4 ANATOM‹ Hareket sisteminin de¤iflik aktif ve pasif unsurlar›n›n flekil ve yap›lar› aras›ndaki ba¤lant› ve bunun fonksiyonel yorumu, çeflitli bilim adamlar› taraf›ndan yap›lmaya çal›fl›lm›flt›r. Bu gün için, bu konudaki tek ve biyomekani¤in temeli olarak kabul edilen husus, Friedrick Pauwels'in teorisidir. Bu görüflün a¤›rl›k noktas›, biyolojik dokunun mekanik etkilere karfl›, teknikte kullan›lan bildi¤imiz yap› malzemelerinden farkl› reaksiyonlar göstermesidir. Yap› malzemeleri kuvvetin etkisiyle sadece pasif de¤ifliklikler gösterirken, biyolojik maddelerde kendisine has aktif bir tepki görülür. Bu flekilde biyolojide dokular›n çeflitli etki flekil ve derecelerine uyumu ve reaksiyonu sa¤lanm›fl olur. Pauwels'in (nedenli histogenez) teorisine göre, hücre metabolizmas›n›n fazla farkl›laflm›fl ana dokunun (mezanflim) mekanik etkiler alt›nda spesifik de¤ifliklikler gösterece¤i ve bunun hücrenin morfolojik yap›s›nda da de¤iflikliklere neden olaca¤› görüflü mevcuttur. Mezanflimden sadece hücreler ve intersellüler maddeden oluflan ba¤ ve destek dokular› oluflur. Bu doku, flekil de¤ifltirten kuvvetlere çok az dayan›kl›k gösterir. D›flar›dan etki yapan kuvvetler kemik dokusuna bas›nç, çekme veya itme etkileri gösterirler. Bu etkiler kemik dokusunun flekillenmesinde büyük rol oynarlar. Bir file içindeki içi s›v› doldurulmufl balonlar›n, bu filenin çeflitli yönlere çekilmesi veya bükülmesi hallerinde gösterece¤i flekil de¤ifliklikleri, bu görüflü destekleyici bir örnektir. Bir bofllu¤un içindeki s›v›n›n her taraf›nda, ayn› bas›nç derecesinin ölçülmesi (hidrostatik bas›nç), bu flekildeki dokular için de geçerlidir. Bu aç›dan bak›ld›¤›nda iskeletin tasla¤› olan hiyalin k›k›rda¤›n bu yönde farkl›laflmas› mümkün olur. Mezanflim kompleksinde bol hücre ço¤almas› sonucu ortaya ç›kan bas›nç, s›n›r bölgelerinde ve yak›nlar›nda s›k›flmaya ve genifllemeye neden olur. Bu nedenle bu bölgelerde fibril teflekkülü görülür. Bu flekilde oluflan her bir hücre toplulu¤u gittikçe sa¤laml›¤› artan k›l›flar içinde kalm›fl olur. Artmaya devam eden bas›nç, dokunun içindeki hücrelerin flekil kazanmalar›na neden olur. Bu flekillenmede metabolizman›n de¤iflikli¤i önemli bir rol oynamaktad›r. Kemik dokusu, k›k›rdak dokusundan sonra ortaya ç›kan sekonder destek doku- su olarak, evvelce mevcut olan ve mekanik etkiye tabi dokular üzerinde ve yerinde oluflur. Bu primer dokular ba¤ dokusu ve k›k›rdak dokusu'dur. Bu flekil de desmal (intramembranöz) ve kondral (intrakartilaginöz) kemikleflme flekilleri ortaya ç›km›fl olur. Pauwels, çal›flmalar›nda doku ve organlarda minimum-maksimum prensibinin kemiklerde çok aflikar olarak ortaya ç›kt›¤›n› göstermifltir. Kemik dokusunda minimum doku malzemesiyle maksimum ölçüde görev ve sa¤laml›k elde edilmifltir. Kemiklerin damar ve sinirleri Arterler kemi¤e periosteum’dan girerler periostal arterler kemi¤e birçok noktadan girerek kompakt kemi¤i besler. Bu nedenle periosteum s›yr›larak uzaklaflt›r›ld›¤›nda kemik beslenemedi¤i içim ölür. Gövdenin ortalar›ndan giren a. nutricia, oblik olarak kompakt kemikten geçer ve spongioz k›s›m ile kemik ili¤ini besler. Metafizial ve epifizial arterler de kemik uçlar›n› besler. Venler arterlere efllik eder. Birçok büyük ven de, eklem yüzleri yak›n›ndan kemi¤i terk eder. K›rm›z› kemik ili¤i içeren kemiklerde çok say›da büyük ven bulunur. Lenf damarlar› periosteum’da çok say›da bulunur. Sinirler damarlar› takip eder. Periosteum’da a¤r› duyusunu alan çok say›da reseptör bulunur. Bunun aksine kemikte az say›da bullunur Bu nedenle periosteum y›rt›lma ve gerilmeye karfl› çok hassast›r. Vasomotor sinirler damarlar›n çevresinde bulunur ve kemi¤e gelen kan ak›m›n› ayarlar. Kemikleflme (Ossifikasyon) ‹ntramembranöz ve intrakartilaginöz olmak üzere 2 flekilde olur. 1- ‹ntramembranöz kemikleflme (ba¤ dokusu kaynakl› kemikleflme): Kemikler, embriyodaki mezenflimal ba¤ dokusu yap›s›ndan do¤rudan do¤ruya kemik haline dönüflürler. Yani ba¤ dokusu k›k›rdak dokusuna dönüflmeden, do¤rudan do¤ruya kemikleflir. Bu tür oluflan kemikleflme, özellikle clavicula ve yass› kafa kemiklerinde *Embriyo (embryo): Gebeli¤in ilk 8 haftal›k sürecinde geliflen genç organizma. Daha sonra fetus denilir.