18 I. II. Kan Transfüzyonu Colleen G. Koch Çeviri: Dr. A. Onat Bermede B. Eritrosit Depolama Süreleri 540 Bileşen Terapisi 542 A. Restriktif eritrosit transfüzyon uygulamaları 542 B. Trombosit Terapisi 542 C. Taze Donmuş Plazma 543 D. Kriopresipitat 544 Tartışma 544 Arka plan 534 A. Uygulama modellerindeki değişkenlikler 535 B. Eritrosit transfüzyonu komplikasyonları hakkında bildiriler 535 Eritrosit Transfüzyonu ve Olumsuz Sonuçlar 535 A. Morbidite ve Mortalite Riski 535 III. IV. TEMEL KAVRAMLAR 1. Hem anemi hem de transfüzyon önemli riskler taşır. Bu riskleri dengelemek uygun kan transfüzyonu kararının anahtarıdır. 2. Transfüzyonla ilgili yayınlanmış kılavuzlara rağmen, klinik transfüzyon uygulamaları halen klinisyen ve merkezler arasında büyük oranda çeşitlilik arz eder ve sıkça önerilen kılavuzların dışına çıkar. 3. İyi anlaşılmış akut immünolojik ve infektif komplikasyonlara ek olarak, son zamanlarda kardiyak cerrahi hastada eritrosit transfüzyonu artmış mortalite ve infeksiyöz komplikasyonlarla ilişkili bulunmuştur. 4. Transfüzyon ilişkili akut akciğer hasarı (TRALI) kan transfüzyonuna bağlı mortalitenin en sık nedenidir. Kan bileşenleri arasında taze donmuş plazma (TDP), TRALI için en riski taşır. 5. Eritrosit depolama süreleri, kardiyak cerrahide artmış morbidite ve mortalite ile ilişkilidir. 6. Bir retrospektif çalışma trombosit tranfüzyonunu kardiyak cerrahide artmış morbidite ve mortalite ile ilişkilendirmiştir, ancak diğer bir çoğu herhangi bir ilişki bulamamıştır. 7. Tek başına TDP transfüzyonu artmış perioperatif mortalite, enfeksiyon, multiorgan hasarı ve akut respiratuar distres sendromu riski ile ilişkilidir. “KAN TRANSFÜZYONU EVLİLİK GİBİDİR: düşünülmeden, danışılmadan, gereksiz yere başlanmamalı veya mutlak gereklilikten daha sık yapılmamalıdır.” -R. Beale R [1] I. 1 534 Arka plan Risklerle mücadele perioperatif transfüzyonun esasını oluşturur. Düşük hemoglobin değerleri nedeniyle elle tutulur komplikasyonlarla karşılaşırız, ancak hastaları eritrosit transfüzyonuna maruz bırakmak da bizi farklı fakat eşit risklerle karşı karşıya bırakır. Anemi ve transfüzyon riskleri; komorbidite, anemi derecesi, anemiyi tolere etme yeteneği ve cerrahi işlem ile çeşitlilik gösterir. Ameliyathanelerin dinamik ortamında, klinisyenler kardiyovasküler cerrahide zorlu transfüzyon kararlarıyla her gün karşı karşıya kalırlar. Eritrosit transfüzyon kararlarına tam olarak yön verecek ölçümler yoktur, aksine yarar zarar dengesi ile verilmiş klinik karar bireysel transfüzyon şeklini belirler. Bu bilgiler ışığında, aynı merkezdeki önemli eritrosit transfüzyon farklılıkları anlaşılır hale gelir [2,3].