![]() her ikisine de içeren bir çok teknikle ilgili deneyimler de cer- rahi tedaviye yeni opsiyonlar salamitir. Bu nedenle gerçek- ten de insanlik tarihinde çok yaygin taninan ve tedavi edilen bu konuda halen gelimeler devam etmektedir. zan zor olabilir. Bu durum kas yetmezlii veya genel eklem geveklii olan hastalar için geçerlidir. Bu hastalarda instabi- litenin balangicinda minimal bir travma vardir veya anlamli bir travma saptanamaz. göre akut omuz çikiklarinin %96'dan fazlasi travmatik kay- naklidir. teye neden olan enerji çok yüksek olabilmekte ve ek kemik ve yumuak doku yaralanmalari ile birlikte olabilmektedir sonucudur. Örnein West Point te askeri örencilerde subluk- sasyonun açik omuz çikiklarindan çok daha fazla olduu sap- tanmi ve bunlarin yumruk atma, askeri eitim ve dümeyle ilikili olduu saptanmitir. de siklikla instabilite geliir. Öne omuz çikiklari için siklikla omuzun abdüksiyon, di rotasyon ve omuzdan kol ekstan- siyondayken omuza gelen ani yüklenmeler ile oluur. Dier yandan, Arkaya çikik için ise kol genelde fl eksiyon, addüksi- yon ve iç rotasyondayken gelen aksiyal yüklenmeler ile oluur (ekil 38-1). Epileptik nöbet ve elektrik çarpmasi gibi dier daha nadir nedenlerde glenohumeral instabiliteye neden ola- bilir. kin geldiinden arkaya çikik oluur. yaralanmalarin pek çounun ilk sublaksasyon veya çikik si- rasinda olutuuna inanilir ve hem yumuak doku hem de kemik yapilari içerir. Bu yaralanmalar, humerus bai defekt- leri, tüborasitars kiriklari, glenoid kiriklari, humerus boyun kiriklari, rotatar kaf yirtiklari, vasküler yaralanmalar ve nö- rolojik yaralanmalari içerir, ancak bununla sinirli deildir. Sonuçlari ve hasta tedavisini siklikla etkileyebilecei için bu yaralanmalarin iyi tanimlanmasi çok önemlidir. Bu nedenle birlikte görülebilecek yaralanmalar konusunda tüm hastalar dikkatle incelenmelidir. Bunlardan bazilari daha sik görülür ve özel ilgiyi hak eder. rus bainda ezilme oluur. Sonuçta, glenoidin humerus bai üzerine baski yapar. Bu nedenle bu defektler genelde baski kirii olarak adlandirilir. Üstüne binen kas spazmi bu defekti büyütür. lk omuz çikiindan sonra humerus bai defektle- rinin görülme siklii %38 ile 47 arasinda bildirilmitir. rilmitir. kiinda bu defekt humerus bainin anteremedialinde oluur ve ters Hill-Sachs lezyonu olarak adlandirilir (ekil 38-2). Ek olarak, atravmatik instabilitede göreceli az görülmesi do- layisiyla bu defektler travmatik instabiliteyi düündürür. Bir- çok küçük humerus bai defekti tedaviyi etkilemese de büyük defektler özel cerrahi teknikler gerektiren özel yaklaim is- terler. arttii görülür. Toplamda RC yirtii orani %15'in altinday- ken, 40 ya üstünde tahmin edilen oran %35 ile 40 arasin- dadir. kafa kariikliina yol açar ve nörolojik yaralanma gibi yanli taniya yol açabilir. üzerinde hayati önemde olduu için rotator manet yirtii yönünden incelenmelidir. çalimalar temel alindiinda yaralanma orani %65'in üzerin- dedir. Klinik nörolojik deliller dikkate alindiinda bu yara- lanma oraninin çok daha az olduuna inanilmakta olup bil- dirilen oranlar %5 ile 25 arasindadir. aksillar sinir olduu ve yaralanma oraninin yali bireylerde arttiini göstermitir. terdii gibi omuz çevresinde nörolojik duyunun tamamen ve iç rotasyondayken omuza gelen aksiyel yüklenme. |