![]() hastayi kapsamaktaydi. Çalimada alanin içinde tedavi görüp diarida yaayan hastalar çalimadan çikarilirken, içeride ya- ayip ilk tedavisini diarda alan hastalar çalimaya dahil edil- di. Spinal kiriklar diindaki bütün ayaktan ve yatan hastalar çalimaya dahil edildi. Dier merkezlerdeki gibi Edinburg'taki kiriklar hem ortopedi hem de beyin cerrahisi tarafindan teda- vi edilirken, spinal kord yaralanmasi olanlar Edinburg diin- daki özellemi ulusal bir merkeze nakil edilmekteydi. ak doku müdahalesi, tespit kullanilsin ya da kullanilmasin, cerrahi tedavi olarak alinmitir. kincil prosedürler analiz edilmemi ve izole çikik, yumuak doku yaralanmalari dik- kate alinmamitir. Bu çalimada çocuklar 16 ya alti olarak alinmi ve 16 yainda ve üstündekiler erikin sayilmitir. Bü- tün hastalarin temel demografik verileri veri tabanina kayit edilmitir. Kirik yerleri bütün ortopedik cerrahlarin aina olduu bölgesel belirteçlerle tanimlanmitir. Bütün uzun ke- mik kiriklarini tanimlamada OTA siniflandirmasi lemede bu indeks geni kullanim alani bulmutur. tedavi seçeneklerini etkileyip etkilemedii aratirilmitir. Ki- riin ciddiyetini ve takip eden cerrahi müdahale kararini ana- liz etmek için birkaç ölçüm kullanilmitir. Uzun kemiklerin metafizyel ve intra-artiküler kiriklarinin ciddiyeti için OTA siniflandirmasi lem içi kiriklardir. Bu siniflandirma proksimal humerus, ön kol proksimali ve femur proksimal kiriklari için kullanilmaz ve bu bakimdan kiriin ciddiyeti distal humerus, distal radi- us, distal femur, proksimal tibia ve distal tibia için tanimlan- mitir. Son zamanlarda diafizyel kiriklarin ciddiyeti genellikle tedaviyi belirlemede ana faktörler arasinda yer almamaktadir. Bu durum özellikle alt ekstremitenin diafizyel kiriklarinda deplasman, parçalanma ve yumuak doku hasarinin derece- sinden baimsiz olarak kullanilan intramedüller çivileme için geçerlidir. incelenmi ve cerrahi tedavi ile ilikili olmasi deerlendiril- mitir. Bunlar motorlu tait kazalari, burkulmalar, dümeler, merdiven veya rampadan düme, yüksekten düme, saldiri veya dorudan travma ve spor yaralanmalaridir. Çoklu kiri- in bulunmasi ile cerrahi tedavi ayrica deerlendirilmitir. yanlarda %63, erkeklerde %72.8 cerrahi dii tedavi uygulan- mitir. Alt ekstremite kiriklarinda %81.7 ve üst ekstremite ki- riklarinda %46.8 oraninda cerrahi dii tedavi seçimi yapilarak belirgin fark saptanmitir. Ek olarak pelvik kiriklarin %84.3'ü cerrahi dii tedavi edilmi fakat bunlarin çou yalilarda olu- an ramus pubis kiriidir. ihtiyaç açisindan deerlendirme için erikin verileri, çocuk verileriyle birletirilmitir. 5 yain altindaki hastalarin sadece %7.3'ü cerrahi tedavi alirken, 95 ya üstü hastalarin %56.9'u cerrahi tedavi almitir. 80 ya civari, cerrahi tedavi baskin se- çim olmaya balarken; 90-94 ya arasi cerrahi tedavi preva- lansinin en yüksek olduu %67.4 orani görülmütür. Erkek ve kadinlarin analizi sonucu ekil 6-1'de gösterildii gibi genel dailima eit oranda cinsiyetler arasi benzer dailim görül- mütür. lerinden çok farklidir. Üst ekstremitede 5 yain altindaki hastalarda %9.1 cerrahi tedavi orani varken, 70-75 ya arasi hastalarda %27.9 oran görülmütür. Yali hastalarda cerrahi tedavide aamali bir azalma görülmütür. Alt ekstremite de 5 ya altinda cerrahi tedavi uygulanmamiken, 95 ya ve üzeri hastalarda %95.1 gibi yükselen bir oranda cerrahi tedavi uy- gulanmitir. 65-70 yalari arasi cerrahi tedavi prevalansi, cer- rahi dii tedavi prevalansini geçmeye balamitir. ekil 6-2'ye göre cinsiyet baimli alt ekstremite ve üst ekstremite kirik da- ilimi hiçbir farklilik göstermemitir. arti tir. Burada görüldüü üzere cerrahi tedavi sikliinin azaldii 93 yaina kadar kademeli bir arti mevcuttur. ekil 6-3 B ve C'de yüksek ya grubunun üst ve alt ekstremite için cerrahi tedavi orani gösterilmitir. ekil 6-3 B'de üst ekstremite cer- rahi tedavisi için 80'li yalarinin bainda olan hastalar için %25-35 oranda cerrahi tedavi uygulandiini gösterirken, 95 ya ve üzeri hastalarda bu oran %7.4'e dümektedir. Bu durum Hastalarda Cinsiyet ve Bölge Farklikliklarina Göre Sayilari ve Prevalanslari |