![]() fl>lafl>l>r. De¤iflik serilerde her 500 gebe kad>n>n birinde cerrahi giriflim gerektirecek bir durumla karfl>lafl>ld>¤> bildirilmektedir (1,2). Gebelikle kafl>lafl>lan cerrahi hastal>klarda tan> ve tedavi süreci genel olarak gebe olmayan bir hastaya benzerlik göster- se de baz> noktalarda farkl>l>klar söz konusudur. olarak karfl>lafl>lan cerrahi hastal>klara de¤inilecektir. yeterli perfüzyonu sa¤lan>r ve do¤um s>ras>ndak ani kan kay- b>na haz>rl>k yap>lm>fl olur (3,4). Gebeli¤in son döneminde toplam vücut suyu 6.5 litreden 8.5 litreye ç>kar. Fetus, plasen- ta ve amniyotik s>v> vücut suyunun yaklafl>k yar>s>n> oluflturur ve 3.5 litre dolay>ndad>r. Gebe bir kad>n kan bas>nc> ve nab>z de¤ifliklikleri görülmeden 2 litre kadar kanayabilir. Kan hac- minde artma gebeli¤in 6-8. haftalar>nda bafllar ve 32-34. haf- talarda plato yapar. Sadece ekstrasellüler s>v> hacmindeki art- ma ile gebeler 6 ile 8 kg kadar kilo al>rlar (5). Kan hacimdeki artma, eritrosit hacmine göre plazmada daha fazlad>r ve bu nedenle gebelerde fizyolojik anemi görülür. sa¤lan>r. Kalbin tüm boflluklar>nda bir büyüme görülür ve en fazla büyüme sol atriyumdad>r (6,7). Atriyumun gerilmesi ve gebelikte artan estrojen düzeyi aritmi efli¤ini düflürür. Kalp kapaklar>n>n çap>, son ventrikül hacmi ve duvar kal>nl>klar> artar. uyar>lmas> ile kalp h>z> dakikada 10 ile 20 at>m art>fl gösterir (8). Kalp debisindeki art>fl gebeli¤in alt>nc> haftas>nda bafllar ve 25-30. haftalarda tepe yapar. Term bir gebelikte uterusa ge- len kan hacmi dakikada 450 ile 650 mililitredir ve kalp debisi- nin %20-25'ini oluflturur. Uteroplasental perfüzyonun otore- gülasyonu olmad>¤> için plasentan>n perfüzyonu maternal or- talama arteriyel kan bas>nc>na ba¤l>d>r. Bu nedenle gebe bir hastan>n takibinde herhangi bir nedenle oluflabilecek hipotan- siyon ciddi sorunlar yaratabilir. Öte yandan kalp debisinin artmas> nedeniyle intravenöz olarak verilen ilaçlar>n etkisi ar- anestezi sürecine neden olabilir. düflük direnci ile birlikte sistemik vasükler dirençte %15'lik bir azalmaya neden olur ve kan bas>nc> düfler. Bunlara ek ola- rak pulmoner vasküler direnç azal>r ancak pulmoner bas>nç de¤iflmez (9). Sistemik vasküler direncin ve pulmoner vaskü- ler direncin birlikte azalmas> santral venöz bas>nc>n ayn> kal- mas>na neden olur. marlar>n dilatasyonuna da neden olur. Venöz dönüflün de en- gellenmesi ile alt ekstremitelerde ödem, varis, hemoroidlerin geliflmesine neden olur. Venöz tromboemboli riski artar. hastalarda s>v> tedavisinde çok dikkatli olunmal>d>r. remiktir. Bu nedenle entübasyon, nazogastrik sonda tak>lma- s> gibi giriflimler s>ras>nda kanama, mukozal yaralanma gibi ufak hasarlar görülebilir. Bu tür giriflimlerde yeterli kayganl>k sa¤lanmal>d>r. sin aç>kl>¤> azalabilir. Bu nedenle entübasyonda daha küçük çapl> tüpler tercih edilebilir (10). selir. Kostalar>n ba¤lar> gevfler. Solunum kaslar>n>n fonksi- yonlar> gebelik boyunca de¤iflmez. Bu gibi de¤iflikliklerle top- lam akci¤er kapasitesinde %5'lik bir azalma, fonksiyonel rezi- düel kapasitede %10 ile %25'lik bir azalma olur. Gebe, supin poziyonda uzand>¤>nda fonksiyonel rezidüel kapasite daha belirgin bir azalma gösterir (11). derinli¤i artar. Bu etkiler eritrosit üretiminde artma ile birlik- te vücudun oksijen tafl>ma kapasitesinde artmaya hizmet eder. Gebelik süresince oksijen tüketimi %30 ile %60 art>fl gösterir. Fonksiyonel rezidüel kapasitedekiazalma gözönüne al>nd>¤>n- da gebelerin hipoksi ve hipokapniye yatk>n oldu¤unu söyle- mek mümkündür (12,13). |