![]() Kalitsal Metabolik/Dejeneratif Hastaliklar Kalitsal Metabolik/Dejeneratif Hastaliklar üre siklus hastalii) düünülmelidir. Globus pallidusla- rin tutulumu MR'de santral T2 hiperintensitesi taiyan T2 hipointensitesi eklinde ise, bu kez pantotenat kinaz ile ilikili nöropati (eski adiyla Hallervorden-Spatz hasta- lii) hastaliinin tehisi güvenli biçimde konabilir. yelinin olutuu fakat beyaz cevherin kavitasyonlu ya da kavitasyonsuz yikildii (demiyelinasyon) hastaliklar olarak gruplandirilabilir. Miyelinasyonun olmadii hi- pomiyelinasyon paterni hipomiyelinizan lökoensefa- lopatiler olarak adlandirilan birkaç hastalikta görülür. Bu hastaliklarda beynin görünümü normal, daha ziya- de immatür beyin gibidir. Örnein hipomiyelinasyonu olan 5 yaindaki çocuun MR'si 5 aylik bebeinkiyle benzerdir; difüzivitesi normaldir, magnetizason trans- feri ise azalmitir. Bu hastaliklar: Pelizaeus-Merzbacher ve benzeri hastaliklar, trikotiodistrofi ve fotosensitivite ile giden lökodistrofiler, Tay sendromu, 18q-sendromu (18. kromozomun uzun kolunun büyük bir kisminin de- lesyonu), sialik asidemi (Salla hastalii), bazal gangliya ve serebellumun atrofisiyle giden hipomiyelinasyon ve konjenital kataraklarla giden hipomiyelinasyonlari içine alir. yon olarak adlandirilan anormal miyelinin yikimindan farklidir. Difüzyon tensör görüntülemenin kullanimiyla bu iki durum arasinda ayirim gelecekte mümkün olabi- lir ise de imdilik bu ayirim yapilamamaktadir. Bununla birlikte; miyelin yikimi beyaz cevher kavitasyonundan (kistik dejenerasyon) ayirt edilebilir. Kistik dejenerasyo- nun kavitasyonun elik etmedii miyelin yikim alanlari ile karilatirildiinda, FLAIR sekasinda çok daha düük sinyali, belirgin ekilde düük manyetizasyon transferi ve daha fazla difüzivitesi vardir. nflamasyonun demi- yelinasyonla birlikte olduu hastaliklarda (tipik olarak peroksizomal hastaliklar) inflamatuar infiltrat, azalmi difüziviteye ve kan-beyin bariyer yikimina (kontrast tu- tulumu) neden olur. Miyelin yikimi olduunda beyaz cevher T1A görüntülerde daha hipointens, T2A görün- tülerde daha hiperintens olur. Bu durumlarda, primer olarak etkilenen bölgenin periventriküler beyaz cevher, derin beyaz cevher ya da subkortikal beyaz cevher oldu- unu anlamak için beyini inceleyin. nizca serebral korteksi tutanlar ve kortikal tutulumdan baimsiz derin gri cevheri tutanlar. olarak da alt gruplara ayrilabilir. Uzun kemikler normal- se, kortikal geliim anomalileri (KGA) açisindan korteks incelenmelidir. Miyelinasyon eksikliine ek olarak bir KGA varsa, ayirici tanida genel peroksizomal bozukluk- kortikal anomalileri bulunur. KGA yoksa, her ikisi de önemli ölçüde serebral kortikal yikim oluturan Alpers hastalii ve Menkes hastalii ayirici tanida yer alir. Ke- mikler anormalse, ayirici tanida mukopolisakkoridozlar ve lipid depo hastaliklari gibi primer depo hastaliklari bulunur. sa, ayrici tanida Krabbe hastalii, GM1 ve GM2 gangli- ozidozlari bulunur; bu hastaliklarda talamuslarda BT'de yüksek atenüasyon ve MR'de kisa T1 ve T2 relaksasyon süreleri (T1A görüntülerde hiperintens ve T2A görüntü- lerde hipointens) görülür. Krabbe hastalii kortikospinal yollar boyunca ve serebellar dentat çekirdeklerde anor- mal T2 hiperintesinin bulunmasiyla ayirt edilir. leri ve perirolandik korteksin etkilendii air neonatal hipoksik-iskemik ensefalopatidir; perinatal stress ve ne- onatal ensefalopati öyküsü taniyi kolaylatirir. Talamik tutulum olduunda akilda tutulmasi gereken baka bir durum ise özellikle dorsal beyin sapinda T2 hiperinten- sitesi var ise otozomal dominant akut nekrotizan ense- falittir. Talamuslar mitokondrial bozukluklarda, Wilson hastalii, Canavan hastaliinda da etkilenebilir; tipik olarak dier derin gri cevher çekirdekleri de etkilenmi olacaktir (örnein mitokondrial bozukluklarda ve Wil- son hastaliinda putamen, Canavan hastaliinda globus pallidus tutulumu gibi). Subkortikal, derin ve perivent- riküler beyaz cevherin difüz etkilenmesi ile globus pal- lidus tutulumu Canavan hastaliini telkin eder. Globus pallidusa ek olarak subkortikal beyaz cevherin tutuldu- u, fakat periventriküler beyaz cevherin korunduu du- rum Kearns-Sayre sendromunun geç dönemini ya da L2- hidroksiglutarik asidüriyi düündürür; ikincisi siklikla serebellar dentat çekirdekleri de etkiler. aç urubu hastalii, karbonmonoksit ya da siyanid tok- sisitesinde görülür. Akcaaaç urubu hastaliinin MR'si hastanin akut neonatal döneminde sentrum semiovale, internal kapsüller, serebral pedinküller, dorsal pons ve serebellar beyaz cevherin tutulumu, bu bölgelerde azal- mi difüzivite ve proton MR spektroskopide 0.9 ppm'de pik gösterir. Karbonmonoksit ve siyanür toksisitesi tipik olarak serebral korteks, globus pallidus ve serebellumu etkiler. Striatal tutulumun elik ettii beyaz cevher has- talii Leigh sendromu, MELAS, propionik asidemi, gluta- rik asiduri tip 1, molibden kofaktör eksiklii, izole sülfit oksidaz eksiklii, bazal ganglia ve serebellum atrofisi ile giden hipomiyelinasyon, intoksikasyon, geç infantil ya da çocukluk çai air hipoksik-iskemik hasar veya çocuk- luk çai hipoglisemisini telkin eder. MR görüntülerinin dikkatli analizinin bu patern sisteminin kullanilarak ya- pilmasi, kalitsal metabolizma hastaliklarinin deerlendi- rilmesini kolaylatirir. |