amerikan akademi 1 Page 59

l> olarak tedavi edilmektedir.

mikrosporidyoz için tedavi edici bir ilaç yoktur, ancak son çal>flmalar albendazol ya da fu-
magilinin hastal>k belirtilerini kontrol edebilece¤ini göstermifltir.

HIV ile enfekte hastalarda kronik ishalin nedeninin, özellikle Salmonella, fiigella, Kam-

pilobakter, C diffisile, Vibrio parahemolitkcus, Eflereflya koli, M avium ve CMV gibi protozoa ol-
mayan patojenler olabilece¤inin de ak>lda tutulmas> önemlidir.

Tüberküloz ve atipik mikobakterilerin tedavisi

Afrika ve Asya'daki HIV ile enfekte hastalarda tüberküloz (TB) insidans> halen yüksel-
mektedir. HIV'>n tetikledi¤i immün supresyon, TB'nin tipik görüntüsünü de¤ifltirir ve ati-
pik belirti ve bulgularla hastal>¤>n daha s>k solunum sistemi d>fl>na yay>l>m>na sebep olur.
Ayr>ca rifampisin ve rifabutin ile proteaz inhibitörleri aras>ndaki ilaç etkileflimleri nedeni
ile HIV ile enfekte hastalarda TB tedavisi daha zordur. Buna ek olarak geliflmifl ülkelerde
HAART'>n artan kullan>m>, immün iyileflme ve TB'ye karfl> enflamatuar yan>t>n sonucu
olarak TB'nin klinik belirtilerinde paradoksik olarak kötüleflmeye yol açabilir.

Özellikle Afrika ve Asya'da, TB ya da atipik mikobakteri (M avium, M kansasii) enfek-

siyonu olan AIDS'li hastalarda çoklu ilaç direnci artan bir problem haline gelmektedir. Ta-
n>da gecikme ve çoklu ilaç direnci mortalite için kuvvetli risk faktörleridir. Bu faktörlerin,
hasta izolasyon metodlar>na kötü uyum ile birlikte, 1994'teki kentsel TB salg>n>ndan so-
rumlu oldu¤u düflünülmektedir. Bu enfeksiyona 7 antitüberküloz ilaca direnç gösteren ve
367 hastada belgelenmifl olan W suflu neden olmufltur.

Mikobakteriyel enfeksiyonlar>n tedavisinde kullan>lan standart ilaçlar izoniazid, ri-

fampin, etambutol, streptomisin, para-aminosalisilik asit, etionamid, pirazinamid, siklo-
serin, kanamisin ve amikasindir. Bu inatç> enfeksiyonlar>n tedavisinde etkili oldu¤u bulu-
nan yeni ilaçlardan baz>lar> klofazimin (ayn> zamanda lepra tedavisinde kullan>l>r), kap-
reomisin, rifabutin, azitromisin, klaritromisin ve kinolonlard>r (siprofloksasin, ofloksasin
ve sparfloksasin). Kinolonlar umut vericidir çünkü yüksek antimikobakteriyel etkinli¤e
ve çok az istenmeyen etkiye sahiptir. Son zamanlarda yap>lan çal>flmalarda rifampin ya da
rifabutin, etambutol, klofazimin ve klaritromisin veya siprofloksasin ile kombine tedavi
AIDS'li hastalardaki atipik mikobakteri enfeksiyonunu tedavi etmede baflar>l> olmaktad>r.
TB için yüksek riske sahip HIV pozitif hastalarda izoniazid profilaksisi önerilmektedir.

Azitromisin, klaritromisin, rifabutin ya da kombine tedavi ile profilaktik tedavi

AIDS'li hastalarda M avium kompleksi (MAC) yay>l>m>n> engellemede faydal> olabilir.
Ancak HAART ça¤>nda yayg>n atipik mikobakteri enfeksiyonu insidans>nda belirgin bir
düflüfl belgelere geçmifltir. Ayr>ca HAART ile tedavi edilen hastalarda atipik mikobakteri-
yel enfeksiyonlar>n klinik tablosu, esas olarak bakteriyemi ile yay>lan hastal>k tablosun-
dan yerel enfeksiyon tablosuna kaym>flt>r. Son zamanlarda yap>lan baz> kontrollü çal>flma-
lardan sa¤lanan bilgiler, CD4

hücre say>s> 100 hücre/L üzerinde sabit olarak kald>¤>n-

da yayg>n MAC enfeksiyonlar>na karfl> profilaksinin kesilmesine dair güncel uygulamaya
yol göstermifltir. Üstelik, olas> ilaç etkileflimleri ve antimikobakteriyel tedavinin istenme-
yen etkileri nedeni ile baz> yazarlar, CD4

hücre say>m> düflük olan hastalarda bile, HA-

Bölüm 1:

Enfeksiyon Hastal>klar>