Kardiyak durum perioperatif mortalite için ciddi risk deerlendirilmesinde ve yönetilmesinde önemli deiik- likler olmutur. Koroner revaskülarizasyonun yaygin kul- lanimi, antikoagulasyon ve beta-bloker uygulamasini ilgi- lendiren önemli deerlendirmeler çada cerrahi için özel ilgi alani olmutur. antitrombolik medikasyonlarin yönetimidir. Amerikan Koleji Göüs Doktorlari özellikle warfarin gibi K vitamini antagonisti ya da aspirin, klopidogrel gibi antitrombotik ilaç alan hastalarin özellikle perioperatif yönetimine yol göstermek için kanita dayali klinik uygulama kilavuzu oluturmulardir. Bu kilavuzlar, sürekli bir deiim süre- cindedir ve yeni klinik bilgiler deerlendirildikçe sik sik deiime urarlar. Bu yüzden cerrahlar primer kilavuz yayinlari hakkinda bilgi sahibi olmalilar. Kardiyologlara ya da antikoagulasyonu yöneten pratisyen hekimlere da- nima, hastanin kapsamli multidisipliner tedavi planinin gelimesine yardimci olabilir. operatif mortalite ve beta-bloker terapinin kullanimini ilgilendirmektedir. Amerikan Koleji Kardiyoloji ve Ame- rikan Kalp Birlii'nin son zamanlardaki önerileri önce- likle zaten bu ajanlarla takip edilen hastalarda beta blo- ker terapinin devam etmesidir, fakat preoperatif beta blokerlarin rutin uygulamasi önerilmemektedir. Daha önce tedavi almami hastalar üzerinde beta bloker tera- pisi balatmak, var olan risk parametrelerini daha iyi deerlendirebilmek için kardiyoloun ve anestezistin uzmanliini gerektirir. ner riske maruz birakan, önceden var olan durumlarin so- nucudur. Obstrüktif akcier hastalii olan ya da air astimi olan hastalarda, cerrahi müdahale salamak için en gü- venli yol pulmonolojist ve anesteziste danimaktir. Entü- basyondan kaçinilabilir fakat öyle olsa bile doru rehberlik için tehlikenin farkinda olmak gerekir. melidir. erlendirme yapilmasina özel önem verilmelidir. Çünkü özellikle böbrekleri fonksiyon bozukluu ve malignitesi olan birçok üroloji hastasinin kronik hastaliklarla ilgili bes- lenme yetersizlii ya da kilo kaybi olabilir. Beslenme yeter- sizlii, zayif yara iyilemesine ve ayni zamanda hematolo- jik ve immunolojik tehlikelere kari predispozandir. iddetli durumlarda güvenli ve etkin operatif yönetimi önleyen beslenme engelini amak için hiperalimentasyon gerekebilir. Venöz Tromboembolizm Profilaksisi Ameliyat öncesi artan bir endie, pulmoner emboli(PE) de dahil olmak üzere, tromboembolik komplikasyonlarin ve ilgili reperküsyonlarin karimiza çikmasidir. Cerrahi hastanin artan riskinin tehisiyle, Amerikan Koleji Göüs Doktorlari, derin damar trombozunu önlemek için farma- kolojik ve mekanik stratejiler ortaya atmilardir. Ameri- kan Üroloji Birlii kilavuz paneli, en iyi önlemleri anlatan AUA" Ürolojik cerrahi geçiren hastalarda derin ven trom- bozunun önlenmesi" (Tablo 1-2) bildirisini yayinlamitir. Bu kilavuzlar hastanin risk seviyesini de dahil eden, üro- lojik cerrahinin her bir aamasi için ürolojik ve cerrahi dilden, tedavi stratejilerine kadar farmakolojik ve meka- nik profilaksi için yeterli kanitlar sunar. Her ürolog, bu ie yarar önerilere göz atmali ve bunlari DVT-PE riskini azaltmak için ameliyat öncesi yaklaimlarina dahil etme- lidir. çikardii sorunlar ve prosedürlerin karmaiklii nedeni ile anestezi deerlendirmesini içeren konular zorlamakta ve derinlemektedir. Ameliyat öncesi hipertansiyonu ve elektrolit anormalliini kontrol etmek için dikkat gerekli- T 1-1 Hafif sistemik hastalii olan hasta Air sistemik hastalii olan hasta Operasyon olsun olmasin 24 saat hayatta kalmasi beklenmeyen son Donör olarak kullanilabilecek durumda olan beyin ölümü gerçeklemi |