388 AMER‹KAN PS‹K‹YATR‹ B‹RL‹⁄‹ PS‹K‹YATR‹ ‹Ç‹N KURUL SINAVLARI HAZIRLIK VE GÖZDEN GEÇ‹RME KILAVUZU TABLO 21-1. DSM-IV-TR yapay bozukluk tan› Tan› Pek çok faktör yapay bozukluk tan›s›n› akla getirmektedir (Freyberger ve ark. 1994; Popli ve ark. 1992). Oral, rektal, aksiller ve idrarda ölçülen vücut ›s›s›nda belirgin uyuflmazl›klar veya paralize olan uzuvlarda istemsiz kas›lma gibi objektif bulgularda çeliflkiler vard›r (Ziv ve ark. 1998). Do¤al deri k›sm›nda ba¤›rsak floras› elde etme gibi klinik öykü ve belirtilerle tutars›z bulgular elde edilebilir. Hastal›k seyri önemli derecede atipikdir veya dengesiz kan flekeri veya yarada beklenen iyileflme olmamas› gibi sa¤l›k durumu ola¤an tedavilere beklenen yan›t vermeye bilir. Bir hasta beklenmedik flekilde tan› amaçl› uygulanacak invazif bir giriflimi uysall›kla kabul edebilir yada geçmifl öykü ile igili bilgi elde etmeye çal›flan görevliye beklenmedik flekilde uyumsuz ve tart›flmac› bir tepki verebilir. ‹yi tan›nan kiflilerle iliflkileri oldu¤unu ve gösteriflli bir hayat tarz› oldu¤unu belirtmesine ra¤men herhangi bir arayan› ve ziyaretçisi olmayabilir. Hastan›n hastanedeki odas›nda aç›klanamayan medikal araç-gereç veya ilaçlar bulunabilir. Tüm bu iflaretlere ra¤men ilk ölçüt olan hastal›k varm›fl gibi davran›lmas› yada hastal›¤›n ortaya ç›kart›lmas› gereklili¤i do¤rulanmal›d›r. Doktor bir dedektif gibi hastan›n abart›l› isteklerine karfl› üçka¤›d› bulmak için çal›flmal›d›r. Bu ikilem, hastada sahte ve gerçek hastal›k birlikte oldu¤unda iyice karmafl›k hale gelir (Nordmeyer 1994; Sutherland ve Rodin 1990). Bazan bir hastal›k taklit etmeye çal›flt›kça baflka bir gerçek hastal›kda geliflebilir. Sonuç olarak uydurulan belirtiler hatal› klinik izlenimler nedeniyle ilk olarak baz› genel tibbi durumlar›n tan›nmas›nda zorluklara yol açmaktad›r (Baddley ve ark. 1998; Koo ve ark. 1996). SLE ve mult›ple skleroz gibi dalgal› seyri ve tutars›z bulgular› olan baz› hastal›klar yapay bozukluk gibi tan› alabilir (Liebson ve ark. 1996). Ayr›ca, özellikle hastan›n motivasyonu hasta rolünü benimsemek olmal›d›r (APA 2000). Baz› hastalar, hastal›klar›n› oluflturmadaki rollerinin fark›nda olmalar›na ra¤men motivasyonlar›n›n fark›nda olmayabilirler (Eisendrath 1996). Hastalar psikolojik dan›flmaya özellikle direnç gösterebilirler veya hastaneden erken ayr›labilirler (Bauer ve Boenger 1996), psikolojik motivasyon anketini tamamlamay› geri çevire bilirler (Baker ve Major 1994; Topazian ve Blinder 1994). Motivasyon daha zekice olmakla birlikte efllik eden aç›k bir sekonder kazanç nedeniyle çoklu ve karma olabilir (Khan ve ark. 2000; Lawrie ve ark. 1993). ölçütleri A. Fizik veya psikolojik belirti yada bulgular›n amaçl› olarak ortaya ç›kart›lmas› yada bu tür belirti veya bulgular›n varm›fl gibi davran›lmas› B. Bu davran›fl›n alt›nda yatan motivasyon hasta rolünü benimsemedir. C. Böyle davranmaya gerektiren d›fl etkenler (Temaruzda oldu¤u gibi ekonomik kazanç sa¤lamak, yasal sorumluluktan kaçmak veya daha iyi koflullarda yaflamak için gibi) yoktur. Tiplendirmedeki kodlama; 300.16 psikolojik belirti ve bulgular› önde gelen: klinik prezentasyonda psikolojik belirti ve bulgular öndeyse 300.19 fiziksel belirti ve bulgular› önde gelen: klinik prezentasyonda fiziksel belrti ve bulgular öndeyse 300.19 fiziksel ve psikolojik belirti ve bulgular›n birleflimi ile: fiziksel ve psikolojik belirti ve bulgular ön planda, bask›n olan bir klinik prezentasyonun olmamas› TABLO 21-2. DSM-IV-TR BTA yapay bozukluk tan› ölçütleri Bu kategori yapay bozukluk için tan› ölçütlerini karfl›lamayan, yapay belirtileri olan bozukluklar› içermektedir. Buna bir örnek, bak›m verenin yapay bozuklu¤udur: Dolayl› olarak hasta rolünü benimsemek amac›yla kiflinin bak›m verdi¤i baflka bir kiflide fiziksel yada psikolojik belirti yada bulgular› amaçl› olarak ortaya ç›kartmas› yada o kiflide bu tür belirti yada bulgular varm›fl gibi davran›lmas›d›r. Tan›mland›¤› gibi yapay bozuklu¤un en büyük ço¤unlu¤unu Munchausen olmayan tipi oluflturmaktad›r. Bu tip yapay bozuklu¤u hastalar›n›n ço¤unlu¤u Munchausen hastalar› ile karfl›laflt›r›ld›¤›nda daha fazla aile deste¤i ve ilgisi olan rahat yaflam tarz›na sahip genç kad›nlard›r. Bu hastalar pasif ve immatür olarak tan›mlan›rlar ve dikkate de¤er oranla sa¤l›k çal›flanlar› ve sa¤l›kla ilgili iflle u¤raflanlard›r. Ço¤unlu¤u amaçs›zca dolaflmamakta, tek sistem flikayeti olmakta ve Munchausen hastalar›na göre daha az hastane yat›fl› gerektirmekte fakat hastal›klar›n›n ciddiyeti ve morbiditesi daha fazla olabilmektedir (Sutherland ve Rodin 1990).