![]() daha fazla görülür. Yafl ve cinsiyet da¤>l>m> uzun y>llar yap>lan araflt>rmalarda belirgin de¤iflme gös- termemifltir. Ürogenital tüberküloz çocuklarda son derece nadirdir. Çünkü renal tüberküloz bulgular> primer infeksiyondan genellikle en az 3-10 y>l son- ra görülür. Zira basilin inkübasyon süresi birkaç y>l veya daha uzun süre al>r. Bu nedenle ürogeni- tal tüberkülozun 5 yafl>n alt>nda görülmesi beklen- mez. Pulmoner tüberkülozlu hastalar>n yaklafl>k 1/6's>nda ekstra-pulmoner tüberküloz geliflmekte- dir. Ekstra-pulmoner olarak en s>k tutulan organ- lar ise baflta lenf nodlar> olmak üzere, barsaklar, kemik ve böbreklerdir. Son zamanlarda ürogenital sistemin ikinci s>ray> ald>¤> belirtilmektedir. Gelifl- mifl ülkelerde pulmoner tüberküloz sonras> üroge- nital sistem tüberkülozu görülme oran> %8-10 iken, bu oran geliflmekte olan ülkelerde %15-20'ye kadar ç>kmaktad>r. gerileme gösterir. ilaç tedavisinin de %5 etkisi ol- du¤u düflünülürse, toplam olarak insidansta %10- 12'lik bir düflme hesap edilebilir. Halbuki fakir ül- kelerde %2.6'l>k bir art>fl olup, spontan eliminas- yon mümkün de¤ildir. Bu ülkelerde tüberküloza ba¤l> ölüm oranlar> hala yüksektir. Bu nedenle ge- liflmifl ülkelerde BCG (Bacillus-Calmette-Guerin) afl>s>na gerek olmad>¤> düflünülür. Zira görülecek az say>daki tüberküloz olgusu k>sa süreli tedavi ile etkin flekilde kontrol alt>na al>nabilir. Halbuki fa- kir ülkelerde basil saçan tüberkülozlu bir hasta, 30 kifliyi enfekte edebilece¤inden afl>lamaya mut- laka devam edilmelidir. Geliflmekte olan ülkelerde 12 yas>na kadar tüberkülin testi negatif ise afl> ya- p>lmal>d>r. BCG ömür boyu korumaya yeterli de¤il- dir. Lenfadenit, Lupus Vulgaris gibi komplikas- yonlar> vard>r. AIDS hastal>¤> olanlarda tehlikeli sepsislere yol açabilir. 1882'de Robert Koch taraf>ndan izole edilmifltir. Mikobakteriler küçük, hareketsiz, intrasellüler canl>lard>r. M. tuberculosis, M. bovis, M.microti, M. Africanum mikobakteri türlerini oluflturur. Mi- kobakterium tuberculosis, tüm mikobakterilerin insanda en virulan ve patojen olan>d>r. 1950'li y>l- larda mikobakteri kültürlerindeki geliflmelerle bir- likte di¤er türlerinde insanda nadiren hastal>k oluflturdu¤u tesbit edilmifltir. Mikobakterium tu- berculosis d>fl>ndakilerin ürogenital sistemde has- tal>k oluflturmas> ola¤an bir durum de¤ildir. Miko- bakterium tuberculosis'in tek rezervuar> insand>r. zerlerinden genetik olarak farkl> oldu¤u ve bu du- rumun, bakterinin virulans>n>, aktif infeksiyon oluflturma gücünü etkiledi¤ine dair veriler elde edilmifltir. zomal enzimler taraf>ndan kolayca yok edilemez ve hatta bu fagositlerin içerisinde organizman>n her yerine tafl>nabilirler. tüberküloz lenfadenite sebep olur. M.bovis Ameri- ka'da pastorizasyon ile neredeyse tamamen yok edilmekle beraber, geliflmekte olan ülkeler için ha- la bir problemdir. Çok say>da kültürle virulans> azalt>m>fl BCG suflu ifllev bak>m>ndan M. bovise benzer. l>¤>n oluflum ve geliflimi, bakteriye ve kona¤>n ba- ¤>fl>kl>k sistemine ba¤l>d>r. Basil hücresel ve hu- moral immuniteyi uyar>r. infeksiyonun geliflimi ve sonuçlar> daha çok hücresel immunite ile ilgilidir. Basil hücre içi patojendir. Basilin türü, virulans>, temas edilen süre, basil say>s>, konakç>n>n immun durumu hastal>k oluflumunu etkiler. AIDS, im- munsupresif tedaviler, kortikosteroid kullan>m>, transplantasyon hastalar>, malignite (özellikle bafl boyun kanserleri), intravenöz ilaç ba¤>ml>l>¤>, ke- moterapi al>m>, basil ile karfl>lafl>ld>¤>nda daha ko- lay hastal>k oluflumuna zemin haz>rlayan faktör- lerdir. Patogenezde öncelikle önemli olan nokta ki- flinin daha önce tüberküloz basili ile karfl>lafl>p karfl>laflmad>¤>d>r. ilk defa tüberküloz basili ile karfl>laflan bir kiflideki manifestasyona "primer odak" ya da "primer hastal>k" ad> verilmektedir. Bu durumda ilk önce mikobakteriler makrofajlar taraf>ndan fagosite edilirler. T lenfositler, makro- fajlar>n ço¤almas>n> ve makrofajlar>n bakterisit et- kilerini artt>rmak için düflük molekül a¤>rl>kl> pro- teinler olan sitokin salg>lar>n> artt>r>r. Bunu sa¤la- mak için mikobakteriyel antijenlerle etkileflirler. Bu noktada makrofajlar>n hastal>¤> kontrol edebi- lecek güçleri yoktur. Tüberküloz basili makrofaj içerisinde yavaflça ço¤almaya bafllar ve infeksiyo- nun belirgin hale geçmesi haftalar al>r. Mononük- leer fagositler basili yok edebilmek için Tümörü Nekroze edici Faktör-a ve TGF-b gibi çok say>da madde salg>larlar. Basil yeterli miktarda ço¤al>nca bir inflamatuvar reaksiyon oluflur. Ancak oluflan bu reaksiyona ra¤men halen basilin ço¤almas>na karfl> yeterli direnç geliflmemifltir. Bu dönemde ön- |