![]() len durumlar vard>r. KY'de s>k görülen nedenlere bakacak olursak ilk s>rada koroner arter hastal>klar> (KAH) gelir. %60-75'ini oluflturur (4). Pek çok hastada KY'nin ilerleyici du- rumu, ayn> zaman da altta yatan KAH'n>n ilerledi¤ini göste- rir. p>s>nda ve fonksiyonunda oluflan de¤iflikliklerle geliflen KY'ni tan>mlamak için kullan>l>r (8). Bu durum KAH'a ba¤l> geliflen KY'nin en önde gelen fleklidir. de SV anevrizma geliflimi, papiller kas disfonksiyonu ile geli- flen mitral yetmezli¤i say>labilir. Burch ve arkadafllar> 1970 y>- l>nda, klinik bulgular> primer dilate kardiyomiyopatiden çok da ayr>lamayan ve KAH sonucu geliflen a¤>r miyokard disfonk- siyonunu tarif etmek için iskemik kardiyomiyopati terimini ilk kez kullanm>fllard>r. Kronik KAH olan baz> hastalarda anjina ilk bafllarda ana yak>nma olabilir, fakat KY daha ön plana geç- tikçe, bu semptom azal>r ya da kaybolur. ard> ard>na geçirilen infarktüsler nedeni ile geliflen KY semp- tomlar> KAH semptomlar>n>n önüne geçer. yan (tip I sessiz iskemi) di¤er bir alt grup hasta da idiyopatik dilate kardiyomiyopati ile kar>flt>r>labilir (9). nun reversible iskemik hibernasyondan ziyade, nekrotik ve skar dokusu geliflmifl miyokarddan kaynakland>¤> düflünülebilir (10). den ba¤>ms>z, daha yüksek morbi-mortalite riski olufltu- rur.Hastada öncesinde KY var ve AMI geçirmekte ise ya da AMI seyrinde sol ventrikül sistolik disfonksiyonu geliflirse, her iki durum da hastane içi, 30 günlük yüksek, uzun dönemli mortalite riskini art>r>rlar ve tekrarlayan hastaneye yat>fllar>n da bir öngördürücüsüdürler. Bu grup hastalardaki yüksek risk nedeni ile, prognozu olumlu etkileyebilecek aggresif tedavile- rin uygulanmas> tercih edilmelidir (11). bu çal>flmalar>n toplam>ndan AMI geliflimi ya da takibinde KY ile karfl>laflma oran>n>n %30-40 aras>nda oldu¤u bildirilmifltir (12-25). likte komorbidite oranlar> ile öncesinde MI öyküsünün fazla ol- maya e¤ilimli oldu¤unu göstermektedir. Bu olgularda ayr>ca daha erken dönemde (örne¤in hastaneye MI nedeni ile baflvu- ru an>nda) KY geliflti¤i gözlenmifltir. Bunlar>n aksine genifl in- frakt bölgesi olan grubun daha genç olup, komorbiditelerinin ve önceden geçirilmifl MI öykülerinin daha az oldu¤u, KY geli- fliminin de bu grupta hastaneye baflvuru an>nda de¤il, sonra- s>nda geliflmeye meyilli oldu¤u vurgulanm>flt>r (14). O halde AMI sonras> KY gelifliminde ve zamanlamas>nda, infarkt genifl- li¤i önemli bir belirleyicidir. Komorbiditesi ve öncesinde miyo- kardiyal hasar> bulunanlar, çok küçük infarktlarla bile erken KY bulgular> gelifltirebilirler (14). AMI sonras> erken dönemde KY geliflimi, özellikle Killip s>n>flamas> yüksek hastalarda ya- kalafl>k 4 kata kadar artan mortalite riski yarat>r (14,16,17,23). AMI sonras> KY geliflim zaman> da prognoz üzerinde etkilidir. Baflvuru an>nda KY varl>¤> hastane içi mortalitenin çok önemli bir öngördürücüsüdür (11). liflmeyenlere göre hastane içinde tekrar infarkt geliflmesi, inme, sustained VT/VF riski daha yüksektir (21). Yaln>zca epikardi- yal damarlar>n koroner arter hastal>¤>n>n (KAH) derecesini gösteren bir bulgu olmas>na karfl>n, KY olan olgularda uzun dönemli yaflam KAH'n>n anjiyografik yayg>nl>¤>na ba¤l>d>r (8, 26). KY ile komplike olmam>fl AM< olgular>nda, sonras>nda mortalitenin de yüksek oldu¤u KY geliflimi ile hospitalizasyon s>kl>¤> fazlad>r (27). diyal perfüzyon görüntüleme çal>flmas>n>n sonuçlar>na göre, olgular>n en az %52'sinde ana nedenin KAH oldu¤unu tesbit etmifllerdir (28). Yar>s>ndan az>nda bilinen KAH olan akut KY olgular>n>n kay>tlar>n>n incelendi¤i OPTIMIZE-HF çal>flmas>n- da Fonarow ve arkadafllar>, olgular>n %15'inde hastaneye yat>- fl> tetikleyen ana faktörün iskemi oldu¤unu bildirmifllerdir (29). |