![]() me dönemleri oldu. Miyopi ve hipermetropide insizyonel cerrahinin yerini ekzimer laser ve göziçi implantasyonlar> ald>; fakat astigmatik keratotominin primer astigmat, hem ka- tarakt hem de keratorefraktif cerrahiden (limbal gevfletici insizyonlar) kalan astigmat ve takip eden penetran keratoplasti (PKP; arkuat keratotomi) tedavisinde halen rolü vard>r. raki astigmat de¤iflimlerini gözlemledi. 1930'lar ve 1940'larda, Japon oftalmolog Sato'nun insizyonel refraktif cerrahiye önemli katk>lar> oldu. rulan spontan Descemet zar> y>rt>klar>n>n iyileflmesinden sonra merkez kornea düzleflme- si ve vizyonda art>fl gözlemledi. Hastalardaki uzun dönem sonuçlar> baflar>s>zd>, çünkü Descemet tabakas>n>n arkas>na do¤ru yap>lan insizyonlar sonras>nda hastalar>n %75'inde kornea ödemine sebep oluyordu. 1960'lar ve 1970'lerde, Rus oftalmolog Fyodorov, ön kor- neada radyal insizyonlar kullanarak santral optik saydam zonun çap>n>n refraktif düzelt- me miktar> ile ters orant>l> oldu¤unu saptad>: daha küçük santral saydam zonlar daha bü- yük miiyopik düzeltmelere sebep olur. men refraktif cerrahi geçmiflinde önemli bir rol oynam>flt>r. Ekzimer laser, bugünkü gibi laser in situ keratomilözis (LAS klinisyenlerin bu cerrahi tekni¤i daha güvenli ve öngörülebilir yapmaya çal>flmalar>yla, de¤ifltirildi ve gelifltirildi. Bu geliflmeler, daha iyi ekipman (elmas b>çaklar, ultrasonik pa- kimetri, vb.), daha düzgün nomogramlar>n (hasta yafl>, Gmesiyle) kullan>m> ve yöntem de¤iflikliklerini (daha az say>da insizyon ve daha k>sa insiz- yonlar mini RK) içeriyordu. Radyal keratotomi santral korneadan doku ç>kar>lmamas> yö- nünden, yüzey ablasyonu ve LAS |