ya koturduu, kimsenin olup biteni, belli tetkikleri neden yaptiklari- ni, ne düündüklerini, ayirici tanilarin nelerin bulunduunu, bu iin ne kadar süreceini anlatmadii, tüm bu belirsizliklerle ba baa biraki- lacaklari ortama girmeliler. daha çok empati duymasini salamanin tek yolu hasta olma süreciydi. etmek imkansizdir. Örencilere daha fazla neyin empati salayabilece- inden emin deilim. Bazi eyleri kendinizin yaamasi gerekli olabilir. dan yalnizca birini oluturduu ve hastalarinkinden farkli olduu ve kisitlayici olabildii öretilebilir. nsanlar genelde herkesin kendine ait tek bir temel ba- ki açisindan bakacai ekilde evrimlemilerdir. Maalesef bu durum sorun- lar yaratir. Yazarlar ve sinemacilar bu kisitlamalari bilir ve gözler önüne serer. Faulkner'in Ses ve Öfke'si ve Kurosawa'nin Rashoman'i bir olayi farkli kiilerin baki açilarindan ayri ayri anlatir. Belki de yalnizca romanlar ve filmler bir ba- ka insanin baki açisini dier birinin kafasinin içinden geçenler olarak, dün- yayi onun gözlerinden görerek ortaya koyabilir. Yoksa genellikle kendi baki açilarimizin getirdii kisitlamalari nadiren fark ederiz. Her birimiz için kendi bakiimiz tutarli ve dorudur. Buradaki doktorlar dierlerini doktorlarin baki- inin hastalarinkinden farkli olduunu fark etmeye yöneltebilirler. pek çok eyi örenmilerdi. Hasta olana dek kari rolde olmanin neye benze- diini gerçekten anlamamilardi. Onlara kitaplarin öretemediini hastalik ö- retmiti. Bu nedenle bu doktorlar entelektüel ve deneysel bilgiyi ayiran çizgiyi çizmilerdi ve deneyimin duygulari ve benliin derin katmanlarini ne denli içerdiini ortaya koymulardi. Farkliliklar çok büyük olabilir. Buna ramen bu uçurumun farkinda olmak köprü kurmaya yardimci olabilir. bileceini düünmekteydi. Doktor hasta ilikilerinin ve iletiiminin çou dorudan en iyi dersler araciliiyla verilirken dolayli olarak da en iyi ekilde |