda cerrahi
giriflimlerin öncesinde, s>ras>nda ve sonras>nda dikkat edilme-
si gereken noktalar ele al>nacakt>r.
BÖBREK FONKS
DE/ERLEND
Böbrek hastal>klar>n>n ço¤unda, böbrek fonksiyonlar>nda
önemli ölçüde bozukluk oldu¤u halde hiç bir belirti ve bulgu
olmayabilir. Bu nedenle, böbre¤in yap>sal ve fonksiyonel du-
rumunu, do¤rudan ya da dolayl> gösteren çeflitli testlerle de-
¤erlendirmek gerekir. Bu de¤erlendirme sonucunda böbrek
hastal>¤>n>n tan>s>, evresi ve prognozu belirlenebilece¤i gibi te-
davi plan> ve ilaç dozlar>n>n ayarlanmas> ile ameliyat riskinin
hesaplanmas> da mümkün olacakt>r. Böbre¤in fonksiyonel ve
yap>sal durumunun de¤erlendirilmesi için yap>lmas> gereken
testler flunlard>r:
Rutin idrar incelemesinde yap>lan basit
kimyasal testler primer böbrek hastal>klar>na veya sistemik
hastal>klara iliflkin önemli bilgiler vermektedir. mentinin mikroskopik de¤erlendirilmesi ise basit, ucuz ancak
böbrek parankimi konusunda önemli ipuçlar> sa¤layan ve
böbrek yetmezli¤i, proteinüri, hematüri, idrar yolu infeksiyo-
nu veya nefrolitiyazisi olan hastalarda vazgeçilmez bir tan>sal
testtir.
Kimyasal Testler:
Rutin biyokimya laboratuvarlar>nda özel id-
rar çubuklar> (dipstick) ile gerçeklefltirilen kimyasal analizler
sonucunda idrar>n asiditesi, dansitesi, protein, fleker, kan, löko-
sit, nitrit, bilirubin ve urobilinojen düzeyleri saptanmaktad>r.
Fizyolojik koflullarda idrar pH's> 4.5-8.0 aras>nda de¤ifl-
mektedir. kan pH's> ile birlikte de¤erlendirilmeli-
dir. Çok alkali bir idrar (pH7) üreaz içeren mikroorganizma-
lara ba¤l> idrar yolu enfeksiyonunu akla getirmelidir. Ancak
uzun süre beklemifl idrar, vejeteryan diyet, diüretik tedavi,
kusma, gastrik aspirasyon ve alkali tedavi durumlar>nda da id-
rar pH's> yüksektir. Düflük idrar pH's> (pH5) en çok metabo-
lik asidoz durumunda görülür.
dir. hacime oran>n>, dolay>s>yla idrar>n konsantrasyon yetene¤ini
gösterir. Normal koflullarda dansite 1003 ile 1030 aras>ndad>r.
üretik, radyokontrast madde ve baz> antibiyotiklerden etkilen-
mektedir. Bu faktörlerin olmad>¤> ve idrar dansitesinin
1020'nin üzerinde oldu¤u durumlarda hipovolemi düflünül-
melidir. Sürekli idrar dansitesinin 1010 de¤erinde sabit olma-
s> (izostenüri) akut veya kronik böbrek hastal>¤>n>, 1001-1005
aras>nda sabit olmas> ise diyabet insipidusu akla getirmelidir.
, böbrek hastal>klar> için oldukça
önemli bir bulgudur. Proteinüri, hem diyabete ba¤l> ve diya-
bet d>fl> böbrek hastal>klar>n>n ilerlemesinin hem de bu hasta-
larda kardiyovasküler morbidite ve mortalitenin önemli bir
belirleyicisidir. Normal koflullarda günlük protein at>l>m> 150
mg'dan daha azd>r ve bunun büyük bir k>sm>n> Tamm-Hors-
fall proteinleri oluflturur. lan albumin oran> ise nor-
malde 30 mg/günden daha azd>r. ¤> için
ilk test idrar çubuklar> ile protein taranmas>d>r. lar> albumine duyarl>d>r ve idrarla at>lan albuminin semikan-
titatif olarak de¤erlendirilmesine imkan verir. Çubuklar ge-
877
71
BÖLÜM
Böbrek Hastal>klar>
ve Cerrahi
Dr. Tolga Y>ld>r>m, Dr. Mustafa Ar>c>