5. Transözafageal Ekokardiyografi 157 3. Renkli akım Doppler (CFD), kan akım yönünü ağırlıklı olarak transdusere yaklaşken veya uzaklaşırken değerlendiren, hız verisini 2D görüntü üzerine ekleyen bir PWD formudur. 4. TEE probunu yerleştirmeden önce, hastaya yutma güçlüğü ve bilinen özafageal disfonksiyon varlığı sorularak kayda değer özafageal patoloji ekarte edilmelidir. 5. TEE kullanılarak sol ventrikül önyükü (end diyastolik hacim) gibi, global veya rejiyonal sol ventrikül sistolik ve diyastolik fonksiyonları da kalitatif veya kantitatif olarak ölçülebilir. Duvar hareketleri 1’den (normal) 5’e (diskinezi) kadar olan bir skala ile derecelendirilebilir. 6. Kapsamlı bir TEE değerlendirmesi sıklıkla, Şekil 5.2.’de gösterilen, 20 standart görüntü içerir. 7. Mitral regürjitasyonu değerlendirmek için birçok TEE yöntemi kullanılabilir. En kolayı CFD’dir. 8. Aort stenozu, birkaç planda görüntüleme, aort kapak alanını (AKA) çizmek için kısa aks görüntüde alan ölçümü ve süreklilik denklemi ile AKA ölçümünü içeren farklı TEE yöntemleri ile değerlendirilebilir. 9. TEE proksimal çıkan aorta, arkus aorta ve inen aortayı görüntülemek için uygundur ancak, distal çıkan aorta değerlendirmesi için epiaortik ekokardiyografi gerektiren bir “kör nokta” mevcuttur. Tüm torasik aorta incelemesi, ileri aortik ateroskleroz ve aort diseksiyonu varlığında önemlidir. 10. Yeni gelişmiş sol ventrikül rejiyonal duvar hareketi bozukluğunun TEE ile değerlendirilmesi miyokardiyal iskemi için en duyarlı yatak başı testtir. 11. TEE, intrakardiyak havayı değerlendirmek için yüksek orakda duyarlıdır. 12. İntraoperatif TEE kalp kapak tamiri veya replasmanı ve ventriküler destek sistemi yerleştirilmesinde cerrahi sırasında vazgeçilmezdir. 13. Gerçek zamanlı 3D TEE özellikle mitral kapak hastalığı ve konjenital kalp hastalığı operasyonlarının intraoperatif değerlendirmeleri için umut vadetmektedir. I. II. Ultrasonun temel ilkeleri Medikal ultrason yüksek frekanslı alternatif elektrik akımına karşılık olarak titreşen piezoelektrik kristallerden oluşur. Aynı kristal alet tarafından algılanan, elektrik sinyali üreten geri dönen ekolarla bozulur. Transduserden hastaya iletilen ultrason dalgaları dokularla dört yolla etkileşir: (i) Refleksiyon (yansıma), (ii) refraksiyon (kırılma), (iii) saçılma ve (iv) azalma. Ultrason dalgaları farklı akustik dirence sahip dokular arası ara yüzeyle karşılaştığında yansır, esas olarak doku dansite fonksiyonu, zamanlama, parlaklık ve bu ekoların fazları görüntüyü oluşturur. Yumuşak dokularda ultrason dalgasının akım hızı nispeten sabittir (1.540 m/s) ve dalgaların bir hedefe gitmesi, yansıması ve geri dönmesi için geçen zaman transdusere olan uzaklığı ile belirlenir. Ultrason transduserinin frekansını seçmek görüntü çözünürlüğü ve penetrasyon derinliği arasındaki farkı oluşturur. Yüksek frekanslar düşük frekanslara göre daha iyi çözünürlüğe sahiptir ancak dokuya o kadar penetre olamazlar. Transözafageal ekokardiyografide (TEE) kullanılan ultrason frekansı sıklıkla 3,5-7 milyon devir/saniye (MHz) arasındadır. Doppler ekokardiyografinin temel ilkeleri A. Doppler ekokardiyografi kan akım hızını ve yönünü ölçmek için kan hücrelerinden saçılan ultrasonları kullanır. Doppler etkisi transdusere doğru hareket eden hücrelerden saçılan dalgaların frekansını artırırken uzaklaşan hücrelerden gelen dalgaların frekansını azaltır. İletilen frekans (FT) ile saçılan frekans (FS) arasındaki değişikliğe Doppler şifti (FS - FT) ve Doppler eşitliğinde kan akım hızı (V) ile ilişkilidir: c(FS - FT) 2FT(cosθ) V= c sesin kandaki hızı (1.540 m/s) ve θ kan akım yönü ile ultrason dalgası arasındaki açıdır. Paydadaki 2 ultrason dalgasının kan hücresine gidişini ve ondan gelişini düzeltmek içindir. Doppler ekokardiyografi ile kan akım hızının kabul edilebilir kesin ölçümünü (%6’dan