![]() aras>nda s>k görülürken, hematürinin kendisi p>h- t> retansiyonu, p>ht> koli¤i ve derin anemi hariç na- diren acil bir durum oluflturur. nan hematüri; bir böbrek hastal>¤>n>n veya renal pelvisten distal üretraya kadar olan üriner yolun herhangi bir bölgesindeki lezyonun bulgusu olabi- lece¤i gibi, böbrek ve üriner sistemi sekonder ola- rak tutan sistemik bir bozuklu¤un belirtisi de ola- bilir. mikroskopik veya makroskopik olarak ikiye ayr>l>r. Mikroskopik hematüride idrar rengi normalken mikroskopik incelemede büyük büyütmede her alanda üçten fazla eritrosit saptan>r. Makroskopik hematüride ise idrar rengi içindeki kana ba¤l> ola- rak de¤iflmifltir. Masif hematüri, makroskopik he- matürinin daha fliddetli halidir. Hematürinin dere- cesi ve süresi olgunun aciliyetinin de¤erlendirilme- si aç>s>ndan önem tafl>r. 2. Vezikal ve infravezikal. mörleri ve tafllar>, arterio-venöz fistüller, üreter tafllar> ve tümörleri, retroperitoneal fibrozis, peri- üreteritis, tüberküloz, endometriozis, kanama di- yatez bozukluklar> neden olabilir. Bu hastalarda izlenen hematüri total hematüri fleklindedir. Has- ta hematüri yan>nda s>kl>kla esas patolojiye ba¤l> di¤er semptomlarla baflvurur. Örne¤in üst üriner sistem tafllar>nda s>kl>kla kolik vas>fl> a¤r> da mev- cuttur. cek p>ht>lar>n üreterden geçifli s>ras>nda kolik va- s>fl> a¤r>lar görülebilir. Bu hastalardan al>nan idrar örneklerinde üreter kalibresine uygun iplikçikler tarz>nda p>ht>lar>n bulunmas> tipiktir. Böbre¤in polikistik hastal>¤>, renal tüberküloz ve renal nonspesifik enfeksiyonlar nadir de olsa yo¤un he- matüri ile seyredebilir. Bunu d>fl>nda böbre¤e yö- nelik cerrahi giriflimler sonras>nda da masif hema- türiler izlenebilir. Özellikle renal parankim kesile- rinin yap>ld>¤> aç>k cerrahi giriflimlerle, endoskopik veya perkütan giriflimlerin sonras>nda da bu du- rumla karfl>lafl>labilir. kanamalar olabilir. Nadir olmakla birlikte böbre- ¤in arterio-venöz fistüllerinin pelvise aç>lmas>yla masif hematüriler ortaya ç>kabilir. de¤erlendirme yöntemleri büyük önem tafl>r. Tan>- n>n konulmas> için ço¤u hastada intravenöz ürog- rafi, renal ultrasonografi, bilgisayarl> tomografi ve/veya manyetik rezonans görüntüleme gibi rad- yolojik yöntemler yeterlidir. Radyolojik yöntemler- le tan> konulamayan nadir durumlarda ise anjiog- rafi veya üreterorenoskopi gibi giriflimler gerekebi- lir. likle renal travmalar sonras>nda ortaya ç>kan ma- sif hematüriler gibi hayat> tehdit edecek düzeyde olan kanamalarda acil giriflimlerin yap>lmas> ge- rekli olabilir. Renal tümörlere ba¤l> geliflen kana- malarda nefrektomi uygulan>rken cerrahi yap>la- mayacak hastalara ise arteriyel embolizasyon ya- p>labilir. Böbrekteki arterio-venöz fistüllerde ve di- ¤er kanama alanlar> için arteriyel embolizasyon uygulanmas> mümkündür. Bununla da kontrol al- t>na al>namayan kanamalarda ise nefrektomi son alternatiftir. sebepler Tablo 23.1'de gösterilmifltir. Bu faktörler- de s>kl>kla mikroskopik hematüriye sebep olurken bazen gros hematüriye yol açabilir. rak inisyal (idrar bafllang>c>nda), total veya termi- nal (idrar sonunda) olabilirler. tat hiperplazisinde mesane boynundaki dilate ven- lerden oluflan kanamalar masif hematüriye yol açabilir. Mesaneye ve prostata yönelik cerrahi giri- flimlerden sonra da erken ve geç dönemde masif hematüri ortaya ç>kabilir. Özellikle transüretral rezeksiyon yap>lan vakalarda yetersiz koagülasyon veya kan bas>nc>ndaki ani yükselmeler sonucunda erken dönemde arteriyel tipte kanamalar ortaya ç>- kabilir. Kanama diyatez bozuklu¤u, antikoagülan kullan>m> ve fibrinolizis gibi durumlarda da posto- peratif dönemde masif hematüriler gözlenebilir. ral kateterizasyon ve kateterden mesanenin izoto- nik sodyum klorür çözeltisi ile irrigasyonu ile p>h- t>lar>n boflalt>lmas> gereklidir. Bu flekilde baflar>l> |