![]() temsil etmektedirler. Çeflitli elefltirilere ra¤men k>lavuzun gün- cellemelerinde de bu yaklafl>m savunulmufl bu sayede koruyu- cu hekimlik sisteminden faydalanmak suretiyle hastal>k gelifl- meden ve/veya semptomlar geliflmeden tan> konulmas> ve te- davisi amaçlanmaktad>r. Ayr>ca Avrupa kardiyoloji derne¤i k>- lavuzu da asemptomatik kalp yetersizli¤i mortalitesinin yük- sek oldu¤unu ve tedavi ile mortalitenin azalt>labildi¤ini vurgu- lamakta bu nedenle kardiyak fonksiyon bozuklu¤u flüphesi olan tüm hastalarda objektif testlerin (EKG, TELE, Ekokardi- yografi, Manyetik Rezonans Görüntüleme ve Koroner Anjiyog- rafi) kullan>m> vurgulanmaktad>r (1). de etiyolojik tan>s> konulabilmifltir. Ancak ayn> h>zla kalp yeter- sizli¤i ile ilgili tan>mlamalarda yenilenme izlenmemifltir. Örne- ¤in y>llard>r kullan>lan "konjestif kalp yetersizli¤i" tabirinin ye- ri günümüzde k>s>tlanm>fl görünmektedir. Konjesyon bulgular> tedavi ile ortadan kalkt>ktan olsa bile hastalar "konjestif kalp yetersizli¤i" olarak adland>r>lmaktad>r. Bunun yerine hastala- r>n konjestif semptomlar>n>n ön planda oldu¤u dönemler de dekompanse kalp yetersizli¤i olarak tan>mlanmalar>, tedavi ile konjestif semptomlar> düzeldikten sonra ise kompanse kronik kalp yetersizli¤i olarak ifade edilmeleri daha uygun görünmek- tedir. olarak ele al>nacakt>r. Ancak pek çok hastal>kta kalp yetersizli- ¤i semptomlar> izlenebilmektedir. Yine baz> kalp yetersizli¤i hastalar>nda semptomlar minimal veya silikken baz> hastalarda semptomlar yo¤un ve çok say>da semptom bir arada izlenmek- tedir. Burada unutulmamas> gereken nokta semptomlar>n yo- ¤un ve çok say>da olmas>n>n hastal>¤>n fliddetiyle s>kl>kla kora- le olmad>¤>d>r. Ciddi sol ventrikül fonksiyon bozuklu¤u olan bir hasta çok az semptomatik olabilece¤i gibi orta düzeyde fonksiyon bozuklu¤u olan bir hastan>n çok daha ciddi sempto- nudur. Bu adaptasyon araya giren çeflitli sebeplerle bozuldu¤u zamanda semptomlar ortaya ç>kmaktad>r. Kalp yetersizli¤i semptomlar> flu flekilde özetlenebilir: de fark>nda olmakt>r (5). Sol kalp yetersizli¤inin en s>k görülen konjestif semptomudur. Normal sa¤l>kl> kiflilerde a¤>r egzersiz sonras>nda, hatta yetersiz kondisyonu olan bireylerde orta de- recede egzersiz sonras> dispne görülebilir. Bu sebeple sadece is- tirahatte ya da dispne oluflturmas> beklenmeyecek derecedeki egzersizlerde oluflan dispne anormal kabul edilmelidir. pulmoner vasküler bas>nc> art>r>p, intersitisyel alana s>v> geçifli- ne yol açar. Akci¤er kompliyans> azal>r ve sertli¤i artar. Ayr>ca, akci¤er intersitisiyel volümündeki art>fl akci¤erlerdeki juksta- kapiller reseptörleri aktiflefltirerek taflipneye neden olur. c. sizli¤inde geliflen dispnenin fark> dispneyi oluflturan efor dere- cesidir ve kalp yetersizli¤i ilerledikçe dispne oluflturabilen efor derecesi azal>r. Efor dispnesinin sebebi efor esnas>nda artan ve- nöz dönüfl ve önyük art>fl>d>r. Bu pulmoner venöz konjesyonu art>r>rak dispneye yol açar. Efor dispnesi bazen kalp yetersizli- ¤inin ilk ve tek semptomu olabilir. Hastan>n fonksiyonel kapa- sitesinin ve takiplerinde tedaviye verece¤i cevab>n belirlenebil- mesi için efor dispnesinin fliddeti iyi sorgulanmal>d>r. Bu amaç- la hangi eforlar ne kadar sürede dispne geliflti¤i, dinlenmekle kaç dakikada geriledi¤i sorulmal>d>r. terlemenin efllik etti¤i, oturunca yaklafl>k yar>m saatte geçen dispne nöbetidir. Hasta huzursuzdur, kalkar dolafl>r. Pencereyi açarak daha fazla hava solumaya çal>flmas> tipiktir. Sol kalp ye- tersizli¤ine ba¤l> geliflen paroksismal noktürnal dispne, bazen bronfl astmas> ata¤> ile kar>flabilir. Ancak hastal>k öyküsü ve özellikle bronfl astmas>nda sabaha karfl> gö¤üste t>kan>kl>k, s>- k>flma hissi, öksürük ve balgam ç>kartma gibi semptomlar ay>- r>c> tan>da faydal>d>r. cen reabsorbsiyonu sonucu intravasküler volümün art>fl> ile |