![]() den sonra meydana gelen atriyal reentry taflikardinin kateter ablasyonu; belirli tip kalp hastal>klar> için %50'den fazla k>sa dönem nüks oran>yla birlikte, %30'dan %80'e varan mevcut baflar> oranlar>na sa- hiptir. Kateter tekni¤i, rezidüel hemodi- namik problemi olan veya belirgin dere- cede kal>nlaflm>fl atriyumlar> olan kalpler- de baflar>s>z olmaya daha çok yatk>nd>r. Fontan populasyonu özellikle problemli- dir; uzun dönem takiplerde hastalar>n %50'sinde belirgin atriyal aritmiler görü- lür ve kateter ablasyonundan sonra yük- sek taflikardi nüks oranlar> ile birlikte, s>- n>rl> baflar> mevcuttur (Tablo 101-1). Ka- teter yaklafl>m>n>n hayal k>r>kl>¤>na u¤ra- tan sonuçlar>, birçok faktöre ba¤lanabilir. Bunlar içerisinde kronik atriyal hipertan- siyon ve dilatasyon, bozulmufl anatomi, çoklu reentry döngüleri ve kateter girifli- nin ve kateterin ilerlemesinin s>n>rlamala- r> bulunmaktad>r. Özellikle lateral tünel- tipi tamirlerden sonra, kateter girifli s>n>r- lanabilir. Belirgin düzeyde kal>nlaflm>fl at- riyumlar>n da, bir blok çizgisi oluflturacak kadar derinli¤e, radyofrekans lezyonlar>- n>n gönderilememesine katk>lar> olur. Çoklu reentran devrelerinin 3 boyutlu ha- ritalanmas>n> sa¤layabilmek ve ablasyon blok çizgisilerinin, daha derin lezyonlara ulafl>m> sa¤layabilecek yeni enerji tipleri ile ba¤lant> sayesinde, ileride kateter ab- lasyonunun sonuçlar>n> geliflebilir. arterle olan ba¤lant>s>n>n t>kan>kl>¤>n>, pulmoner venöz t>kan>kl>k ve atriyal tromboza neden olan, yavafllam>fl venöz ak>ma sahip, masif dilate sa¤ atriyumu da içeren belirgin hemodinamik anormallik- lere sahiptir. Baz> hastalarda atriyal re- entry taflikardisi, bu populasyonda kate- ter ablasyonuna henüz uygun olmayan at- riyal fibrilasyona dönüflebilir. Atriyal kon- miye sahip hastalarda özellikle zay>flat>c>- d>r. Fontan revizyonunun önceki dene- yimlerinde, fontan anastomozunun cerra- hi revizyonu, aritmi substrat>na direkt müdahale edilmeden, a¤>r aritminin iyi- leflmesi beklentisi ile uygulanmaktayd>. Bu yaklafl>m hemodinaminin düzelmesine yol açmaktayd>, fakat atriyal taflikardinin ayn> düzeyde nüksüne neden oluyordu (Tablo 101-2). Refrakter atriyal taflikardi- si olan postoperatif fontan hastalar>nda, cerrahi tamir sonras> tekrarlayan taflikardi ve hemodinamik anormallilerin birlikteli- ¤i, aritmi tedavisinde, fontan hemodina- misinin revizyonu ile birlikte, aritmi teda- visinin cerrahi yaklafl>m ile kombine edil- mesine neden olmufltur. insidans>n>n, postpoeratif dönemde mun- tazam olarak artt>¤> ve postoperatif dö- nemde, 20 y>ll>k takiplerde, hastalar>n en az %50'sinde problemli atriyal taflikardi görüldü¤ü saptand>. Bu aritmilerin cerra- hi sonuçlara ba¤l> olarak geliflti¤ine ina- n>lmas>na ra¤men, triküspid atrezili has- talar>n atriyumlar>nda, normal kalple kar- fl>laflt>r>ld>¤>nda, atriyal fibril da¤>l>m>n>n farkl> oldu¤u, elektron mikroskobuyla gösterildi. Bu atipik fibril da¤>l>m>, atri- yumlar>n, reentran ritim için gerekli olan iletiyi yavafllatmalar>na neden olabilmek- tedir. Triküspit atrezili opere edilmemifl yetiflkinlerde izlenen do¤al seyirle ilgili çal>flmalar, 4. dekatta bu hastalar>n en az %40'>nda taflikardi geliflti¤ini de göster- mifltir. Postoperatif fontan hastalar>nda, lateral tünel tipi tamirlerde, reentran rit- min, pulmoner venöz atriyumda lokalize olabilmesine ra¤men, supraventriküler ta- flikardi, gelellikle sa¤ atriyumu içeren yavafllam>fl ileti, inferior ve superior vena kava giriflleri, koroner sinüs ostiyumu, at- riyal septal defekt gibi anatomik bariyer- ler taraf>ndan h>zland>r>l>r ve atriyopul- moner anastomozlar>n ya da lateral tünel tamirinin yayg>n atriyal dikifl hatlar> ile, daha da flafl>rt>labilir. Rezidü hemodina- mik anormallikler (veya basitçe atriyum- lar içerisindeki enerji kaynaklar>n>n isra- f>), belirgin fibrotik genifllemeyle sonuçla- n>r ve bu durum taflikardinin bafllang>c>n> tetikleyen düzensiz atriyal ritim ile seyir eden, sinüs nodu disfonksiyonu ile komplike olur. büyük olmas>, postoperatif erken dönem- de aritmi görülmesi, sinus nodu disfonk- siyonu ve çift girimli sol ventrikül varl>¤>- d>r. Hemodinamiyi iyilefltirmek ve geç aritmileri s>n>rlamak için, lateral tünel ta- mirlerindeki atriopulmoner anastomozla- ra modifikasyonlar gelifltirildi. Lateral tü- nel tekni¤i sonras> aritmi insidans>n>n azald>¤>n> gösteren ilk raporlara ra¤men, bu farkl>l>k uzun dönem takiplerde daha az anlaml> olmaya bafllad>. Atriyal sütür hatlar> s>n>rland>r>larak yap>lan, ekstra- kardiyak total kavopulmoner anastomoz- lar, taflikardi gelifliminin azalt>lmas> konu- sunda teorik bir avantaja sahiptir ve bu durum, Amedeos'un 5 y>ll>k aritmi olma- mas> oran>n>n %92 oldu¤unu gösteren, erken takip raporlar> ile desteklenmifltir. cerrahi tedavisi, izolasyon prosedürlerine ek olarak, atriyal dokunun rezeksiyonunu veya karyoablasyonunu içerebilir. Baz> ya- zarlar, basit karyoablasyon ile ve mevcut ise, otomatik odaklar>n da eksizyonu ile baflar>l> sonuçlar elde etmifllerdir. Çok sa- |