![]() Komplikasyonlari temizlenirken hizla hava ile dolmali ve akcierleri perfüze eden kan volümü belirgin derecede artmalidir. Sivinin bir kismi vajinal doum sirasinda göüs kompresyonu ile çikar ve geri kalani pulmoner lenfatikler yoluyla absorbe edilir. Tip II pnömositlerce sentezlenen yeterli derecede sürfaktanin varlii, yüzey gerilimini azaltarak hava ile dolan alveolü stabilize etmekte esastir ve böylece ekspirasyon sirasinda akcierlerin kollapsi önlenir. Eer sürfaktan yetersizse, respiratuar distres geliir. Bu durum distal bronioller ve alve- ollerde hyalen membran oluumu ile karakterizedir. Bu nedenle yenidoan respiratuar distres sendromu ayni zamanda hyalen membran hastalii olarak da adlandirilir. retrakte olur, ekspirasyon siklikla inleme ve hirilti ile birliktelik gösterir. Venti- lasyon olmayan akcier bölgeleri boyunca kanin progressif anti hipoksemi ve respiratuar asidoza katkida bulunur. Kötü periferal dolaim ve sistemik hipo- tansiyon geliebilir. Göüs direkt grafisi havayla dolu trakeabronial aaç (hava bronkogrami) ve yaygin bir retikülogranüler infiltrasyon gösterir. de olabilir. Erken yenidoan döneminde kardiyak dekompenzasyonun en yay- gin nedenleri patent duktus arteriozis ve konjenital kardiyak malformasyon- lardir. Hiperoksemi oksijen ihtiyacini gösterir. Ancak airi oksijen pulmoner epiteli ve retinayi etkileyebilir. Bundan dolayi, oksijen konsantrasyonu hipoksi ve asidoza sokmayacak en düük seviyede verilmelidir. azalma salamitir. Baarili ventilasyon genellikle inspire edilen oksijen konsant- rasyonunu azaltmaya izin verir ve böylece toksisiteyi minimale indirir. |