bulmakta oldu¤unu görürüz (Ayd>n, 1993).
Hipokrat'>n t>p ve insan organizmas> üzerine gelifltirdi¤i felsefi görüfller, ça¤da-
fl> ve öncesi felsefecilerin ileri sürmüfl oldu¤u görüfllerin yeni bir yuma¤>d>r. Kuflku-
suz onun do¤rudan yararland>¤> en büyük kaynak Empedokles'tir. Bu noktada onu,
yo¤un biçimde felsefi söylemlerle insan organizmas>n> aç>klarken buluruz. Hipok-
rat'a göre hiç bir fley kendi bafl>na ve ba¤>ms>z de¤ildir. Herfley çok büyük bir yap>-
n>n bir parças>d>r. Kald> ki, var olan herfleyin bir tarihi, bir geçmifli, bir gelece¤i de
vard>r. Herfley birbiriyle iç içedir. Herhangi bir fleyin devinimi, bütünün devinimi
içinde yer al>r. Do¤a adeta bir "güç" örne¤idir. Evreni biraraya getiren ise evrensel
sevgi (sempati) gücüdür. En küçük bir organizma parças>n>n bile büyük ve temel
"as>l yap>" ile iliflkisi vard>r. Dolay>s>yla insan organizmas> da ba¤>ms>z ve kendi ba-
fl>na de¤ildir; evren gibi o da evrensel sevgi gücü ile biraraya gelmifltir. Sa¤l>k ve
hastal>k insanda bir arada bulunur. Bunlardan her biri organizman>n anl>k durumuy-
la ilgilidir. Hipokrat için herhangi bir hastal>k durumuna, tüm organizma elemanla-
r>n>n ortak kat>l>m> söz konusudur. Lokal bir hastal>¤>n varl>¤> sistemik bir hastal>-
¤>n son dönemini gösterir. Örne¤in bedendeki herhangi flifllik ve abse gibi fleyler
dengeyi kurmaya çal>flan do¤an>n istenmeyen baz> fleyleri organizmadan uzaklaflt>r-
ma giriflimidir. Hipokrat'>n görüflleri ile ilgili bu konuya ilgili bölümde tekrar göre-
ce¤iz (Ayd>n, 1995(b).
Bu görüfl Hipokratik t>p anlay>fl>n>n temel tafllar>ndan biridir. Hipokrat'a göre in-
san organizmas> kat> ve s>v>lardan oluflmufltur. S>v>lar yaflam olaylar>n>n gerçek kay-
naklar>d>r. Söz konusu bu s>v>lar kan, balgam, sar> safra ve kara safra olmak üzere
dört çeflittir. Humoral teori ad> verilen bu yaklafl>ma göre kan, s>cak ve >slaktan; sa-
r> safra, s>cak ve kurudan; balgam, so¤uk ve >slaktan; kara safra, so¤uk ve kurudan
meydana gelmifltir. Bu ögelerin birbirleriyle denge halinde olmalar> sa¤l>k durumu-
nu sürdürürken, dengesizli¤i hastal>k durumlar>na yol açmaktad>r. Hastal>k etkenle-
ri z>t nitelikler olarak karfl>l>kl> sirsileler içerisinde sa¤l>k ve hastal>k durumlar>yla
sonuçlan>r ("karfl>tlar yasas>", vb).
Dile getirmifl oldu¤umuz Hipokrat'>n felsefi yaklafl>m>n>, daha sonra onun teda-
vi edici hekimli¤i temellendirmesi izler. Do¤a her zaman için, yerleflmifl mevcut
dengesizli¤i düzeltme e¤ilimindedir.
s> halinde do¤an>n iyilefltirme yetene¤i, bozulmufl olan humoral dengeleri çeflitli bi-
çimlerde yeniden düzeltme gayretine girer. Do¤an>n böylesi bir giriflimi Hipokrat'>
"tedavi edici do¤a" (Natura Medicatrix) kavram>na götürür. Bu kavrama göre do¤a
hastalar> iyi eden bafll> bafl>na bir hekimdir. O, hastal>k durumlar>nda sa¤l>¤> geri ge-
tirmek için savaflan, sanki, bir ilkeler demetidir. Hekim ise ancak, do¤an>n yan>nda,
onun bir hizmetçisi ve tercüman>d>r. Hipokrat'>n hekimden istedi¤i, do¤an>n iyilefl-
tirici etkisini beklerken hastaya yerli yersiz müdahale etmemesidir. Bu istek ise, t>b-
b>n en eski ilkesi olarak hala varl>¤>n> koruyan "önce zarar verme" (Primum non no-
28
D
ÜNYA VE
T
ÜRK
T
IP
T
AR