![]() sorunlarin daha fazla farkina varmilardi. Yakinmalari hastanelerin fiziksel ya- pisindan bürokrasilerine kadar deien bir yelpaze içindeydi. Bu kurumlarin hengame boyutlari ve karmaik yapilari, neden olduklari külfetin ve estetik görünümlerinin ötesindeydi. Uç noktada bazilari eksiklikleri daha büyük bir krizin belirtileri olarak görmekteydi: sistem bir bütün olarak "parçalanmak- taydi." Bu kusurlarin hastalara kari var olan kurumsal önyargiyi yansittiini ve hastalara faydali olmak için tasarlanan kurumlar açisindan hastalarin "çok da önemli olmadii"ni düündüren mesajlar ilettiini de görmülerdi. Bu organi- zasyonel baarisizliklar hastalia bali olarak gelien aailanmayi bozunmayi körükleyerek yüksek psiik bedellere mal oluyordu. yordu: odaya yerletirilmitim. O gece hava souktu, beni koyacaklari baka bir yerleri olmadiini söylediler. öyle düündüm: penceredeki açiklii bir çaraf veya havluyla ört! Kötü bir gece geçirdim. Aptalca saatlerde aptalca yemekler... ama sistem böyleydi. mali sorunlar çainda kurumlar yalnizca küçük holuklari deil, en temel ge- reklilikleri bile öncelikle deersiz olarak görmekteydi. Miyokard infarktüsü geçirmi neonatolog olan Herb öyle demiti: di, siradan ve konforsuzdu. Duvarda bir karaböcek dolaiyordu. Kate- ter laboratuvari kalabalik ve souktu. Bu tip merkezinin yanina imdi belki de tek bir hastayi tedavi etmeyecek olan yeni bir kanser aratirma binasi dikiliyor. Hasta tedavisine daha loransal olarak az para gidiyor. |